• görmeden inanmam evresini geçenlerin faslı'dır. önce gözün gördüğü şeyleri algılar, üstünde düşünür, fiziki ilişkilendirmeler yapılır, sonra mantık zemini oluşturulur. bu bi'nevi fizikselden, felsefi boyuta taşınma gibi bir şeydir. örnek: kuantum mekaniği, kuantum düşünce tekniği gibi. fizik ödülü aldıktan sonra felsefe ödülü de alan birine herkes şaşırıyormuş, ben ise çok olağan karşılamıştım, sırf böyle inandığım için.sözün kısası göz göreceğini görür, fotoğraf yorumsuzdur, görünen köy kılavuz istemiyorken fotoğrafın görünmeyen yüzüne çevirmektir bakışlarımızı. bir de dipnot olarak hatırlatayım ki, inandığımız şekilde görürüz. tampon bellekte kodlanmış şekli ile algılarız nesneleri, uzaktaki kuşu mesela gerçek boyutu ile görürüz. yanılsamalar her yerde. o zaman göze inanmak ya da gerçeği sezmek arasında tercih yapmamız lazım, leyla'yı yaratan mevlayı bulmak için !
  • uzun bir fasıl bu.. öyle kolay geçilmiyor.. bunu geçince geniş ferah bi yol varmış.. ben söyleyenlerin yalancısıyım..

    al sana tanım: an itibarıyle duyurusu..
  • leyladan geçerek mevla nın bulunabileceğini öngören bir önermedir kanımca.

    kişi yeterli algıya sahip ise ruhsal dinginliğe* ona sahipmişcesine yaşamaksızın kavuşabilmektedir. çok çokomel yiyip tiksinmeye, çokomel yemekten hoşlanmama durumuna yolaçan durumlar buna örnek verilebilir.
    gerçi mevla ile leylanın birbirine ne kadar zıt oldukları göreceli bir kavramdır.*
hesabın var mı? giriş yap