• kurek ile hareket eden su araclarini (orn; kayik, sal, kano) hareket ettirmek icin kurek'leri surekli circular bir formatta hareket ettirme i$lemi.. porsuk'ta bunu yapan bir cok insan gorebilirsiniz..
  • (bkz: rowing)
  • (bkz: ergo)
  • kanat kası* geliştiren eylem..
  • sabahın erken saatleri. şehirdeyken hiç uyanmadığınız saatler. hava soğuktur ama hasta edecek kadar değil. güneş yeni doğuyor, ama ısıtmıyor henüz. sahile iniyorsunuz. bir kaç balıkçı var, selam veriyorsunuz; çay veriyorlar size, yeni dönmüş yorgun halleri ile bile. muhabbet kısa, herkes kendi işine döner. martılar bağırır siz kanonuzu suya sürerken. ıslanırsınız, o zaman üşürsünüz, deniz soğuktur. bütün gece sizi beklemiştir. güneş yüzünüzü okşar. kürek çekersiniz. deniz size ısınır, siz denize kürek çekersiniz. ilk yarım saat zordur. uyumuş olmayı istersiniz, dönmeyi istersiniz, rüzgar çarpar yüzünüze, vazgeçirir sizi. deniz yanlızdır, sevişirsiniz denizle kimse yokken etrafta. kürek çekersiniz. sırtınızda bir ağrı belirene kadar. kürek çektikçe kollar sertleşir, sırt gerilir. hava sizi yumuşatmaya çalışır, ısınır. kano ağırlaşır(yerçekimi artar), bırakırsınız küreği. hiçbir şeyin ortasında, küreği bırakır arkanıza yaslanırsınız. gökyüzü açık mavidir. güneş izin vermez gözlerinizi açmanıza. direnmez kapatırsınız. gözleriniz kapalıyken o beyazlığı hissedersiniz, deniz sizi sallar, belki uyursunuz. sonra dönersiniz.

    insanlara kürek çekersiniz artık.
  • ipi adaya bağlı bir sandaldan adayı çekebilme duygusu.
  • voit neptune rower sayesinde bir suredir yasadigim deneyim. bu alet oyle cici oyle hos bir sey ki, azicik da olsa anlatmak istedim, bir yili askin bir zaman once, hayat ortagimin bir anlik hevesi sonucu evimize geldi, montajini yaptilar, gittiler. bir zaman o bizimle, biz de onunla bakisip durduk. oturma odasina koyduk, olmadi... zebellah gibi boyuyla bir turlu gozume hos gorunmedi, asil sahibi olan er kisi de "sirt agrisini bahane ederek" kullanmamaya karar verince, diklemesine koydun muydu striptiz diregine benzeyen caaanim kurek, yatak odasini boyladi, haftada bir iki kere tozunu almak disinda kendisine hic dokunmamaya basladim... taaa ki, onunla seviyeli bir iliski yasamaya karar verdigim o aci gune kadar... (baskulun ustunden nasil indigimi, nasil kendimi kollarina attigimi anlatamayacagim, zaten gerek de yok) kurek cekmeye ilk basladigimda, icinde "su" bulunan mavi seffaf bolumden gelen fo$$$ fo$$$ sesler sayesinde yarim saatte iki kere tuvalete kossam da, ilk gunlerde dizlerimi devamli hareket ettirmekten, egilip dogrulmaktan, tutacak yerlerini siki siki kavramaktan ve pazularimi biraz zorlamaktan dolayi aci ve agri dolu geceler gecirsem de, su anda onun, o seslerinin, o mavi seffaf bolumunun bagimlisi olmus durumdayim, bir gun bile ihmal etmek, onsuz kalmak istemiyorum. oksuyorum onu artik, cok seviyorum. her gun tozunu almaya basladim. yeter ki gobegimi eritmeme yardimci olsun, yoksa kendisini aldigimin yari fiyatina satacam... oyle iste...
hesabın var mı? giriş yap