• kadın, kadın bedeni, sorumluluklar ve ahkam kesme üzerine yazılmış onlarca entry okudum şu başlıkta. o kadar komiksiniz ki. ne kadınları tanıyorsunuz ne de düşünme yetinizi kullanabiliyorsunuz.

    çoğu kişi insanların kürtajı korunma yöntemi olarak kullandığını sanıyor. hatta bu kesim korunma yöntemlerinin %100 işe yaradığını düşünüyor, bazıları kadınları sürekli cinayetle suçlamış. habire bir hayatın yaşaması gerekliliği konuşulmuş. o kadar komiktir ki çoğunlukla erkekler yazmış durmuş. her seferinde olduğu gibi yine kadın üzerinde söz sahibi olmak ister yazılar. yazık.

    bu kadar çok bilen bir kesime laf anlatmak zor fakat kadın gözünden evlilik dışı hamilelik ve sonrasında kürtaj nasıl işliyor merak edenler okumaya devam edebilir.

    sözlük anlamı olarak kazıma anlamına gelir ve istenmeyen gebelikleri sonlandırır. bir zaman önceye kadar bilgim bununla ve sağdan soldan duyduklarımla sınırlıydı. sonrasında baya okudum, araştırdım hatta yaşadım.
    her şey benim açımdan çok anlamsız ilerledi. sıradan regl gecikmesi ve bu durumu stres, hava değişimi gibi sebeplere yorumlama şeklinde başladı. çünkü neden olmasın? gayet normal ve her kadının başına gelen olaylardandı. fakat uzun süren gecikme sonucunda eczaneden test alıp uyguladım. negatif çıkacağına o kadar emindim ki. çünkü "korunuyorduk" kesinlikle ihmal etmemiştik ve çok çok düşük bir ihtimaldi hamile olmam. hadi korunma ile ilgili problem oldu diyelim döllenme falan çok zordu.
    testi uyguladıktan snra şok oldum, nasıl pozitif olabilirdi? aklımda dönen tek kelime vardı "korunuyorduk". yaklaşık 8-9 senedir aktif cinsel hayatı olan ve korunma ile ilgili olumsuzluk yaşamayan ben şoktaydım. gerçekten algılayamadım, çift çizgi ile dakikalarca bakıştım diyebilirim. emin olmak için başka test aldım sonuç yine aynı.
    sonrası zaten hızlı bir toparlanma süreci. kendinize gelmeniz ve düşünmeniz gerekiyor. kesinlikle istemiyordum.

    sebeplerimse;
    1.çocukları sevmiyorum, nefret ediyorum. hatta midemi bile bulandırıyorlar diyebilirim. bu dünyaya bir canlı getirip onun sorumluluğunu alma gibi bir niyetim uzunca süre yok. yetişecek bireyin sevgi, değer görme gibi kavramlarla büyümesini istiyorum ve ben şu an öyle birisi değilim. bir çocuğa sevgi veremem.
    2.şu an yaşantısal olarak çocuk büyütme sorumluluğunu maddi ve manevi olarak alabilmem mümkün değil.
    3.çevreme göre rahat bir ailem olsa da evlilik dışı hamilelik olayına kesinlikle sıcak bakmazlar.
    4.her gün taciz, tecavüz, cinayet gibi iğrençliklerin olduğu bu dünyaya çocuk getirmek istemiyorum.
    5.karşı tarafın bu çocuğu isteyeceğini sanmıyorum ve tek başıma asla büyütemem.
    şeklindeydi ve bunlar sonucunda kürtaj olmaya karar verdim. asıl korkunç kısım burada başlıyor.
    elimde eczaneden alınmış testler dışında bir sonuç yok. emin olmak için kan testi yaptırmak istiyorum fakat devlet hastanesine gidemiyorum. çünkü sisteme hamile olduğum girilirse ne olacak? sağdan soldan duyduğum aileye haber veriliyor durumu var ve asla duymamaları lazım. üstelik devlette jinekoloji muamele bile korkunçken ötesini düşünemiyorum. özel hastane kayıt almıyordur diye düşünüp 2-3 tanesini arıyorum ve maalesef artık sisteme her şey kayıt oluyor diye cevap veriyorlar. geriye kalan tek seçenek hem kan testi hem kürtaj için klinikler oluyor.
    özel muayenehane görece iyi fakat genç doktor, yaşlı doktor, kadın, erkek fark etmeden çoğu yerde yargılama ile karşılaşıyorsunuz. kürtaj evet aşina oldukları bir işlem fakat evli olmadığınızı duyan bazı yerlerde gördüğünüz muamele korkunç.
    sadece görüşme için gittiğim bir doktor (ki baya bilenen ve güzel de paralar kazanan birisi) evli olup olmadığımı sordu. hayır fakat aktif cinsel yaşamım var neden önemli bu detay diye sorduğum zaman gayrı meşru yani diye tepki verdi. yaşadığımı, hislerimi anlatmam mümkün değil.
    benim için sadece cerrahi bir operasyon olarak görünen süreç çevre etkisiyle resmen kabusa dönmüştü. gözümde kutsallaştırdığım bir durum yoktu, içimde olan şey henüz canlı değildi, aidiyet hissetmiyordum, normal şekilde yapılan cerrahi bir işlemdi. fakat tepkiler bana kendimi o kadar kötü hissettirmeye başlamıştı ki...
    en son arkadaşımın önerisi ile kürtaj yaptırdığım doktoru buldum. yaklaşık 8-10 yer gezmeme rağmen para istemeden gel bi ultrasonda bakalım, emin olmamız lazım ne durumda ona göre konuşuruz diyen tek kişi kendisi oldu. öncesinde gittiğim her yer hamilelikten emin olmak için 150-200 lira muayene ücreti isteyip kürtajı orada olursam ücretten düşeceklerini söylüyorlardı. o kadar boktan bir haldeydim ki cebimde 50 lira bile yoktu, açmazdaydım ve sadece para kaynağı olarak görülüyordum.
    canım doktorum baktı ve söylediği tek şey 6 hafta oldu. yine inanamadım. nasıl olurdu?
    o kadar süre boyunca anlamaz mıydı insan? internette herkes test yaparken bile hissediyordu. bu kadar süre boyunca ben nasıl anlamamıştım. tekrar şok olmuştum. bunları doktora söyleyince güldü.
    zaten ilk ay geçmeden anlamanın mümkün olmadığını, hissettim diyenlerin çoğu zaman abarttığını söyledi. kendimi kötü hissetmemem gerektiğini, cinsel hayatı başlayan her insan için hamilelik riski olduğunu anlattı. bu durumu karşı tarafa söylememi önerdi ve işlemden bahsetti. o kadar rahatlamış çıktım ki yanından anlatamam. bir önceki doktor size ahlaksız muamelesi yaparken bunları duymak inanın rahatlatıyor.

    en zor kısım maddiyat oldu, kısa sürede parayı toplamak istiyordum çünkü uzaması anlamsızdı. takıldığım kişiye de söyleme düşüncem yoktu. sonradan arkadaşlarımla konuşunca bu konuda fikrim değişti. herkes bunu tek yapmadığımı, yanımda olması gerektiğini söyledi. mantıklı geldi ve söyledim.
    aslında çok tedirgindim. tepki görmeyi hatta inanmamasını bile bekliyordum. çünkü sevgili değildik veya o yöne giden bir ilişkimiz yoktu sadece fuckbuddy olarak takılıyorduk. neyse ki çok normal karşıladı. o da zaten kürtaj işlemine sıcak bakıyordu. yanımda olacağını söyledi.
    randevu aldığım gün gelene kadar benim için çok normaldi. hala içimde bir canlı var gibi hissetmiyordum, hayatım rutininde devam ediyordu, basit bir operasyon geçirecektim. fakat bekleme süreci uzayınca, üstüne yanımda beni daha çok geren lüzumsuz partnerimin olması, kontrole gelen insanların çocuklarına bak ablaya öpücük at demeleri, hamile kadınlar görmek gerginliğime zirve yaptırdı.

    kürtaj sırasına gelecek olursak; 2 alternatifle yapılıyor. lokal anestezi veya genel anestezi şeklinde.
    lokal anestezi olursanız belden aşağısı uyuşuyor ve işlem yapılıyor. kürtaj esnasında uyanıksınız ve yapılanları duyuyorsunuz. bu süreçte doktorların hepsi regl sancısı gibi ağrı duyulacağını söyledi. sonrasında kendine gelmen için 20-30 dk uzanıp anestezi etkisi geçince direkt gidiliyor. fiyat olarak daha uygun. aslında başta lokal olacaktım. çünkü normal bir işlemdi ve problem olmaz diye düşünüyordum. son dakika vazgeçtim iyi ki karar değiştirmişim
    benden önce kürtaj olacak bir kadın vardı, lokal anestezi istemişti. çıktığında yürüyemiyordu acıdan, beti benzi atmış korkudan büyümüş gözlerini gördükten sonra asla lokal olamam dedim. o anı yaşamak, hissetmek istemiyordum. sanırım acıya dayanamazdım. bu acı meselesi kişiden kişiye değişiyor da olabilir. bilemiyorum. ben o anı hiçbir şekilde yaşamak istemedim.

    genel anestezi ise ameliyat olur gibi uyutularak yapılıyor. her lokal hem genel yaklaşık 10 dakika sürüyor. kürtaj bittikten sonra uyanıyorsunuz ve hafif sersemlik dışında gayet kendinizdesiniz. tüm işlem bitmiş halde ve reçetenizi alıp eve gidebilirsiniz.
    genel anestezi seçtim. uyandığımda her şey bitmişti geriye kalan berbat bir kasık ağrısı oldu. sanki regl olmuş gibiydim, korkunçtu. kullanmam gereken antibiyotik ve ağrı kesici vardı. onları aldık, beyefendi beni eve bıraktı ve ortadan kayboldu. bir daha görmedim, sesini dahi duymadım.
    günlerce berbat bir şekilde kanamam oldu. sanki sonsuz regl dönemine girmiş gibiydim. bazı geceler ağrıdan uyuyamıyor ve sürekli ağrı kesici içmek zorunda kalıyordum. 1 haftanın sonunda kontrolde rahimde atamadığım kan pıhtıları çıktı ve tekrar ilaç kullanmak zorunda kaldım. ağrılar günlerce gecelerce devam etti. en kötüsü de ben bu rezillikleri çekerken o şerefsiz herif yanımda yoktu bile. her şeye tek başıma katlandım. elimi tutmadı, ihtiyacın var mı demedi, nezaketen sonrasında nasılsın bile yazmadı. geldi, yanımda durdu, vicdanını rahatlattı ve sonra siktir olup gitti.

    günlerce kendime sövdüm, hayatıma sövdüm, takıldığım insanlara sövdüm, bu acıyı kimin için ve ne için çektiğimi düşündüm... üstüne bir de sözlükte yazılanları okuyup aptal yazarlara da sövdüm.

    gerçekten yanımda olmayan, o çocuğu istemeyen hatta ben dahil hiçbir şeyi umursamayan bir adamdan hamile kaldım.
    aldırdığım için katil ben mi oluyorum?
    o hayatı bitiren gerçekten ben miyim? yoksa takmayan herifin de eşit derece suçu var mı?
    korunma yöntemlerinin işe yaramamasının bedelini neden kadın ödemek zorunda?
    biyolojik farklılıkların bir sonucu olan hamileliğin faturası bana mı kesilmeli? bu çocuğu tek başıma mı yapıyorum?
    burada ahkam kesen erkek yazarlardan kaç tanesi bu çocuk doğduktan sonra alıp ailesinden biri gibi görür, bakar büyütürdü?

    gerçekten bu soruların cevabını merak ediyorum.
    komik olmayın. çocuk sevmeyen, istemeyen benim gibi biri için bile her şey normal başlayıp korkunç devam etti. kesinlikle içimdekine karşı aidiyet hissetmedim, hala bir can aldığımı düşünmüyorum. fakat psikolojik olarak o kadar etkilendim ki buraya sayfalar yazsam hissettiklerimi anlatamam. sonrasında vücudumda olan değişiklikler, hissettiklerim berbattı. emin olun kürtaja bir kere maruz kalan ve gerçekten düşünebilen bir kadın ikincisini istemez. böyle bir kadın asla korunma işini şansa bırakıp kürtaj korunma yöntemidir demez.

    erkekler oturduğu yerden sadece konuşuyor. kadınları asla düşünen yok. bir klinikte kürtaj yaptıramasam merdiven altı bile olsa bu işlemi gerçekleştirecektim.
    çünkü istemedim.
    kürtaj yasak olsa benim yaşamım ne olacaktı?
    ailemden biri tarafından öldürülmüş olabilirdim ve bu daha mı iyiydi? mevcut 20-30 senelik bir can daha mı kıymetsiz?
    fetüs kadar gerçekten değerim yok mu ki herkes hala oluşmamış bir canlıyı konuşuyor?
    zaten her şey zorken insanlar neden daha da berbat hale getirmeye meraklı?

    cinayet, yaşama hakkı, fetüs falan inanın beni ilgilendirmiyor. kadın ve o kadının sağlıklı bir birey yetiştirebilmesinden daha önemli hiçbir şey olamaz.
    spermlerinizi umarsızca sağa sola saçarken ve beyninizi kullanmazken istediğinizi söyleyip yazabilirsiniz. bunlar yine de kürtajın bir hak olduğunu ve engellenemeyeceği gerçeğini değiştiremez.
  • bazen öyle bir noktaya gelinir ki istemesen de kızsan da kahretsen de gereklidir. bazen ömür boyu yanında taşırsın. telefonunu, cüzdanını, donunu unutursun ama onu taşırsın.
  • cinayet
  • vücütta istenmeyen kürtlüğü aldırma işlemi.
  • teknik olarak oldukça basit bir konudur.

    fetüs, hamileliğin belli bir dönemine kadar anne vücudundan bağımsız yaşayamaz. yani, hamileliği istemeyen bir annenin vücudunda onu ihlal etmektedir.

    konuyu netleştirmek için iki farklı analoji kullanacağım:

    1- üzerinize bıçakla gelip sizi öldürmekle tehdit eden birisi sizin yaşama hakkınızı ihlal etmiştir. kendiniz savunmak için onu öldürebilirsiniz. bu sefer de, siz onun yaşama hakkını ihlal etmiş olursunuz. size göre sizin yaşama hakkınız, onun yaşama hakkından daha üstündür. yaşama hakkınızı devam ettirmek için, onun yaşama hakkını ihlal etmek durumunda kalırsınız.

    2- eğer bir kadın, bir erkeğin vücudunu ihlal etmesine izin verirse, buna cinsel ilişki, ya da sevişme denir. eğer, adam kadının vücudunu kadının izni olmadan ihlal ederse, buna tecavüz denir.

    buradaki ana fikir izin, veya razı gelme durumudur. sizin vücudunuza, sizin rızanız dışında bir ihlal yapılması, size o ihlali sonlandırma hakkı tanır.

    burada ek olarak şunu söylemek isterim ki, kürtajla aldırılan fetüs de teknik olarak anneden farklı bir dna'sı bulunan gelişmekte olan bir insandır. zaten yukarıda verdiğim iki analojide de bir insanın diğer bir insanın vücuduna izinsiz yaptığı ihlalden bahsettim. evet, öldürülen bir insandır. öldürülme sebebi de, karşısındaki insanın izni olmadan vücudunu ihlal etmesidir.

    dikkat ederseniz kürtajın hukuki ve dini boyutlarına hiç girmedim. dini boyutu zaten tartışmaya açık bir konu değil. dini açıdan kürtajı yapamıyorsanız, baştan azami dikkat etmek dışında yapabileceğiniz bir şey yok.

    hukuki olarak ise, eğer kanunlar annenin hamileliği herhangi bir nedenden dolayı sonlandırmasına izin vermeyecekse (bu nedenin ne olduğu hiç fark etmez), bu kanunların insanların başkalarının vücudunu ihlal etmesine özel izin vermesi anlamına gelir ki, bu kadınlar için oldukça üzücü bir durum olur.
  • çocuk doğduğunda insan gibi bakamayacak herkes için en doğru seçenektir. kedi yavrusu değil ki bu sosyal medyadan sahiplendirme ilanı veresin.
  • s*kişmeyin kardeşim, ben s*kişmiyorum sizde s*kişmeyin aq
  • (bkz: kürtaj dede)
  • hipokrat yemini eden hekimler hiçbir surette kürtaj yapmazlar. en azından teoride böyledir. uygulama da para için ve kendilerince gerektiği için yapılması gerektiğine inanırlar. milyonda bir ihtimal olan ceninin canına karar verirler.
    amerikan siyaseti iki başlıdır. biri kürtajı savunur biri kürtajı yasaklar. demokrasilerde ki işleyiş böyledir. ülkemizde adı dahi geçmez, etik olmadığı kadar da toplum içinde konuşulması, dile getirilmesi ayıptır. sözlü hukuk böyle emreder.
  • dünya sağlık örgütü düşük gebelik rehberi talihsiz ebeveynlere yol gösterici güvenilir bir kaynak olabilir. benim durumumda bir nebze stresimi azaltabildi.
hesabın var mı? giriş yap