• ya yemişim lady'sini, leydinin gagasına sıçayım da, yine bu ekşi sözlük muhalifleri beni çığrımdan çıkardı. yahu sabahın sikinde çileden çıktım be kardeşim.

    inanılmaz çirkinmiş de, dikkati başka yere çekmek için götünü başını açıyormuş da, bokmuş da püsürmüş de... ulan karıyı eline versek paramparça edersin be. susuz götürürsün allahıma. lan peynir ekmek gibi yemezsen ben de hiçbir sik bilmiyorum arkadaşım. ama artık o siktiğimin klavyesinin kerameti hikmeti neresindeyse, onun başına geçtin miydi bi aman her sike muhalif olmalıyım, aman ben ekşi sözlük yazarıyım alttan alttan sıvazlasam bile yazarken çaktırmamalıyım tripleri. yer miyim lan ben uyanık?

    hayır noluyo birader bu tavrı takınınca? "hmhh ya bilmiyorum, ben beğenmiyorum hiç, beğenemedim ben". sen neyi beğeniyosun ki amcık? bu nasıl? yok. şunu beğendin mi? yok. e sevgilin var mı? ona da yok. hoş, o top sakal-oduncu gömleği-kot mont triosuyla sevgili yapma gibi bi beklentin var mı onu da bilmiyorum ya neyse.

    bi çirkinlik mevzusu oldu mu aman deyim gecikme yapıştır ali eren beşerler'i. haah, hemen sat ali eren'i. ulan o ali eren'se sen recep çetin'sin be. suat kaya'sın. ulan hamza hamzaoğlu'sun. eşşoğlueşşeksin. iyiden iyiye sinire kestim burada, çılgına dönüyorum. gözüne mözüne gelecek demicem, pıçaklı şakalar yapıcam yeminle sana.

    öyle ağzın açık seme gibi hande yener kendini çok geliştirdi demeyi biliyosun ama. aha al sana hande yener'in harbisi, ağababası, idolü.

    ilker inanoğlu'nun çocukluğu sizden şirin yemin ediyorum.
  • koronavirüsle mücadele için 35 milyon dolar bağışlamış ve bbc'ye verdiği röportajda şöyle demiş; "hepimiz aynı gemideyiz ifadesi sahtekarca. evet, birliktelik duygusu çok hoş. ama şu an eziyet gören, çocuğu olan, işini kaybetmiş bir kadının verdiği mücadele ile benimki aynı değil..." - vallahi bravo. ben mest oldum. gelsin chp'nin başına geçsin.
  • kimse soylememi$..
    biliyorum icinde kalanlar var.
    icimizde kalacagina,
    yazayim.
    * * *
    her$ey iyi heryeri guzel.
    sesi de christina 2 adeta.
    yani, guzel.
    guzel de...
    gaga ne lan...?
    gaga ne!!
    * * *
    demet akalin bile,
    daha elit.
    e$$oglue$$ekler.

    (bkz: bir an kendini yilmaz ozdil sanmak)
  • 'unutuldu gitti' denilen kadın son 3-5 yılda jared leto, al pacino, salma hayek, bradley cooper gibi efsanelerle beraber oynadı, filmlere müzikler yaptı. yakında da joaquin phoenix ile birlikte karşımıza harley quinn olarak çıkacak.

    dua lipa'nın koyun gütmeye çalıştığı yerde çobanları üat üste koyup sikmiş bir ablamızdır 15 sene önce. lady gaga da michael jackson, madonna, elvis, beatles gibi ikonların yanında yerini alalı çok oldu. dua lipa ney amk...
  • 19 yaşındayken defalarca tecavüze uğrayan ve yaşadığı travmalardan dolayı fibromiyalji hastalığı ile yaşamak zorunda kalan, kendi deyimiyle aklıyla bedeni arasındaki bağlantıyı yitirmiş şarkıcı.

    2020 mtv müzik ödüllerinde sergilediği maskeli performansıyla yine yılın en çok ödül toplayan şarkıcısı olmuş. en ufak stres yaratan bir durumda dayanılmaz ağrılar çeken bir beden ve aklı her daim yapacaklarının on adım ötesinde bir kadının, ruhunu arındırmak, çok sevilmek, onaylanmak, değer görmek için çıktığı bu starlık müessesesi hiç kapanmayacak yaralarına deva olmuyormuş ne yazık ki. ama hayat bu. ölemiyorsun yaşayamıyorsun da işte. lady gaga karakterinin en büyük varoluş sıkıntısı, belki de tam anlamıyla kendisi olamamaktır. marcus aurelius'un dediği gibi...

    "bizi üzen ve öfkelendiren şeylerden ziyade, üzüntü ve öfkedir bize daha çok zarar veren. olaylara öfkelenmenin yararı yok, çünkü onlar hiçbir şeyi umursamaz. başkalarının verdiği imkanla ışık saçan biri olma; başkalarının yardımıyla elde edilecek sükunete ihtiyaç duyma. özetle bir insanın kendi başına dik durması gerekir, dik tutulması değil."

    düzeltme: imlâ

    debe: (bkz: sma tip 1 hastası ada'ya umut ol kampanyası)
  • iş ahlakı olan ve yaptığı işe saygısı olan ilkeli bir kadındır. bunu kariyeri boyunca birçok yerde görebilirsiniz ama ben kariyerinin henüz başla(ya)madığı zamanlardan bir örneği göstermek istiyorum:

    gaga'nın the fame albümünü hazırladığı ve ünlü olmaya çalıştığı dönemlerdeyiz, ailesinden para almadığı için birçok işte çalıştığı ve hedeflerine tutunmaya çalıştığı vakitlerde. bu vakitte kendisi def jam isimli müzik şirketiyle anlaşma yapıyor ve bu, istediği dünyaya girmesi için harika bir fırsat sunuyor ona. sonrasında şirket, gaga'dan sesinin daha iyi olacağı gerekçesiyle autotune kullanmasını istiyor. buna karşın gaga, sırf hedeflerine ulaşmak için bu teklifi kabul etmek yerine şirketten ayrılıyor.

    bu oldukça değerli bir olay. şu an belli bir konuma ulaşmış onca şarkıcı bile bulundukları yerden düşmemek için şirketleri ne isterse onu yapıyorlar. içlerinde bir sanat kaygısı varsa bile açığa çıkaramıyor çoğu bu tarz engeller sebebiyle. bakın, bunu belli bir noktaya gelmiş insanlar bile yapmıyor diyorum. gaga ise ilkelerine ve iş ahlakına tutunduğunda sıfırdı. ne disney gibi bir desteği ne de torpili vardı. hatta ekonomik sıkıntı çektiği bile az olmadı. buna rağmen uslu kız olup teklifi kabul etmek yerine reddederek her şeyi riske attı. eğer başka bir şirketle yeni bir antlaşma yapamasaydı, bugün lady gaga gibi bir isim olmayacaktı. kendisi de sıradan bir hayata devam edecekti.

    sonrasında yeni bir şirketle antlaşma yapmayı sağlayıp ilk albümü (bkz: the fame)'i çıkardı biliyorsunuz, patladı gitti. ilk iki şarkısı (bkz: just dance) (bkz: poker face) #1 oldu, albüm sonraki iki seneyi domine etti, bugün hala bilboard 200 listelerine giriyor, hala dans elektronik listelerinden düşmüyor vs. e sadece bu da değil, gaga bu işine sadıklığını en başından beri öyle sürdürüyor ki, bugün kendisi o başarılı pop şarkıcısından öte aynı zamanda bir oyuncu ve birçok farklı türde albüm çıkarıp başarılı olmuş bir sanatçı. üstelik autotune kullanması beklenen o kadın, kariyerinde bir kez bile lip synch yapmadı ve günümüzün en iyi vokallerinden biri olarak gösteriliyor otoriteler tarafından.

    gaga'nın pek diss şarkısı yoktur ama bu olay hakkında yazdığı bir şarkıyı ilk albümüne ekledi. hatta ironik olarak o şarkıda autotune kullandı:) yanlış hatırlamıyorsam kariyerinde autotune kullandığı tek şarkı bu; paper gangsta sözlerine bakarsanız, gayet yerinde bir şekilde giydiriyor gaga şirkete: paper gangsta - sözler “sometimes i fell so def in the jam” diyerek küçük bir kelime oyunuyla hedefinde olanın def jam şirketi olduğunu gösteriyor. onun dışında da komik işler yapmayacağını, sahtelikle ilgilenmediğini söylüyor ve şirketi de antlaşmalarla sanatçıları etkileri altına aldıkları için, “kağıt gangsterleri” olarak nitelendiriyor.

    gaga bu olaya, ikinci albümünün son single şarkısında da değiniyor ama bu defa klibiyle. klibin hayatının en kötü gününü anlattığını söyleyen gaga, belki de kariyerinin en iyi ama en underrated videosunu yapıyor. üstelik, bu klibin yönetmenliği gaga'ya ait olduğu gibi; klipteki yağmurdan araba patlama sahnesine kadar hepsi gerçek, fake, dublör ya da montaj yok: marry the night - klip ki bu bile yine işine ne kadar saygılı olduğuna ve taşıdığı iş ahlakına bir örnek.

    klip gaga tarafından yazılmış harika bir prelude'a sahip. o konuşma, dibe çöküşü, yeniden başlamaya çalışması klipte hem prelude'la hem de görsel sahnelerle anlatılıyor. dibe çöküş anında beethoven - sonato 8 çalıyor ki gaga bu besteyi seçerek, yaşadığı ruh halini yansıtması açısından iyi bir tercih yapmış diyebiliriz. klip, gaga'nın yönetmenliğini kendisinin üstlendiği, kısa bir sanat filmi tadında gerçekten. üstelik, acıklı bir başlangıçla gaga'nın dibe çöküşünü gösterse de; klip dans - pop şarkısı olan (bkz: marry the night)(ki bu şarkı da mücadeleci olmakla ilgili) ile bitiyor çünkü klibin konu aldığı olayların sonunda da gaga gerçekten kariyerine başlayıp çok başarılı oluyor. şarkının başlangıcından itibaren klip sonuna kadar dans provalarında olması, o çöküşten sonra bile kariyerine başlayabilmek için çalıştığına bir referans. son sahnelerde de gaga'nın sigaralarını çöpe attığını, yeme bozukluğundan kurtulduğunu ve piyanosunu taşırken babasından yardım aldığınızı görüyoruz. bu da o çöküşün sebep olduğu sağlıksız hayatından kurtulduğuna ve o dönem ailesinden manevi destek aldığına referans oluyor. klibin son sahnelerindeyse, gaga eline yazdığı interscope records ile buluşma tarihine bakıyor ve dua ediyor. interscope records gaga'nın daha sonra antlaşma yaptığı şirket ve gaga o şirket antlaşmasıyla, her şeye yeniden başlayabiliyor. böylece klip de, burada bitiyor.

    özetle, ablamız iyi bir sanatçı olmasının yanısıra iş ahlakı olan, ilkeli ve çalışkan biridir. şöhret hep en istediği şeyken, kariyerini başlamadan bitirme pahasına da olsa ilkelerine sadık kalmış ve neyseki başka bir şirketle başlayarak bu etik anlayışının karşılığını almıştır. üstelik o yaşta yaşadığı dibe çöküşünün kendi üzerinde bıraktığı etkiyi hem sanatsal bir kliple anlatacak, hem de bir diss şarkısıyla sinirini gösterecek kadar da vizyon sahibidir.

    bulunduğu yeri ve çok daha fazlasını hak ediyor kendisi.
  • sana kadın diyen ağzı yırtar, atarım.
    tek gecelik olmaz umudum, yarınım.
    dalmaçyalı köpeğine zaten ayarım.
    hermafrodit ilişkiye her türlü varım.

    lady gaga der ki; poker face.
    batarmur der ki; ohh evet, yes.
    oysa ki paris hilton kesin lez.
    lady' cim yapalım mı, grup seks?.
    ama sen yinede şu çükünü kes.
  • zaten guzel olmaya calismiyor. bilakis bilerek cirkin olmaya calisiyor. bir seyler anlatiyor kadin bunu yaparak. sahnede ve hayatta guzel olmaya veya calismaya gerek olmadigini anlatiyor. cirkin olun demiyor; 'cirkin olabilirsin, bununla gurur duy. bak ben neler yapiyorum cirkinleserek guzellesiyorum.' diyor acik acik. yoksa gayet de hos bir kadin istese diger herkes gibi puruzsuz bir halde guzel hafif bir makyajla cikar sahneye. insanlar da 'vay ne guzel olmus, tas gibi' der gecerdi. ama simdi insanlar dusunuyor modern bakis acilariyla: ''niye bu kadar kotu makyaj sac kiyafet? halbuki sesi de var.. soyle guzelce giyinse, normal olsa..'' gec evladimmm kadin devrim yapiyor farkinda misin?? su gune kadar sahnede bu kadar cirkin ve grotesk olabilen tek kadin lady gaga; bu yuzden de cok guclu bence.

    hangi insan album kapagina o kadar cirkin bir fotograf koyar ki bilerek? canavar gibi resmen.. kisacasi cok cirkin; ama bu yuzden cok guzel kendisi. seviyorum!
  • şarkıları güzel, ben dinliyorum. gerisi de umrumda değil...

    hayır yani hermafroditse hermafrodit kardeşim... şarkılarını dinlerken kulağımıza sokmuyor ya...
  • 86'lı şarkıcı. the fame isimli albümü kanada'da çıktı, ocak'ta ingiltere'de de çıkacak. christina aguilere'nın keeps getting better şarkısı bu hanım kızdan arak gibidir..

    ilerde ismi çok duyulacak belli.. albümü leziz..
hesabın var mı? giriş yap