• "bırakınız yapsınlar,bırakınız geçsinler,dünya bildiğince döner" şeklindeki çevirisi daha bir güzel olan söz öbeği.
  • bu laf klasik iktisadın ve bu bilim dalını herhangi bir iibf'de okuyan vatan evlatlarının yegane ogrendigi frasızca kelamdır.yamulmuyorsam iktisada jean baptist say tarafında adapte edilmistir.piyasının kendi kendine iktisatın meshur gorunmez eli vasıtası ile dengeye gelecegini ve biraz da dini olan doganın dengesini bulmasından hareketle ne kadar basasagı gitse de sonucta ideal dengeyi kuracagı inancının kısaltmasıdır.

    eger piyasalara hicbir mudehale olmassa sonucta her sey duzelecektir.o donem ki ekonomi bilime ile ugrasanların aslen teoloji,mantık,felsefe gibi sosyal bilimlerden gelen kişiler oldugu goz onunde bulundurulursa aslında bu gorunmez el,kendi kendine dengeye gelme mekanizmaları akla yakın acıklama bulur.kaldı ki 1800'lerin sonunda henuz piyasalara mudahale edebilecek finans sistemleri ve duzgun bir maliye yapısınada cogu ulke sahip degildi.
  • 'bırakınız' kelamı yersiz bir efendilik arzettiğinden ve kullanım diline yabancı olduğundan, 'koy ver' sözünün 'laissez' i daha güzel karşıladığını kalkınma iktisadının pirlerinden bir hocamıza söyleten liberalizm ilkesi. koy ver yapsınlar, koy ver geçsinler şu dildeki ifade biçimine hayran olmamak elde değil.
  • sık yapılan bir yanlışı düzeltelim: bu söz adam smith'e ait değildir. adam smith'in düşüncesinde görünmez el vasıtası ile doğal (özgür ve ekonomik) sistemin kendiliğinden tesisi, ekonomik düzene müdahale edilmemesi vardır, adam smith'in bu prensibe çok katkısı olmuştur ama bu sözü kullanmamıştır.

    klasik liberalizmin ekonomi alanındaki temel felsefesidir. ikinci dünya savaşından sonra liberal ekonominin yön değiştirmesi ile çöpe atılmış ise de neo liberalizm ile canlandırılmaya çalışılmaktadır.

    bildiğim kadarı ile akademik bağlamda ilk jeremy bentham kullanmış, herbert spencer ise kavramı 19. ve 20 yüz yılda gördüğümüz vahşi kapitalist anlayış mertebesine çıkarmıştır.

    liberalizmin "birey" ve "özgürlük" odaklı savunduğu bu kavram burjuvanın ekmeğine yap sürmüş, orta ve alt gelir grubunun ümüğüne çökmüş, kutsanan bireyi patronların kölesi yapmış, sözde özgür insan cebinde para olmadığından gönüllü esarete girmiştir.

    (bkz: they shoot horses don't they)
    (bkz: down and out in paris and london)
  • iktisadın babası adam smith'in lafıdır.serbest piyasanın özünü oluşturur.
  • adam sendecilik deyişinin adam smith'ten geldiğini düşündüren görüş, deyiş, salıp koyveriş.
    şimdi düşündüm de adam sandler'cilik daha yakın gibi, ama onu bağlayamadım konuya.
  • iktisadi açıdan doğru, hükümetlerin iktisat politikası açısından yanlış bir cümle. neo-klasik iktisatta tartışma, laissez faire laissez passer'in kendi doğruluğu değil, işlevselliğidir. çünkü top yuvarlanıp en çukur yeri elbette bulacaktır, rasyonel insan davranışının sonuçları da iktisatta böyle modellenir. tabii ki piyasaya müdahale olmazsa piyasa dengesini kendi kendine bulur. sermaye ve işgücü, kaynakları en verimli değerlendirecek şekilde sürekli olarak yön değiştirir, yani daha çok insanın iş bulabilmesi, fiyatların daha ucuzlaması ve daha çok üretim yapılabilmesi, ancak sermayenin akışının serbestleştirilmesiyle mümkün olur.
    ama sorun şu ki piyasalar dengeye oturana kadar zaman geçecektir, yani iktisadi değişimler yaşanır ve taşlar yerine gelecekte otururken bir çok firma bugün batacak bir çok insan da işsiz kalacaktır, daha sonra belki daha büyük firmalar kurulacak, daha fazla insan iş bulacaktır ama bugün şu anda yaşayan insanlar, uzun vadeli bir gelecekte gerçekleşecek "genel iyiyi" değil bizzat yaşadıkları hayattaki kendi iyiliklerini hedeflerler ve onlar için rasyonel olan, o an için bir işte çalışıyor olmalarıdır. hükümet de muhayyel bir gelecekte yaşayan insanları değil, kendisine oy veren ve kendisinden iş isteyen bu insanları temsil eder. dolayısıyla hükümetler şu an yaşayan toplumun çözümlerini düşünürler. kısacası iktisadi açıdan doğru ve geleceğe dönük olan, o an yaşayan toplum için en rasyonel tercih olmayabilir. laissez faire laissez passer iktisadi anlamda doğrudur, ama hükümetler açısından işlevsel değildir, çünkü hükümetler seyretmek için değil müdahale etmek üzere seçilirler. bu anlamda keynes de sık sık söylediklerinin uzun vadede çözüm olmadığını söyleyenlere şöyle cevap verirmiş. "in the long run, we're all dead.", "uzun vadede hepimiz öleceğiz."
    tabii "laissez faire" yanlılarının tek söylediği şey, "uzun vadede her şeyin düzeleceği" değildir. kısa vadede sonuç almak için müdahale de edebilirsiniz elbette, ama bu çok büyük bir risktir, çünkü ekonomi laboratuar bilimi olmadığı için aldığınız bütün ülkeyi etkileyecek merkezi kararlar sonucunda hiç beklemediğiniz kötü durumlarla da karşılaşabilirsiniz. veya "işler rayına oturup kendi kendine işlemeye başlayıncaya kadar bir el atalım da..." diye başlayıp her neye el attıysanız bir daha hiç de çekemeyebilirsiniz, çünkü her neyi sübvanse ediyorsanız (veya orada karşılıksız talep üretiyorsanız) bu sefer piyasa sizin, "sübvanse ettiğiniz" gerçeğine göre şekillenmeye başlar ve bir bakarsınız ki sübvanse etmeyi kestiğiniz anda kriz olacak bir duruma gelebilir, hatta nasıl normal koşullarda bir ülke veya bir sektör büyüme, serpilme yaşayacaksa siz de onu simüle edecek biçimde durmadan sübvansiyonu arttırmak gibi berbat bir zorunlulukla karşı karşıya kalabilirsiniz. bu da, zamanında az bir gruba fatura edilerek bitirilebilecek, ama sizin, gelecekten borç alarak ödediğiniz parayla ertelediğiniz krizin faiziyle birlikte tekrar kapınızı çalması sonucunu doğurabilir umduğunuzdan kısa bir sürede, iktisat tarihinde başarılı müdahaleler gibi bunun da sayısız örneği vardır. keynes'in de dediği gibi "o zaman da ona göre müdahale ederiz" diyorsanız amenna, çağırın keynes'in ruhunu, gelirse size yardım eder. yok diyorsanız ki bununla mı uğraşacağız, o zaman bırakın ekonomiyi kendi haline, ne yaparlarsa yapsınlar.
  • rahmetli aziz nesin, bir öyküsünde, bu kalıbı ters yüz edip, "laissez passer, laissez faire, tres jolie transfer" diye dalga geçmişti.

    bağlantılı olarak bkz. http://fr.wikipedia.org/wiki/jean-baptiste_say
hesabın var mı? giriş yap