474 entry daha
  • bende bunlardan çok var aslında. 4 sene içinde 3 lise değiştirdiğiniz zaman ve birçoğu "olaylı" olarak nitelendirilebilecek semtlerde olunca ister istemez bazı hikâyeler biriktiriyorsunuz. benim komik bulduğum bir tanesini anlatayım. sol çerçevedeki sınavda 95 alıp ağlayan tiplerin şu anki mesleği başlığını görünce aklıma geldi.

    9. sınıftayım. bayrampaşa tuna lisesi'nde okuyordum. hocalar öğrencilere karşı epey sertti. o yüzden pek kopya girişimi olmuyordu. en azından bizim sınıfta böyleydi. ama günün birinde sınavdayken, bir ağlama sesiyle irkildim ve arkamı döndüm.

    sınıfımızın ne aşırı popüler ne de çok silik sayılabilecek kızlarından bir tanesi sınav esnasında hüngür hüngür ağlıyordu. hoca hemen yanına gitti tabii. ne oldu diye sordu ama biz de sınavı falan bıraktık onu izliyoruz. hüngür hüngür ağlayarak, önünde oturan çocuğu gösterdi ve "benden kopya çekiyor hocam" dedi.

    aslında sınıf o an nasıl gülme krizine girmemiş ben hâlâ anlayamıyorum çünkü olay çok sürreal geliyor.

    çocuk hemen atladı "hayır hocam çekmedim kopya, arkamda oturuyor zaten nasıl kopya çekeyim" dedi. kız da ağlayarak "arkanı dönüp baktın ya az önce!" diye bağırdı ve daha yüksek sesle ağlamaya başladı *

    hoca niye ağlıyorsun falan diye soruyor ama kızdan tepki yok. kopya çekti diye sayıklayarak ağlıyor sadece. en sonunda dayanamadı ve saydırmaya başladı.

    "ben evde saatlerce ders çalışmışım, emek vermişim ama bu çocuk geliyor hiç çalışmadan bana bakarak benimle aynı notu alabileceğini sanıyor. kâğıdını alın hocam. kâğıdını alıııaaağn!!!!"

    aslında bu cümleler ağzından döküldüğünde kızı haklı bulmuştum ama yine de tuhaf bir tepkiydi. fırsatını bulunca o günü hatırlatıp kendisiyle dalga geçmem lazım. bakalım.
  • kocaeli'de inkılap lisesinde okudum. çok taşaklı bir liseydi, ünü vardı benim zamanımda. buranın bir müdürü vardı, dünyanın en "laz" adamı olabilirdi.(ünü de bu heriften geliyordu.) konuştuğu an gülmemek için insanlar kendilerini zor tutardı. çok yoğun ve ağdalı bir şivesi vardı ve uzun yıllardan beri kendi toplumundan, ailesinden kopmuş olsa da o şive nasıl değişmemiş çözemedim. adam herhalde evde unutmamak için özel zaman harcıyordu. kimbilir karısı, çocukları evde nasıl konuşuyordu bu adamla.

    neyse, adamın karakteri ise iğrenç. 2. sınıfta analitik geometri dersimize girmeye başladı. dersi dinlemek, dinlesen bile anlamak imkansızdı. gülsen ağzına sıçardı, hakaret ederdi, ağız dolusu küfür ederdi. sınıfta 18 kişiydik. erkek, kız ayırt etmeden herkes onun küfüründen ve hakaretinden nasibini almıştı. ben hariç. sebebi ise bu herifin babam ile arkadaş olmasıydı. bu adamın babası ve kardeşi ile benim babam kocaeli sanayi sitesinde ortak iş yapıyorlardı. belki de bu yüzden bana laf etmezdi. gerçekten bir tek bana sataşmadı ve bu sınıftaki herkesin gözüne batmaya başlamıştı haliyle. arkadaşlarımdan çoğu durumu biliyordu. babamla arkadaş olmaları olayı falan. babam da benim okul müdürünü zerre sevmezdi. karakterini bilirdi. leş bir adam derdi her muhabbeti açıldığında.

    günlerden bir gün, sınıfta serseri tiplerden olan kazım diye bir arkadaş vardı. çok fazla muhabbetim olmayan biriydi. bizim müdür derste buna bi yardırdı. küfürler, hakaretler havada uçuşuyor. artık deli cesareti mi geldi nedir çocuğa, bize bağırmak kolay, dustiyatrosu'na da laf söylesenize gibisinden bir çıkış yaptı. adamın anlık olarak önce bi şekli değişti, sonra kendini toplayıp, kazım'a yine yardırmaya başladı. sen kimsin de bana laf söylüyorsun, sana mı soracağım kime ne diyeceğimi diye... adamı tutabilene aşkolsun. sonra sınıftan siktir çekerek attı bunu.

    sonra ne oldu? bu kazım ve içinde bulunduğu arkadaş grubu (ben sayısaldım, bi de bunun sözelden ve eşit ağırlıktan da arkadaşları var) bana bilenmeye başladı. her şey benim suçummuş gibi. yolda giderken laf söylemeler, tehdit vari bakışlar falan. bildiğin tırsmaya başladım. neyseki dönemin sonu idi. kazım gerçekten sebebini bilmediğim bir durumdan ötürü, başka bir liseye geçiş yaptı. elebaşları gibi bir şey olduğundan, bu gidince grubu da zorbalık yapmaktan vazgeçti. yoksa gerçekten bok yoluna gidecektim.
202 entry daha
hesabın var mı? giriş yap