• sebep olduklarından sonra, kendini yavaş yavaş ölüme bırakacak kadar vicdana sahiptir.
    rolü ise, oyunu izleyen erkekleri rahatlatmak ve erdemlerine toz kondurmamak adına, macbeth'in aklını çelen kadın olmaktan ibarettir.
    oysa macbeth açıkça kendi hırslarının peşinden koşmuştur, karısının kışkırtmalarının değil.
    ki bizlere dişi şeytan gibi sunulan lady macbeth de, kocasının hırsları uğruna ölüp gitmiştir...
  • yönetmeni william oldroyd'un ilk uzun metrajlı filmi. nikolai leskov'un mtsenkli lady macbeth adlı novellasından uyarlanmış.

    iktidarın ve toplumun kadından yana olan beklentilerini yerle bir eden bir anti-kahramanın filmi.

    toplumun iyiliği ve ahlakı için mücadele eden güçlü erkek kahraman mitinin yerini, psikoljik şiddete, objeleştirilmeye, erkek iktidarına karşı çıkıp güdülerinin ve hazzın peşinden koşan ölümcül bir kadının hikayesi alıyor.

    19. yy ingiltere kırsalında bir zengin tarafından satın alınarak eş yapılmış katherine * cinsiyeti, sosyoekonomik statüsü yüzünden sisistematik bir aşağılanma ve baskılanma altındadır. kocası ve kayınbabası çok temel insani faaliyetlerini bile kısıtlıyarak malikhaneyi ona hapishaneye çevirmiştir.

    evin iki erkeğinin de malikhanede olmadığı bir sürede şehvetle dolu yasak bir aşkı ve iktidar gücünü keşfedecektir.

    --- spoiler ---

    kocasının kendisini metalaştırdığı -duvara dönmesini söyleyip masturbasyon yaptığı- sahnedeki gibi katherine, anna'yı istismar eden erkek grubu üzerinde gücünü kullanabildiğinde dişine kan değen bir kurt gibi ihtirasla doluyor.

    - köpekler uzun süre bağlı kalırsa huysuzlanır.
    - öyleydi, efendim.
    - nasıldı?
    - çok uzun süre bağlı kaldı.

    --- spoiler ---

    film düşük bütçesine rağmen minimalist sinematografisiyle göz dolduruyor. kadının sıkışmışlığı tekrarlanan sahnelerle pekiştiriliyor.

    florence pugh güçlü bir performans götermiş.
    anna rolündeki naomi ackie'ı özellikle beğendim.
  • aslında macbeth oyununun esas karakteridir bu kadın.
    oyunun katalizör karakteridir.
    dişi machiavellidir.
    shakespearein kadınları arasında en ihtiraslı olanıdır.
    ophelianın anti tezidir.
  • ilk tiyatral deneyimim idi lady macbeth. tiratlar dağıtıldığında gözlerim dolmuştu. hocamız benimle dalga geçiyordu. evet, açık açık dalga geçiyordu. nina varken, zilha varken, sonya varken bana lady macbeth' i reva görmüştü. lady macbeth, amatör bir tiyatrocu -hatta daha kursiyer- olarak bulunmaz bir nimettir eğer azıcık da bir yetenek varsa içinizde. sanırım totalde 4,5-5 dakika sürüyor ve bu süre içinde hem hayali kan lekelerini umutsuzca temizlemeye çalışan, hem de hırstan bir cinayeti azmettirmeye kadar uzanan bir duygu skalası bekliyor sizi. daha yolun çok başında olmama rağmen tahmin edebilirim ki profesyonel bir tiyatro oyuncusunun oynamak için taklalar atacağı bir roldür lady macbeth. hatta aklımda çok değişik fikirler var: lady macbeth bir spor salonunda, otobüste atsaydı bu tiradı nasıl olurdu diye:) buraya not düşüyorum ki hayallerim de benimle birlikte gelsin, unutmayayım bir zamanlar tadımlık anlamaya çalıştığım macbeth' i yüz yirmi dakika boyunca sahnede oynamayı kafaya koyayım.
  • "kanlı isteklere hizmet eden ruhlar! gelin beni burada kadınlığımdan sıyırın, tepeden tırnağa, baştan aşağa kıyıcılıkların en korkuncuyla doldurun! kanımı dondurun, acımanın yolunu tıkayın ki, geçmesin de zaman zaman göndereceği pişmanlık, korkunç kararımı sarsmasın, sonuyla onun arasına girmesin. ey cinayet elçileri, görünmez cisimlerinizle her nerede hangi varlığa zarar vermeye bakıyorsanız bırakın da buraya, şu kadın göğsüne gelin, sütümü zehire çevirin! gel karanlık gece, cehennemin en koyu dumanına bürünerek gel ki keskin bıçağım açtığı yarayı görmesin; gök de karanlığı aralayıp bakarak, 'dur! dur!' diye bağırmasın."
  • herseye ragmen pisman olabilen,saplantılarıyla-vicdanı arasında kıvranabilen kadın...

    "kendini bosa harcamıs olur insan
    diledigine erer de sevinç duymazsa
    yıktığın hayat kendininki olsun daha iyi
    yıkmakla kazandığın sey kuskulu bir mutluluksa"
  • lady macbeth of mtsensk romanından uyarlanmış 2016 yapımı film. adını almış olsa da shakespeare'ın hikayesinden farklı bir kadın başkaldırısını anlatır. 19. yüzyılda geçen hikayede kendisinden yaşça büyük bir adam ile evlendirilmiş bir kadının özgürlüğüne kavuşmak için giderek acımasızlaşmasını anlatır.
    36. istanbul film festivali programında gösterildi. eleştirisini merak edenler tık tık.
  • henry fuseli -- leydi macbeth hançerleri ele geçiriyor, 1812 : görsel
  • "out damn spot, out i said" sözlerinin sahibi, bu sözler çok sonraları amerika da bir temizlik malzemesinin reklamlarında kullanılmıştı, macbeth'in gözünü hırs bürümüş karısı.
  • macbeth'i bu yola itti denemeyecek karakterdir. kitaptaki anlatim macbeth in kendini coktan hirsinin tutsagi haline getirdigi, kafasindaki tek dusuncenin mutlak gucu elde etmek oldugunu anlatir. bir yandan bebegini bogabilecegini soyleyen, diger yandan babasina benzettigi icin duncan'a dokunamayan bir celiski yumagi, shakespeare 'nin karakter yaratmadaki ustaliginin buyuk bir ornegidir..
hesabın var mı? giriş yap