• kürk mantolu madonna'nın esin kaynağı olmuş olabilecek opera.
  • 9. uluslararası istanbul opera festivali kapsamında 3 temmuz'da zorlu psm'de izlediğim opera.

    öncelikle sahne, dekor, ışık kullanımının çok çok iyi olduğunu söylemeliyim. 2008 yılında süreyya operası'nda izlediğim la traviata ile bu bambaşkaydı. opera için getirilen açılır/kapanır devasa cam italya'dan getirilmiş. böylelikle çok orjinal bir dekor kullanımı görmüş oldum.

    bunun dışında aralar hariç 2 saat 15 dakika, aralar dahil yaklaşık 3 saat boyunca huzuru, mutluluğu, ruhumu beslediğimi hissettim. oyunculuklar çok başarılıydı, gerekli hissiyatları verdi. yalnız alt yazılarda ara sıra senkronizasyon sıkıntısı vardı ve söylenen bazı sözler alt yazıda yer almıyordu; fakat bunlar çok ufak tefek şeylerdi ve genel resmi hiç değiştirmedi. böyle efsane bir etkinlikte yer aldığım için çok mutlu ayrıldığım bir gece oldu.

    not: ekşisözlük'ten kimse giri girmeyince kimsenin gitmediğini düşündüğüm etkinlik

    edit: imla
  • violetta'nın zorla bulduğu gerçek aşkı çabuk kaybetmesini konu edinen yıllara meydan okuyan aşk destanı.
  • l. perde
    violetta, paris'in en ünlü elit fahişelerinden biridir. verdiği bir partide, misafiri gastone onu, arkadaşı alfredo germont ile tanıştırır. alfredo ve violetta birlikte şarabı ve zevki öven bir şarkı söylerler. violetta konuklarını dansa davet eder ama birdenbire kendini kötü hisseder - ağır verem hastasıdır. konukları partiye onsuz devam eder ama alfredo onlara katılmaz. violetta'ya aşkını ilan eder ve hastalığı süresince onunla ilgilenmek istediğini söyler. konuklar gider. yalnız kalan violetta, alfredo'ya tutulduğunu fark eder ama içinde bulunduğu durumda ciddi planlar yapamayacağını, sadece zevk için yaşayabileceğini düşünür. dışarıdan alfredo'nun sesi gelince, bu konudaki kararlılığını kaybeder.

    ll. perde
    alfredo ve violetta üç aydır birlikte yaşamaktadır. alfredo, violetta'nın hizmetçisi annina'dan, evin masraflarını karşılayabilmek için violetta'nın eşyalarını sattığını öğrenir. para bulabilmek için paris'e gider. alfredo'nun babası giorgio germont, violetta'ya sürpriz bir ziyarette bulunur. baba germont'un kızının yakında yapılacak olan düğünü, violetta ile alfredo arasındaki skandal ilişki yüzünden tehdit altındadır. violetta'dan oğlunu bırakımasını ister. violetta istemeyerek de olsa alfredo'dan ayrılmayı kabul eder ama germont'a, ayrılık sonrasında oğlunu teselli etmesi için yalvarır. germont, kadının cesaretini överek oradan ayrılır. alfredo eve döner. violetta her zaman kendisini sevmesi için ona yalvardıktan sonra çıkar. bir ulak, alfredo'ya violetta'dan bir mesaj getirir. violetta, alfredo'yu terk ettiğini söylemektedir. germont, oğlunu teselli etmek için kır evine gider ve ailesinin yanına dönmesi için yalvarır. yaşananlardan haberi olmayan alfredo, violetta'nın peşinden paris'e gitmeye karar verir.

    2. sahne: flora'nın salonu konuklar, violetta'nın arkadaşı flora bervoix'nın verdiği şık partide dedikodu yapmakta, dans etmekte ve iskambil oynamaktadır. alfredo da partiye gelip çılgınca kumar oynamaya başlar. violetta ve yeni dostu baron douphol da partiye gelince, alfredo baron'a kumar masasında meydan okur ve oyunu kazanır. violetta, alfredo ile yalnız konuşmak ister. violetta, alfredo'nun birlikte kaçma teklifini reddedince, alfredo diğer konukları da çağırır ve kazandığı bütün parayı, birlikte geçirdikleri zamanın karşılığı olarak violetta'nın önüne atar. germont partiye gelerek oğlunun hakaretini şiddetle kınar. baron ise alfredo'yu düelloya davet eder.

    lll. perde
    violetta ölüm döşeğindedir. annina'yı karnavalı izlemeye gönderir ve germont'un yazdığı bir mektubu tekrar okur. germont mektubunda, violetta'nın yaptığı fedakarlığı alfredo'nun öğrendiğini ve onu ziyarete geleceğini yazmaktadır. alfredo'nun annina ile birlikte geldiğini gören violetta çok mutlu olur. paris'ten uzak, yeni bir yaşam kurmak için heyecanla plan yaparlar ama bu planların boşa olduğunu anlarlar: violetta iyileşemeyecek kadar ağır hastadır. alfredo, germont, annina ve doktor grenvil'in de bulunduğu bir ortamda violetta ölümü kabullendiğini söyler. sonra aniden gelen bir canlılık hissiyle düşnür ama bu aslında hastalığının son evreye geldiğinin belirtisidir. alfredo'nun kollarında ölür.
  • giuseppe verdi‘nin ilk kez 1853 yılında sahnelenen 3 perdelik operası. sözler francesco maria piave‘ya aittir.
    la traviata, kötü yola düşmüş kadın demektir.

    benim için ayrı bir yere sahiptir bu eser. çocukken, ablam ve ben babamdan bir vivaldi kaseti (evet kaset) almasını istemiştik. zavallı babam karıştırmış ve yanlışlıkla verdi kasedi almıştı ki bu kaset la traviata operasıydı. “yaaa baba yaaa” diye söylendik ama yapacak şey yok. koyduk teybe dinliyoruz. operayla da ilk kez tanışıyoruz. öyle böyle derken birden bağlandık kasede. tersli yüzlü yüzlerce dek dinledik. o zamanlar internet yok; ansiklopediden konusunu da öğrendik. daha da etkilendik. yıllar geçtikçe başka operalara da yelken açtık; babamın isim karışıklığı sayesinde. sağol baba.

    ben normal şartlarda tiyatro sevmem. karakterlerin en kırılgan hallerini bağıra çağıra gözüme sokması yoruyor beni. gel gör ki, genç bir kızı canlandıran 40 yaş üstü tombul bir kadının çığlık çığlığa şarkı söylerken yerlerde yuvarlanması şahsımı çok etkiliyor. la traviata her dinlediğimde gözlerimi nemlendiren bir eserdir. tüm düet ve aryaların kolaylıkla sempati uyandıracak parlak ezgilere sahip olması dışında; sarkmayan bir öyküye ve gerçekçi sözlere sahip olmasının rolü büyük bunda. alexandre dumas'nın 1848 yılında yazdığı kamelyalı kadın adlı romanından esinlenen operanın konusu şöyle:

    violetta kibar bir fahişedir. paris’te kaymak tabakanın teşrif ettiği şen şakrak bir partide zengin bir ailenin oğlu, alfredo ile karşılaşır. aşık olurlar ama ikili başka dünyanın insanlarıdır: alfredo geleceği parlak bir gençtir ve violetta’dan yaşça küçüktür; violetta da... eh... fahişedir.
    bu sakıncalı ilişki uzun sürmez. alfredo’nun babası germont, violetta ile konuşmaya gelir. ondan oğlunu bırakmasını ister. ama bu sahne ucuz türk filmi gibi gerçekleşmez. germont violetta ile oldukça saygılı konuşur. aşağılamadığı gibi ona bir baba şevkati de gösterir. sadece olayın imkansızlığının altını çizer ve kadından bir büyüklük talep eder. violetta ağlayarak hak verir adama. aşkı bitmelidir. alfredo’yu terk eder.
    aşkını kalbine gömen violetta ince hastalığa tutulur. baba germont bunu duyar ve bu zavallı kadına acır. oğluna gerçeği aktarır; beraber son saatlerini yaşayan violetta’nın evine giderler. fakat hasta yatağındaki violetta’nın kaderi çoktan çizilmiştir.

    o kadar sevdiğim halde bu operayı hiç canlı izleyememiş olmam daha da büyük bir dramdır.
  • birazdan izleyeceğim oyun. efes opera festivaline burdan teşekkür etmek istiyorum şimdiden.
  • sabaha karşı 3'te internet aracılığıyla türkçe altyazılı seyrettiğim muhteşem opera. kitapla yarışır vallahi.
  • bugün izmir devlet opera ve balesi necdet aydın salonu'nda(bornova) seyrettiğim ve violetta rolünü oynayan kadına hayran kaldığım opera.

    ayrıca ilk defa bir opera seyrettim. hayırlısı.
  • 22 yaşındayım ilk kez operaya gittim. üstteki yazar gibi izmir bornova’daki temsildi. ne keyifli şeymiş bu opera. bilmiyorum bu mu çok kaliteliydi ama dört perde hiç sıkılmadan izledim. bir süre daha oynanacak sanırım, izmirde olanlar mutlaka gitmeli.
hesabın var mı? giriş yap