kurak günler

• emin alper sinemasını severim, gerçek anadolu inasanini çok iyi gozlemleyip sinemaya aktaran bir yonetmen. kurak günler de son zamanlarda gözüm açık izlediğim ender yapımlardandı, müzikler efsane, duyduğumda beni sıkışmışlık hissine, her an herşeyin olabileceğine ikna etti.
• dün gece, hafta içi bu saatte bu filme kim gelir düşüncesiyle sallana sallana gittiğim ve zar zor yer bulabildiğim şahane olduğu kadar sarsıcı ve rahatsız edici film.
  
  emin alper çok iyi bir yönetmen. sinema dilini ve aynı zamanda politik duruşunu seviyorum. filmle ilgili yazılabilecek her şey önceki entrylerde zaten yazılmış. söyleyebileceğim tek şey; hepimizin bildiği anlatılan gerçekliğin dehşetini filmlerle, kitaplarla anlatabilen insanlar olduğu sürece umut hep var. imkanı olanlar lütfen gidip sinemada izlesin ve destek olsunlar.
• 14 mayıs 2023 tarihinde olacak seçim ve sonrasına dair fragman niteliğinde film.
  --- spoiler ---
  
  filmin sonunda avcıların tamamı obruklara düşse daha iyi bir final olurdu bence ama klasik açık final yapalım demişler. yine de güzel film. 8/10 puan veriyorum.
  --- spoiler ---
• senenin en iyisi. bitince salonda otomatik bir alkislama istegi oldu ve biranda ayaga kalkildi. ilk defa boylesine ortak bir cosku hissettim.
• fena halde izlemek istediğim ancak hiçbir yerde bulamadığım film. ne yaşadığım şehrin sinemalarında ne dijital platformlarda ne de film sitelerinde var. elimde olsa ücretli izlemeyi tercih ederim. filme ulaşabilen olursa yeşillendirirse çok mutlu olurum efenim.
• vizyona gireli 2 ay oldu nerdeyse, herhalde çok kalabalık olmaz falan diye düşünürken torun center'ın ufak sayılabilcek salonu neredeyse full doluydu bu akşam.
  
  filmi çok beğendim, özellikle araçla göle gidiş ve göl sahneleri, sahneler müzikler falan ozark'ı hatırlattı. filmin ne anlattığını hakkında çokça şey yazılmış zaten oraya girmeyeceğim, gidin izleyin kendinize baya güzellik yapmış olursunuz.
  
  genel olarak izlerken gerdi, bu cehalete olan ve uzuuun zamandır dışa vurmaktan ziyade içime gömdüğüm isyanımı tetikledi, izlerken sinirlendiğim anlar oldu çokça. doğaya, kadına hakka hukuka değer vermeyen bu güruhun içinde yaşamaktan bıktım çünkü.
  
  çok uzun zamandır izlediğim en güzel türk filmlerinden biriydi, emeği geçenlerin eline sağlık tabi en büyük alkış da yönetmene. selahattin paşalı da gün geçtikçe büyüyor, yaşça değil tabi kastettiğim; ama 40+ yaşlara gelince nasıl bir herif olacak acaba diye düşündüm filmi izlerken.
  
  son olarak instagram hesabına bir bakayım dedim selahattin paşalı'nın, ulan herifin profilinde filmle ilgili olmayan postlara bakmadım eminim orada da vardır da film postlarının altına kusmuk emojisi falan atan adam gördüm lan. ben filmi izlemeden önce hakkında hiçbir şey okumadım burada, twitterda 1-2 bir şey gördüm pozitif yorumlardı ama film hakkında kafamda kalan şey bir gaylik durumu olduğu idi. ulan filmde eşcinselliğe dair görsel anlamda neredeyse bir şey yok ya nereden rahatsız oldunuz nasıl bir cehalet çöplüğünde yaşıyoruz allah kahretsin yani gerçekten fırsatını buldukları anda bu güruh herhangi bir zamanda veya yerde tepene çöküp canını alabilirler resmen.
• bu akşam city’s de izledim. beklentim çok yüksek değildi ama çekimler , müzikler ve gündeme göndermeler beni büyüledi. 8,5/10 veriyorum
• almanlarla birlikte gulmeli, aglamali, alkis figan izledigim, 5/5 yildizlik bir emin alper filmidir.
  secim donemine de girdigimiz icin gerilimi icimizde hissetmisizdir. ah benim kurak, susuz, akilsiz kayserim.
• yeni sinemadan çıktım, üzerine çok fazla düşünme imkanım olmadı, etkisi altındayım. harikulade bir film. konusu hakkında tek bildiğim eşcinsellik sebebiyle, verilmiş paranın geri istenmesiydi. gerçek sebebin bu olmadığı çok açık.
• siyasi mücadele, kuraklık, bölümler arası geçişleri the boy who harnessed the wind'e benzettigim film, benzettigim icin ve digeri daha iyi olduğu için de begenemedim. 6/10.