• yeni bir yazar.
  • sözlügün ayibidir kendisi. hakkinda yeni bir yazar oldugu ve iletisim sirasinda hos tavirlar sergilediginin disinda tek bir kelam yok, oysa oyle mi;

    (bkz: oblomov/@krasotkin)

    (bkz: 9 kasim 2005 semdinli gerginligi/@krasotkin)

    kankalasma kurumundan yeterli faydayi saglayamadigindan dolayi yalnizlastirilmis bir basliga sahip rus edebiyatina ilgisini pek cok entrysine yansitan güzel yazar krasotkin. severim, okurum, okuturum kendisini..
  • mesaj atamamamla birlikte 1 gündür kayıp olduğunu farketmiş bulunduğum yazar.
  • bir entry'min içinde geçen "... diyebilmek için ya maksatlı ya da fındık kadar beyin, nohut kadar muhakeme kabiliyeti, pirinç kadar utanma duygusundan mahrum olmak gerekir" kalıbını üzerine alınmış olsa gerek ki, konuyu ait olduğu yerde işleyip, karşı savları argümanlarıyla çürütmek yerine, tartismayi muarizin rumuzuna tasimak eylemine girmiş canım arkadaşımdır. üzerine alındıysa, bir bildiği vardır.

    beyninin gramajını bilmemize imkan yok, ancak "muhakeme kabiliyeti" ve "utanma duygusu" alt fonksiyonlarında aksama olduğu, eylemlerinden ve söylemlerinden gözlemlenebiliyor.
  • canımdan aziz bildiğim, muhakeme kudretinden ciddi olarak şüpheye düşüren sözlük yazarı.

    kendisine vermek istediğim sevecen mesaj şudur:

    - "bir entry'e unique bir link vermek istiyorsan, onun yolu var. bir yazarın bir başlık altındaki bütün entry'lerine link vermek istiyorsan, onun da yolu var. hangisini kullandığın, tamamen ne mesaj vermek istediğine bağlıdır. okur, verdiğin linke basar, ne görürse, onu yorumlar. kimse senin entrylerini ve içerdiği linkleri dakika ve saat bazında kronolojik olarak trace etmek, 'dur bakayım hangisi önce yazılmış' araştırmasına girmek zorunda değildir. o yüzden, 'ben önce girmiştim, o üstüne yazmış' gibi mazeretler bu platformda geçerli değildir."

    kendisine ayrıca şu özlü sözümüzü armağan ediyorum:

    (bkz: bilmemek değil, öğrenmemek ayıptır)
  • "muhakeme kabiliyeti"ni takdir ettiğim, olaylar karşısındaki akıl yürütme biçimini beğendiğim bir yazar..
    "utanma duygusu" ile ilgili bir gözlem yapma şansım olmadı ne yazık ki çünkü utanç duyulması gereken bir hal ve hareket gözlemlemiş değilim kendisinde..
    beyninin gramajını ise hiç merak etmiyor, beyin hücrelerinin ağırlığının değil tıkır tıkır çalışıp çalışmadığının önemli olduğunu biliyorum.. bakıyorum krasotkin'e, evet, tıkır tıkır çalışıyor..
    fikirleri akıl merkezli..
    düşünürken aklını yorma zahmetine katlananlardan..
    aklını yorarken medyaloglara prim vermeyenlerden..
    aklını statükoya teslim etmeyenlerden..
    akıl ve mide diyalektiğini oluşturabilmiş ve faşizan fikirler karşısında midesi bulananlardan..
    resmi söylemlerle kafası karışmayanlardan..
    aydınlık bir zekaya ve güçlü bir söyleme sahip..

    kendisine ayrıca şu özlü sözümüzü hediye ediyorum;
    (bkz: it ürür kervan yürür)
  • inanilmaz tüy topagi bir oglusu olan badisimdir.
  • kanımca ayar peşinde olan yazar.haklı olduğu noktalar var mı?evet var ama bunları "ya bırakın bunları,sizi s.kiyorlar aslında doğrusu böyle böyle , nasıl koydum ama ayarı " şeklinde bir usluble söylüyor.he bunlar şahsi görüşlerim,kimine göre oldukça şukela olabilir bu yazarımız.
  • eski güzel zamanlarda, o toy ve cahal dönemlerimizde nasıl gerçekten farklı olunur bakın öğrenin bana şeklinde ders verirdi kendisi elaleme, biz 8 bitlik home computer da mario'yla maceradan maceraya koşarken kendisi sahip olduğu sega saturn'ün 3 boyutlu dünyasında sonicle beraber yuvarlanır dururdu. ayrıca babadan anadan gizli gizli gidilen atari salonlarında biz ağzımız açık bi şekilde mortal kombat'ta tek jetonla show yapan abileri ağzımız açık izlerken, kendisi evinde sahip olduğu canavarla inceliklerini çözerdi işin. sonra sor sen buna mortal kombatı anlatsın, sor her karakterin ayrı ayrı finish him kombinasyonlarını göstersin hayali joypadiyle.

    bilmem tabi şimdi kendisi ne yapar ne eder, ama yazılarını kim olduğunu bilmeden takip ve takdir edip sonra tanış olduğumu hatırlayınca içimden "vay be" "mersin böğründen kimleri çıkarmış" şeklinde gurur duymadım desem de yalan söylemiş olurum. işte bu yüzden, sırf bu yüzden işte kendisine afiyet diliyor selamımı çakıyorum

    edit: mega drive 2 imiş, sega saturn değilmiş mevzubahis canavar, düzeltme için tekrar teşekür ediyorum kendisine
hesabın var mı? giriş yap