• john lennon ın oğlu julian lennon yuvadan gelmiş bak resim yaptım diye göstermiş babasına. bu kim demiş john, o da lucy in the sky with diamonds demiş. lucy yuvadan arkadaşı. john da şarkı yazmış. lsd hakkında derler, başharfleri ve sözleri uyar lsd olayına.
  • (bkz: lsd)
  • "bir yaz gününde,
    lucy göğe tırmanmış.
    in ulan ordan!"
    *
  • lucy in the sky with diamonds tabiiki lsd demek - ve psychedligin alasi olan bir sarkidir
  • sözlerini yazma şerefi de bana nail olsun:

    picture yourself in a boat on a river,
    with tangerine trees and marmalade skies
    somebody calls you, you answer quite slowly,
    a girl with kaleidoscope eyes.
    cellophane flowers of yellow and green,
    towering over your head.
    look for the girl with the sun in her eyes,
    and she’s gone.
    lucy in the sky with diamonds.
    follow her down to a bridge by a fountain
    where rocking horse people eat marshmellow pies,
    everyone smiles as you drift past the flowers,
    that grow so incredibly high.
    newspaper taxis appear on the shore,
    waiting to take you away.
    climb in the back with your head in the clouds,
    and you’re gone.
    lucy in the sky with diamonds,
    picture yourself on a train in a station,
    with plasticine porters with looking glass ties,
    suddenly someone is there at the turnstyle,
    the girl with the kaleidoscope eyes.

    üstad can yücel'in buluşmak üzere'sine benzetirim üslubunu zaman zaman bu sözlerin..
  • "i swear to god or swear to mao or to anybody you like, i had no idea it spelled lsd"

    john lennon
  • tarih öncesi eğitim programı öğretmen el kitabından alıntı;

    hatırlarsanız, 1960 ve 70'li yıllarda the beatles adlı çok ünlü bir müzik topluluğu vardı. topluluk, liverpool'lu dört genç tarafından kurulmuştu. bu gençierin şarkıları, giyim, saç ve yaşam biçimleri kısa zamanda bir salgın gibi yayılmıştı isimleri dünyanın önemli kişileri arasında anılır olmuş, plaklan kapışılmıştı. avrupa'dan amerika'ya, dünyanın her yerinde verdikleri konserlerde gençler giysilerini parçalamış, çikolatadan düğmeye hemen hemen her şeyin üzerine resimleri yapılmıştı.

    dünya, "beatlemania (beatles çılgınlığı) ile çalkalanıyordu. o dönemde, yani 1974 yılında beatles kadar ünlü olmayan antropolog donald c. johanson ve ekıbi, afrika kıtasında bilimsel bir keşif gezisine çıkmışlardı. etüyopyainın hedar bölgesınde, kavurucu sıcağın altında, geçmiş dönemlerde yaşamış insanlara ait fosil kalıntlarını araştırıyorlardı. hayvan kemiklerinden başka bir şeye rastlamadıkları, verimsiz ve yorucu bir günün sonunda kamplarına dönüyorlardı. içlerinden biri aniden, yürüdüğü yamaçtaki volkanik küllerin arasında bir şeyler gördü. bunlar kafatası ve kol kemiği parçalarıydı.

    dikkatle incelediklerinde bu kermiklerin insana benzeyen bir canlıya ait olduğunu anladılar. hemen çevreyi ayrıntılı bir incelemeye aldılar. öncelikle bır kaburga kemiği parçası, bir omurga ve kalça kemiği parçaları buldular. araştırmalara devam ettikçe, yamacın irili ufaklı pek çok kemik parçasıyla dolu olduğunu gördüler. heyecanla, fakat büyük bir titizlikle topladıkları parçalarla kamplarına döndüler. ellerindeki kemikler insana benzeyen bır canlıya aitti, fakat kesin olarak tanımlayabilmek için henüz yeterli miktarda değildi.

    yamaçta sürdürdükleri üç haftalık sıkı bir çalışmanın sonunda birkaç yüzden fazla kemik topladılar. topladıkları bu kemikler büyük bir maketin parçaları gibi birbidni tamamlıyordu. onları dikkatle birleştirdiklerinde bilim dünyası için olağanüstü değerde bir buluntuya ulaştıklannı gördüler. önlerinde, 110 cm boyunda tahmini 30 kg ağırlığında bir kadına ait iskeletin büyük bir bölümü duruyordu. kemik yapısından anlaşıldığına göre bu ufak tefek kadın iki ayağı üzerinde dik yürüme özelliğine sahipti. bu özelliği onu, o güne kadar bulunan insan kalıntılannın en eskisi yapıyordu. johansen, kalıntılara australopithecus afarensis adını verdi. ne var ki, ekip üyeleri bu adı yeterli bulmadılar. onun, kendine özel bır adı olmalıydı.

    o günlerde herkes gibi ekip üyeleri de beatles dinliyor, şarkıları yorgunluklannı gideriyordu.özellikle bır şarkı kampın gözde parçası haline gelmişti ve dillerinden düşmüyordu "lucy in the sky with diamonds"

    iskelete, türkçesi,"lucy elmaslarla birlikte gökyüzünde' anlamına gelen bu en sevdikleri şarkıdaki kadının adını vermeyi uygun buldular. çünkü.. ausualopithecus aferensis, o güne kadar çıkarılan insan kalıntılarının en onemlisiydi ve elmastan da değerliydi. evlerinizde hala eski plaklar varsa bakın aralarında belki lucy in the sky with diamonds vardır bulursanız dinleyin, seveceksiniz.

    beatles şarkıda diyor ki:

    düşle kendini nehirdeki bir sandalın içinde.
    mandalina ağaçları ve marmelat kökleri ile.
    sesleniyor sana biri,
    sen de yanıtlıyorsıın hayli alçak bir sesle,
    kaleydeskop gözlü bir kız.
    sarılı, yeşilli selofan çiçekler,
    başının üzerinde yükselirler.
    gözünün içinde güneş olan kızı ara,
    ve o gitmiş.
    lucy elmaslarla birlikte gökyüzünde, ah ah...

    kinı bilir, belki bilim adamlarının bulduğu lucy de düşteki kız kadar güzeldi ve milyonlarca yıl one gökyüzüne uçup gitmişti.
  • i am sam'de küçük kızın adının lucy olmasına sebebiyet veren hüzünlü ama aynı zamanda huzur verici şarkı.
  • baş harflerinin yanyana okunduğunda lsd olmasının tamamen tesadüf olduğunu ve bu şarkıdan sonra yazdığı şarkılarda baş harflere dikkat etmek zorunda kaldığını belirtmiştir sevgili john lennon.
hesabın var mı? giriş yap