• bunu banka lobisi yaptırttı diye düşünüyorum.

    hikayesi de şu. bankalar senelerce çok kolay bir şekilde kredi sattı. bu sırada tüm ülke piyasalar iyi ekonomi on numara sandı. çünkü hükümet böyle gösterdi. hızlanan ekonomik göstergelerde hüküneti poh pohladı. krediler geri dönmeyince bankalar vatandaşın üzerine çullandı. vatandaş iyice kıskaca alındı.

    şimdi ise kredi satacak ya da borçlanacak durumda olan adam kalmadı. bankalar para satamıyor. bddk kurallarına göre puanı düzgün adam binde bir bile değil..

    bu durumu aşmak için yapılacak ilk hamle bu. bunun bir sonrası ise şu meşhur karalistenin temizlenmesi olacak. kredi verecek insanlar bulmak lazım.

    ve işte o gün memleket ekonomik olarak çökecek. bir daha da iflah olmayız.
  • ben hep karaliste'de olduğumdan şahsımı ilgilendirmemektedir.

    neyse asıl söylemek istediğim şey şu; değil 72 ay, 120 ay yapsan da çok matah bir şey değil bu yapılandırma. banka babasının hayrına da yapmıyor bu işlemi. ana para+ faizin üzerine bir de +72*aylık yapılandırma faizi koyuyor.

    ben niye dert ediyorum ki. kredi kartı olan düşünsün.
  • vatandaşın meteliğe kurşun attığının ispatı bunlar işte.
  • ulan şu kredi kartı kullanmayı millet bilse aslında iyi olan gelişme.

    -kredi kartı taksit sayısı 12'ye çıktı. peşin fiyatına taksit olayını yemiyoruz artık ama yine de ödeme gücüne göre vadeyi uzatmak mantıksız bir hareket değil. 9 ay-12 ay taksit farkını daha karlı bir yere yönlendirebilirsin. (nerede o kafa?)

    -destek kredisi 48 aya çıktı. üstteki hikayenin aynısı. hatta vade uzun olduğu için belki alamayacağın bir şeyi de alma fırsatı doğuyor.

    -mortgage'ın peşin ödeme oranı %20'ye düştü. %5lik fark istanbulda 400bin liralık bir evde 20bin lira yapıyor. az para değil. ev almaya 1 yıl daha yakınlaştırır. çünkü kiraya vereceğin ve yanında peşin biriktirmeye çalışacağın parayı buraya yatırabilirsin artık. hatta girmeyi planladığın toplam vadeyi bile kısaltabilir.(keşke %0'a düşse de geliri olan insanlar kira ödemeden direkt girebilse mortage taksitine... ama bizimkiler geliri olsa da olmasa da girecekleri için böyle bir durumda mortgage'a o iş yalan)

    -borçlulara özel 72 aylık yapılandırma. normalde borcu ödeyemeyen insanların başına ani ve beklenmedik olaylar gelmiş olması gerekir. ne bileyim ailenden biri ciddi bir hastalığa yakalanır da bi yerden küt diye 40 50 bin tl bulman gerekir. ödeyemeyeceğini bilirsin ama canımı mı alacaklar can kurtarıyorum diye girersin. ama gel gör ki bizde öyle değil! o yüzden bu durumda olanlar için toparlama fırsatı ama bizim borçlularımız genelde çekebildiği maksimumu çekip sonrasında hemen yedikleri için anlamsız. borçlarını yapılandıracaklar sonra 'ben şimdi 300 ödüyorum ama eskiden 900 ödüyordum(ödeyemedi aslında ama unuttu bile) o zaman 600 daha taksite girebilirim' diyecekler ve daha büyük bir borç batağına hoşgeldiniz.

    sonuç olarak halkta kredi kartı kullanma bilinci(aslında hep bahsediyoruz eğitim !eğitim! eğitim!) oluşturmadıkça bu durum sadece bankaları zengin eder. devlet bari halkımın ödeyemediği borcu ben ödeyeceğim desin olay kapansın...
  • ölene kadar borç ödesin bu millet zaten. 72 ay nedir arkadaş.
  • yapılandırma faiz oranına, belli bir maksimum düzey getirilmediği takdirde veya "bir defaya mahsus olmak üzere, 6 aylık faizsiz yapılandırma" türü bir kural getirilmediği sürece; halk için değil, bankalara daha çok para kazandırmak için yapıldığını düşüneceğim düzenleme.
  • büyük krizin habercisi.

    ekonomik krizi ötelemek için halka harcama yaptırmaya çalışıyorlar. sakın kolay kredi, taksit gibi insanı cezbeden şeylere kanmayın. borcunuz varsa kapatın. gereksiz harcamaları kesin. kenara para atmaya çalışın. krize borçla yakalanmayın.
  • ne fark eder amk.

    gelir düzeyi yükselmedikçe gideri değiştirmek.

    gaza gelmeyin fakirler.
  • hükümet tamamen iç piyasaları canlandırmak ve ekonomiye biraz hareketlilik getirmek adına böyle adımlar attı, vatandaşını düşündüğünden değil yani. ancak, bu tamamen ekonominin çöküşe geçişinin göstergesi.

    devletin ekonomi politikası bu işte, halkı krediye, kredi kartları kullanımına yöneltmek ve iç piyasayı canlı tutmak. ama baksan dış ticaret açığı yine almış başını gitmiş, ülkede üretim sıfır, tarım hak getire, sanayi yok vs vs. boka batmış durumdayız ve çıkış yolu taksit sayısı arttırmak. sonra noluyor, işte böyle saçma sapan kredi kartı yapılanmaları.

    heh birde suriyelilere harcanan 25 milyar dolar var durduk yere aklıma geldi bak. ulan o bile yalan olabilir yemin ediyorum.
hesabın var mı? giriş yap