• bu saatlerde keyifli, eğlenceli olur diye açtığım bu yapıma samimiyeti dolayısıyla tutuldum kaldım. pandemi döneminde uzak kaldığımız ilişkiler v flört duygusunu çok tatlı şekilde anımsattı. benim için anahtar olan yakaladığı samimiyetle alanında normal people’dan bu yana bence en iyisi oldu. tam böyle cuma, cumartesi geceleri evde keyifli haldeyken açıp izlemelik...
  • ben 3 günde bitirdim diziyi. kadın ile erkeğin dizi boyunca birbirlerine ruj verip oynadığı oyun konsepti daha önce başka filmlerde vs. işlenmişti. senaryo öyle pek özgün değil. denisa rolündeki kadın çok tanıdık geliyordu kimdir kimdir diye düşünürken dizi bitince bir baktım adı gizem erdoğan. sonradan hatırladım daha önce de işid temalı kalifat dizisinde oynamıştı. romantik komedileri sevenler için biçilmiş kaftan.
  • aslında sanatsal bir eleştiri, kapitalizmin insanları tek düze, duygularından yoksullaşmış birer eşyaya dönüştürdüğü ve daha da ileri giderek duyguların en yoğun olduğu sanatsal bir yayın evini satın alma noktasına kadar geldiğini anlatıyor, sanatın özgürlük ve çıplaklık anlayışını çok yerde vurgulamışlar.

    dizinin asıl sorusu delirmiş olan olan soffie’nin babası mı ? yoksa diğerleri mi?
  • yayınevinde çalışan evli kadınla genç bir adam arasındaki yakınlaşmayı anlatıyor 8 bölüm eh işte,az takipçili influencer dizisi tam 5.5/10
  • her biri yarım saatlik 8 bölümden oluşacan netflix’in yeni isveç dizisi.
  • netflix'in isveç yapımı dizisi. 4 kasım'da yayınlanacak.

    https://www.youtube.com/watch?v=97vs9haewy8
  • hafta sonları kahvaltı yaparken genelde netflixi açtığımda karşıma ilk ne çıkıyorsa izlerim. bugün karşıma bu dizi çıktı. 3.bölüme geldim tatlı samimi bir dizi. hafta içi izlemeye devam eder miyim i dont know baby.
  • ben hayatımda kulağa bu kadar saçma ve uyduruk gelen başka bi lisan görmedim işitmedim. kafamdan bi dil uydursam kelimeler ancak bu kadar uyduruk olurdu heralde. şimdi ne uyduracaklar aceba, yav he he kesin öyledir diye diye diziye de tam odaklanamadım ama gayet akıcı ara ara komik bi seri olmuş.
  • sıradan bir romantik komedi değil. düzen eleştirisi ve antikapitalist bir tarafı var. akıcı bir dizi değil fakat insanın içinde ufak bir sıcaklık oluşturuyor.

    ayrıca max tam bir taş.

    edit
    --- spoiler ---

    nobel ödülü alan kadının adını şu an bulamazsan da... partneri odaya girip senin hakkında röportaj verdim dediğindeki konuşması kafama çok takıldı ve bana ilham verdi açıkçası. kadının dünyaya bakışı çok güzel.
    --- spoiler ---
  • başıma bir şey gelmeyecekse eğer, araya serpiştirilen mesajlarıyla, mizah dozuyla, sıkmayan, durmayan, merak dürtüsünü ayakta tutan olay örgüsüyle çok beğendiğim isveç menşeili dizi. konusu her ne kadar aşk oyunu üzerinden görünse de, temeline yayılmış anarşi ve buram buram yayılan 'kendimize gelelim' mesajları diziye oturmuş. olaylar stockholm'de geçtiği için mekanların güzelliğini övmeme gerek yok. oyuncu seçimleri gayet başarılı.
    keyifli başlıyor, temposu dengeli devam ediyor ve tadında bitiyor.
    isveç dilini diziye aşırı yakıştırdım. sinirlenince çok güzel kabarıyorlar. *

    7/10
hesabın var mı? giriş yap