• japonya seferiyle ilgili olarak şöyle bişey duymuştum:
    kubilay han kendisine haraç vermeyi nasıl olsa okyanusun ortasında adadayız diye kabul etmeyen japonlar üzerine sefer yapmaya karar verir ve bunun için çinli ustalara dünyanın o zamanki en büyük donanmasını hazırlatır. japonlar tırım tırım tırsmışlar tapınaklarına sığınıp son dualarını etmeye başlamışlar ki donanmanın büyük bir kısmı japon kıyılarına yakın bir noktada suya batar. bu felaketten yalnızca kubilay han yanındaki az sayıda insan kurtulur. daha sonra da kubilay fazla yaşamaz, ölür.

    meğer çinliler kendilerini maraba yapan kubilaydan intikam almak için gemilerin bazı bölgelerini su almaya müsait sakat falan yapmışlar. bu durum da civarda yapılan kazı çalışmaları sonucu bulunan gemiler üzerinde yapılan incelemeyle ortaya çıkmış.
  • yuzolcumu olarak gelmis gecmis en genis imparatorluga hukmetmis mogol kagani. 1215-1294 yillari arasinda yasamistir. cengiz han'in torunudur. babasi cengiz hanin en kucuk oglu olan "tuli", annesi ise hristiyan kerayit turklerinin kagani tugrul han'in yegeni olan sorkaktani (sorghaghtani) idi. uc amcasi cuci, cagatay ve ogeday'dir. cuci ve onun oglu batu han, bati asya ve dogu avrupayi kapsayan altinordu imparatorlugu nun (bkz: golden horde), diger amcasi cagatay da orta asya merkezli cagataylilar devletinin kuruculari idiler. tabii butun bunlar cengiz han'in mirasidir.

    kubilay, dort erkek kardesin ikincisi idi. dedesi oldugunde imparatorluk tahtina amcasi ogeday oturdu. onun olumunden sonra imparatorluktaki en etkili kadin olan annesinin yardimiyla abisi mengu tahtin varisi olmustur. mengu'nun olumunden sonra da kubilay dedesinin tahtina kagan secildi. ancak kagan secilme sureci en kucuk kardesi "arik boke" karsisinda cetin mudacele ile gecti. bu mucadelede diger kardesi hulagu han kubilayi desteklemis ve daha sonra iran ve mezopotamyayi kapsayan ilhanli hanliginin basina gecmis, orada da muslumanlarin basina bela olmustur.

    kubilay han, dedesinin tamamlayamadigi isi basararak bugunku cin'in tamamini ele gecirdi ve hanedanlik kurarak devletin ismini yuan imparatorlugu olarak degistirdi. yuan hanedani tüm cin'i yoneten tek yabanci hanedandir. en guclu oldugu zaman imparatorlugun sinirlari kore'den macaristana kadar genislemisti. cagdasi unlu gezgin marco polo kubilay han ile tanismis ve onun anlattiklari sayesinde bati dunyasi kubilayi tanimis ve ilgi duymustur. cok daha sonra ise sair samuel taylor coleridge tarafindan yazilan "kubla khan" veya "a vision in a dream" isimli siir sayesinde bati dunyasinda daha da bilinir bir kisilik haline gelmistir. coleridge cektigi afyonlarin etkisi ile yazdigi bu siirde kubilay han'in yazlik sarayi xanadu yu fantastik bir dille betimlemistir. xanadu, cennet veya utopya anlamina gelir. bu kelime daha sonra bati edebiyatinda fantastik saraylar, evler ve siginaklar icin cok kullanilmistir.

    bazi tarihciler onu sadece barbar bir fatih olarak degil, vizyoner buyuk bir imparator olarak tanimlamaktadir. farkli dinleri, uluslari ve kulturleri kendi yuan imparatorlugunda eritmek, birlestirmek istiyordu. zaten cin'i fethettikten sonra, devletin ismini de bu yuzden degistirmis, sadece mogollari degil, fethettigi tum topraklara ve uluslara hitap edecek yeni bir imparatorlugun dogdugunu gostermek istemistir. farkli uluslardan danismanlari maiyetinde calistirmis, tum dinlere hosgorulu davranmistir. devrinde goreceli olarak ticaret ve refah artmistir. kagit para onun devletinde basilmis ve kullanilmistir. basarisiz japonya ve java seferlerinin getirdigi mali yukler nedeniyle ilk defa enflasyon kavrami ortaya cikmistir. bugun cin halk cumhuriyetinin para birimi yuan ismi oradan gelmektedir.

    imparatorluk marsinda dedesini onurlandıran su sozler bulunur: "there is only god in heaven and only one lord chengis khan on earth"
  • dönemindeki din meselesine dair kısaca:

    "...1289'da papa 4. nikolas, jean dumond koroven'in başkanlığında yine fransiskenler'den birkaç misyoner gönderdi, iran'da moğol hanı argun tarafından gönderilen adamlar papa'ya, "kubilay han hristiyanlığı çok seviyor" demişler ve hakan adına çin'e, misyonerler gönderilmesini teklif etmişler. papa, kubilay'a yazdığı mektupta hristiyanlığa eğiliminden dolayı memnuniyetini bildiriyordu.

    çin'de bu sırada pek çok müslüman da vardı. fakat müthiş bir haksızlık altında idiler. müslüman tacirler, kırgız ve koriz ilinden gelirken hakan'a beyaz kartal ve atmaca vb... getirmişlerdi. hakan bunlara yemek gönderdi. tacirler yemediler. kubilay sebebini sordu. tacirler, "bu atlar kesilmiş değil, karınları yarılarak yürekleri el ile çıkarılmış hayvanların etini yemeyi müslümanlık yasaklamıştır" dediler. kubilay buna kızdı. esasen hristiyan ve budistler de kubilay'ı müslümanlar aleyhine dolduruyorlardı. bunun üzerine çin'de, cengiz'in bu konudaki kanunu tekrar ilan edilerek "kim hayvanı keserek yerse -yani cengizler gibi yararak yüreğini koparmakla öldürmezse- cezası idamdır ve malı ihbar edene verilecektir" diye ilan etti. bir çok hristiyan ve budist, doğru yanlış ihbarda bulunarak müslümanları idam ettiriyorlar, mallarına konuyorlardı. köleler; "sahibimiz hayvan boğazladı" diye haber göndererek azad olunuyorlardı. bu zulüm yedi sene devam etti. nihayet, müslüman eşrafın ricaları üzerine, maliye bakanı sanga, kubilay'a, "müslüman tacirler çin'e hiç gelmiyor. artık onların hediyesi yok ve hazine de onların getirdiği gümrük vergisinden mahrum kaldı" dedi. bunun üzerine kubilay han -yedi sene zulümden sonra- o emrinin kaldırıldığını ilan etti.

    bundan önce de müslümanlar, kubilay'ın gözünde pek hoş görülmüyordu. çünkü hristiyanlar, kubilay'a müslümanların kur'anında, "değişik allahlara tapanları öldürünüz emri vardır" demişlerdi. kubilay oranın şeyhülislamını çağırarak, kuran'da böyle bir sure var mı diye sordu. tabi ki inkar edemedi. kubilay ona sordu:

    -kur'anın allahtan geldiğine inanıyor musunuz?
    -bunda hiç şüphem yok"
    -madem ki allah, size müşrikleri öldürmeyi emrediyor, niye emrini yerine getirmiyorsunuz?
    -henüz vakit gelmedi, şimdilik yapamayız.
    -fakat ben sizi öldürebilirim.

    diyerek kubilay şeyhülislamın idamını emretti.

    maliye bakanı sanga'nın selefi ahmed ve diğer büyük müslüman memurlar, idam cezasının ertelenmesini ve bu şeyhülislamın sözüne bakmayarak daha alim diğer müslüman uleması çağırıp islamiyetin emirlerinin sorulmasını rica ettiler. bunun üzerine kubilay, kadıyı çağırtarak aynı soruları ona da sordu. kadı, hakikaten, "din-i muhammedi, başka allahlara tapanları öldürmeyi emreder fakat bundan maksat bir yüce tanrı kabul etmeyerek yalnız puta tapanlardır. siz ise bütün irade ve fermanlarınızın peşinde ulu tanrı ismini zikrettiğinizden müşrik değilsiniz" dedi. kubilay bu cevaptan memnun olarak müslüman alimini tahliye etti."

    a. konstantin d'ohsson, moğol tarihi: denizler imparatoru cengiz, sf.233-234, çev. b. apaydın, nesnel yayınlar, 2008.
  • ortak atadan*kuzen millet moğolların sosyoekonomik açıdan bugünlere en çok etki eden imparatoru. biz türkler gibi step kavminden olup, barbar/yağmacı/ilkel olarak addedilmesine rağmen, aslında belki de modern manada iktisadın ve küresel ticaretin mucidi sayılabilecek makro ekonomi dehası.

    günümüzde amerika kıtasında açıklanan fed tutanaklarının bizim mahalledeki sakız fiyatlarını nasıl etkilediğini 1.000 sene önce mecburiyetten görmüş, geniş sınırların ileride(günümüzde) enflasyon denilecek naneyi nasıl etkilediğini anlamış ve bunun için kaba kuvvetle de olsa çözüm üretmeye çalışmış komutan,imparator,makro ekonomi profesörü. kaba kuvvet dediğim de laf anlatmaya üşenmiş ve iyi de yapmış. hayatında kağıt para görmemiş, duymamış adama o devirde nasıl anlatacaksın böyle bir olguyu? adamın koyununu alıp karşılığında altın, gümüş yerine kağıt parçası veriyorsun. zaten ne anlatmaya vakti var ne o kadar geniş coğrafyada herkese ulaşmanın bir yolu var ne de hükümranlığın verdiği güç varken uğraşmanın gereği var. batıda mezopotamyada araplarla uğraş, çin'in tamamını fetheden ilk komutan ol, yetmesin donanma kurup japonya'ya sefere çık, bu da yetmesin çok uluslu imparatorluğa adaptasyon için devletin isminin bile değişmesini göze alacak*siyasi-politik düşünceler geliştir, üstüne bir de işin yoksa horasan esnafına kağıt parayı anlatmakla uğraş.

    evet belki kağıt parayı icat etmemiştir(bkz: tang dynasty) ama makro ekonomiyi, küresel ticareti, ipek yolunu ve günümüzü şekillendiren başlıca aktörlerdendir. tabii çağdaşı ve bir dönem elçisi* olan ünlü kaşif marco polo ile teşrik-i mesailerinin de kağıt paranın batıya yayılmasında katalizör etkisi yadsınamaz.

    işin bir de dini kültürel boyutu var ki o da bambaşka bir entrynin konusu. ama çok kısaca bahsetmek gerekirse; bu adam, amcası, dedesi ve kardeşi olmasa, avrupa ve ortadoğu hristiyanlık-islam kıskacında orta çağda takılıyordu belki hala. "barbarlıklarıyla" avrupalıyı ve arabı daha da barbarlaşmaktan kurtardılar bu ilkel barbar moğollar. güzelim yunan medeniyetini yıkıp hristiyanlaştıran romalıları, endülüsten anadoluya kadar islamlaştıran arapları kötekle hizaya soktular biraz. zeus'un kullarını dinden çıkarıp hristiyanlaştıran, atum'un kullarını dinden çıkarıp müslümanlaştıran dinsizlerin hakkından gelen imansızlar ordusudur bu moğollar.
  • moğol imparatorluğu'nun kurucusu cengiz han'ın torunu , çağının çok ötesinde vizyonu olan büyük bir adamdır. her ne kadar moğollar tarihte yağma ve yıkımla anılsa da, o moğollar'ın var olan göçebe/nomad - yağma yaşam tarzını ; yerleşik bir medeniyete dönüştürme ve sürdürülebilir bir yönetim idealinin peşinde olmuştur. çin'e olan yönelimi ve çevresi tarafından da çok eleştirilen öykünmesinin temelinde de bu vizyonu yatıyor.

    pasifik'ten karadeniz'e , endonezya'dan macaristan'a ulaşan toprakları ile de tarihin bütünleşik sınırlara sahip en büyük imparatorluğunu var etmiştir. ama onun öne çıkan özelliği bu değildir. her dine her ırka olan eşitlikçi yaklaşımı ve kana, inanca, milliyete değil liyakat ve bilgiye dayandırdığı yönetim anlayışıdır. kendisi hristiyan türk bir anneden olmadır , babası şamanist-gök tengri inancına sahiptir. ama ne yöneticilerini ne de idare şeklini inançlara veye köklerine göre ayırt etmiştir. , dönemin en bilgili ve kapasiteli insanlarını çevresine toplamış, yetki vermiş, onlara saygı göstermiş , liyakatı esas almışır. yani dönemin meritrokrasini son derece özgür biçimde hayata geçirmiştir.

    kubilay, asya'nın verimsiz steplerinden böyle bir zihniyete varmışken ; 800 yıl sonra rize'nin trabzon'un köylüsü olmak dışında ölçüt bilmeyen dinci köhneliğini 21. yy'da yaşamanın bize isabet etmesi büyük talihsizliktir.
  • hareminde 7000 hatun oldugu söylenmekte..beyfendi her iki senede bir de tazeleriyle degiştiriyomus
  • kamikaze*taniminin ortaya cikmasina vesile olmus basarisiz mogol istilasini fistiklayan mogol-cin hanedani... hani ola ki tayfun cikip gemiler batmayaydi, bugun japonya'da cinliler cirit atiyo olurdu...
  • ikiye bölünmüş olan çin'in tamamını fethetmiştir. ayrıca kore'yi ve çin hindinin de bir kısmını fethetmiştir.
    çin'i aldığı ilk yıllarda bütün çinlileri kesip (bkz: katliam) çin topraklarının tamamını moğollara otlak yapmayı düşünmüştür. sonradan çinlilerden vergi almak, asker toplamak gibi unsurların faydaları konusunda ikna edilince bundan vazgeçmiştir.
    japonya'ya yaptığı seferler fırtına nedeniyle başarısız olmuştur. çıkarma yaptığı iki sefer ise yetersiz takviyeden dolayı başarısız olmuştur.
    hülagü han'ın ağabeyidir.
  • 13. yüzyılda, o zamana kadar dünya üstünde görülmüş en büyük orduyu toplayan hükümdar.

    çin'in fethinden sonra gözünü japonya'ya dikmiş, ilk donanmasını kurmuş ve japonya'yı işgale hazırlanmıştır. çin, zamanının en iyi teknelerini yapan devlet olmakla birlikte, çeliği tekne yapımında kullanacak teknoloji?ye de sahiptir. bu inovasyona emsal devletler 2 yüzyıl sonra erişeceklerdir.

    bir sene gibi kısa bir zamanda, çin'deki tersanelerden 4400 tekne yapılmıştır. bu teknelerin uzunlukları 70 metre civarındadır. avrupadaki emsallerinden çok daha büyük olan bu tekneler, sayı bakımından o ana kadar görülmüş en büyük donanmadır.

    teknelerle japonya'ya gidecek asker sayısı ise, 150 bindir. 13. yüzyılda 4400 tekne ve 150 bin askerle japonya'yı fethetmek için ordularını hazırlayan kubilay han, mutlak bir zafer beklemektedir.

    fakat bir avuç samuray, teknelerin kıyıya yanaşmasına fırsat vermez. haftalarca kıyıya yakın bir yerde taarruz fırsatı bekleyen askerler, gelen bir kamikaze (japonca'da tanrısal rüzgara verilen isimdir) bütün donanmayı suyun derinliklerine gömer.

    150 bin asker ve 4400 tekne, en ufak bir toprak parçası alamadan ve savaşamadan kaybedilmiştir. mutlak yıkım başlamış ve kubilay han da bundan nasibini almıştır.
  • 23 eylül 1215 tarihinde doğdu. cengiz han’ın en küçük oğlu tuluy ile büyük hatun sorkaktani’nin ikinci oğludur. moğol geleneğine göre büyütülmesi için önce nayman ve ardından tangut kabilesinden kadın bakıcılara verildi. çocukluğunda iyi bir eğitim aldı. 1225’te başarılı geçen ilk avından sonra moğol âdetince dedesi cengiz han tarafından parmaklarına et ve yağ sürüldü. ağabeyi mengü kağan zamanında şan-si ve honan eyaletlerinin idaresiyle sung hânedanı hâkimiyetindeki çin’in zaptıyla görevlendirildi. 1253’te nan-çan devleti’ne son verdi. 1259’da mengü kağan’ın vefatı üzerine sung devleti ile barış yaparak moğolistan’a döndü ve en küçük kardeşi arıkboğa ile (arık buka) taht mücadelesine girişti. taraftarlarınca 1260’ta kağan ilân edildikten sonra gobi çölü yakınlarında yapılan savaşta kardeşi arıkboğa’yı mağlûp etti (1261).

    kubilay kağan tahta yerleştikten sonra moğol imparatorluğu’nun idarî yapısını yeniden düzenledi. başşehri, orhon vadisindeki karakorum’dan eski çin başşehri yen-kin yakınlarında kurduğu hanbalık (çin kaynaklarında ta-tu, bugünkü pekin) şehrine taşıdı. iran’ın idaresini hülâgû’nun oğlu abaka’ya, cuci ulusunun idaresini batu han’ın torunu mengü timur’a, çağatay ulusunun idaresini de kara hülâgû’nun oğlu mübârek şah’a verdi. kubilay kağan, daha sonra çağatay hânedanından barak han’a yarlık verip ülkeyi kendi nâibi sıfatıyla ve mübârek şah’la birlikte yönetmesini istedi. ancak barak han mücadeleye girdiği mübârek şah’ı mağlûp edip hucend’i ele geçirdi (eylül 1266) (eı2 [ing.], ı, 1311). kubilay kağan taht iddiasıyla ortaya çıkan ögedey’in torunu kaydu’yu bozguna uğrattı (1268). uzun bir mücadelenin ardından 1276’da sung hânedanına nihayet verip çin’in yegâne hâkimi durumuna geldi ve çin tarihinin resmî yirminci sülâlesi olan yüan hânedanını (1271-1368) kurdu. doğrudan yahut kendisine tâbi hanlıklar vasıtasıyla doğuda büyük okyanus’tan batıda akdeniz’e ve doğu avrupa’ya kadar uzanan geniş bir imparatorlukta hüküm sürdü.

    tarihte çin’in tamamına hükmeden ilk yabancı hükümdar olan kubilay kağan, moğol imparatorluğu’nu daha da genişletmek için pek çok sefer düzenledi. 1277-1287 yıllarında birmanya’ya (myanmar) yapılan dört sefer başarıyla neticelendi ve pagan krallığı yıkıldı. hint okyanusu’ndaki bazı adalar hâkimiyet altına alındı. ancak kasım 1274’te yaklaşık 900 gemi ve 15.000 askerle başlatılan japonya’yı istilâ teşebbüsü 1285’te başarısızlıkla sonuçlandı. çinhindi’ne karşı 1280 ve cava’ya karşı 1292 yılında gerçekleşen askerî harekâtlarda da ciddi bir başarı elde edilemedi.

    kubilay kağan saltanatı boyunca ilim, kültür, sanat ve edebiyatı himaye etti. hanbalık’ta iki rasathâne inşa ettirdi. tibetli lama passe-pa’nın icat ettiği dört köşe bir yazıyı moğolca’ya uygulattı (dia, xı, 47). her ne kadar kendisi budizm’i kabul ederek bu dini yaymaya çalıştıysa da diğer dinlere karşı müsamahalı davrandı, ancak islâmiyet’e şiddetle karşı çıktı. idarî, malî ve ziraî alanlarda pek çok yeni düzenlemede bulundu. idarî teşkilâtı yeniden tanzim ederek ülkeyi on iki eyalete ayırdı. ülkede umumi bir nüfus sayımı yaptırdı. yolların güvenliğini sağlayıp posta teşkilâtını yeniden düzenledi. çiftçilere tohum ve tarım aletleri dağıtmak, tahıl ambarları inşa etmek ve zaman zaman vergi borçlarını affetmek suretiyle ziraî faaliyetleri teşvik etti. bu sayede moğol istilâsının çin’de yol açtığı tahribatın olumsuz izlerini kısmen de olsa silmeyi başardı.

    18 şubat 1294 tarihinde ölen kubilay kağan’ın yaptığı evliliklerden kırk yedi oğlu ve çok sayıda kızı dünyaya gelmişti. reşîdüddin fazlullah-ı hemedânî, oğullarından muteber olan on ikisinin adını zikreder (câmi?u’t-tevârî?, ıı, 865-868). ölümünden sonra tahta torunu temür olcaytu geçti. kubilay kağan çağdaş kaynaklarda cesur bir savaşçı, usta bir kumandan ve bilge bir hükümdar olarak zikredilir. kışları umumiyetle hanbalık, yazları ise kay-ping-fu’da geçirir, mart başlarından mayıs ortalarına kadar avlanır, eylül ayındaki doğum gününü de büyük bir törenle kutlardı. kudret ve ihtişamı onu bizzat gören venedikli seyyah marco polo tarafından “insan, toprak ve hazine bakımından dünyanın en güçlüsü” ve “âdem’den bugüne kadar hiç görülmedik ölçüde güçlü” şeklinde tasvir edilmiştir (dünyanın hikâye edilişi, ı, 201). kubilay kağan, moğol imparatorluğu’nun son büyük hükümdarıdır. onun ölümünün ardından ilhanlı ve altın orda hükümdarlarının büyük hana olan tâbiiyet bağları yavaş yavaş kopmuştur. moğol imparatorluğu’nu çin’den yönetme teşebbüsü, yüan hânedanının son hükümdarı togan temür’ün çin’i terketmek zorunda kalmasıyla 1368 yılında son bulmuştur.
hesabın var mı? giriş yap