• bayadır sardım programa.. gayet tatlı gayet güzel gidiyor.. fakat tüm bu sanat sepet işlerinin belli bir nepotizm içerisinde, apolitikliği promote eden bir ortamda "biz çok eğleniyoruz ya böyle çok iyiyiz" demekten öte olmadığını da farkediyorsun.. politik bilinçten uzak hayatların havalı ve farklı olma iddialari mideme ağrılar girmesine neden oluyor. sonra da oturup kederleniyorlar "neden komedimiz kalıcı olmuyor, neden onlarca komedi filmi çekilmesine rağmen kimse gülmüyor vasatlıktan çıkamiyoruz" bilmem? halkin gerçek sorunlarına, halkin hayatini etkileyen dramlara uzak olduğunuz ve bunlarla samimi bir şekilde dalga geçemediğiniz için olabilir mi?

    o onu okuldan tanıyor, öbürü öbürünü diğer yerden tanıyor, o onu güldürüyor, bu bununla özel yaşamında çok keyifli falan filan. kendilerini bir enturajın konfor alanina hapsetmişler, birbirleriyle birlikte iş yapmak dışında hiç bir arzuları, talepleri, dahası imtihanları (challange desem daha güncel olurdu aslinda) yok.. bu konuda bir hevesleri de yok. bir noktada arkadaş ortamında sıradanlaşıp gidecek insanların 25-45 yaş arasındaki "çok eğlenmelerine" tanıklık ediyoruz.

    türk komedisinin, dahası türk sinemasının niçin vasatta takıldığını çok net gösterdiği için caner beye kovalar dolusu teşekkürler.. bu nepotizm içinde, bu apolitik olmayi öven arkadaş grubu içerisinden beslenen bir yapı içerisinde 1,5 saat güldükten sonra çöpe atılacak filmler yapmayı kendilerine yediriyorlarsa, bu boktanlık kendilerine huzur veriyorsa harika.. allah daha çok versin.

    tüm bunlarin haricinde, keşke biraz daha teknik konuşulsa.. boş goygoyu her yerde bulabiliyoruz.. komedinin tekniği konuşulsa, oyuncunun tekniği konuşulsa.. hiç değilse bu işe girmek isteyen insanlara şifa olur, ilaç olur, melhem olur..
  • caner bir şeyler yapmaya çalışıyor anlıyorum, seyircili olan format loş sohbet adı altında olmayacaksa hoşuma gitti eğlendirdi ve güldürdü .

    insanların bir arada olması hatta muhabbete dalması falan güzel şeyler, ama loş sohbet dediğimiz şey iki kişinin karşılıklı samimi muhabbeti ve birbirlerine içlerini dökmeleri.

    seyircili ortam olduğunda gelen misafir ister istemez poz kesiyor ve doğal olamıyor ben formatın doğasına aykırı buldum.

    ya da bilmiyorum amk zaten kaç tane böyle adam gibi dönen muhabbet var napıyosan yap kankacım izliyoruz işte yenı formatın yeni bölümünü de salın artık
  • caner özyurtlu'nun youtube'da yaptığı yeni programın adı.
    mesut süre, kaan yıldırım, uraz kaygılaroğlu,aslı inandık gibi tiplerle bence gayet taşak ve komplekssiz sohbet ediyor.
    izlemek gerçekten zevkli.

    not, caner özyurtlu'yu bu programından önce çok da sevmezdim. şimdi abone oldum yeni video bekliyorum.**
  • (bkz: doğu demirkol) ile olan programı, en az bir cem yılmaz stand up'ı kadar komik olan youtube kanalı.

    doğu demirkol'un t-shirtü bile yeterli.
  • erkankeka (bkz: erkan kolçak köstendil) ile olan bölümü çok iyi olan youtube söyleşisi.

    caner'in önceden muhabbetinin olduğu insanlar geldiğinde program bi ayrı güzel, dadından yenmez oluyor. ama yeni tanıştığı insanlarla (mesela (bkz: sarp akkaya) olan muhabbet loş bile değil bildiğin bonboş oluyor.
  • canerin kendini terapi ettirmek için konuk çağırdı program. resmen canersis
  • caner özyürtlu'nun çağırdığı konuğa göre hayata bakışını değiştirdiği program.
    "ben saygıyı anlamıyorum yeaa, ben her şeyin mizahını yaparım, takmayın yeaa" diyen adam, tolga çevik programında "sahneye eşofmanla çıkan seyirciyi sahneden kovdum, bana saygın yoksa kaç yüz yıllık bu binaya saygın olsun" dediğinde hmmm'lamaktan öte gidemiyor.
    noldu asi komedyen? ofansif mizah?
    sen insana saygıyı gereksiz bulurken "binaya saygı duyacaksın" diyene "bence saçma" diyemiyorsun.
  • uraz kaygılaroğlu ile çektikleri son bölümü o kadar severek izledim ki, bugün durup dururken tekrar açıp izleyesim geldi. sanki her gün bir doz izleyebilirmişim gibi. muhabbetin sonlarına doğru deniz dülgeroğlu'nun seyirci olarak araya girmesi ikisinin de modunu düşürse de bu interaktif versiyonun caner'e terapi anlamında daha iyi geleceğini düşünüyorum.
    akşama kadar, insanlık, saçmalıklar, delirmek, her şeye fazla anlam yüklemek ve sonra yabancılaşmak vs. her şey hakkında sohbet edebilirim caner'le; tam benim gibi bir deli ama ihtiyacımız olan tam olarak uraz gibi bir arkadaş değil de nedir.

    kendine has sponsorluğunda aynı formattan devam etmeli ama loş sohbet ismine caner'in yolu falan eklenmeli*.
    resmen terapi show.
  • caner özyurtlu'nun boomer olmayacağım diye çabalarken içine düştüğü uzatılmış ergenlik dönemine şahitlik edebileceğiniz bir youtube programı.
  • huzurevinde bir grup terapisine katıldığımı hissettiğim için izlerken kendimi yalnız hissettirmeyen youtube programı. izleyenlerin çoğunlukla kaygı bozukluğu olan, kronik depresyon yaşayan ve/veya bipolar kişiler olduğuna inanıyorum. harika.
hesabın var mı? giriş yap