mahalle bakkalı

• küçük yerde de yaşadım büyük yerde de. bulunduğum bu yerlerde ki bakkalların iyi veya kötü insan kavramı yapmak bana düşmez sonuçta iyilikleri olmuştur kötülükleride v bu onların iyi veya kötü olduğunu göstermez. aklım erdikten sonrasında bildiğim birşey varsa bu bakkalların alayı kazıkçı idi.
  
  sonra marketler açıldı fiyatlar düştü ama bizim bakkallar gene kazıkçı ve fiyatlar yüksek. kimse stoktan bahsetmesin koca bir yalan. aldığın toptancı çoğunda aynı ve gida da zaten çok stok yapamıyorlar artı bakkalın işçilik masrafı yok.
  sonra cenazene bakkal gelir muhabbeti dönüyor bir kaç yerde ama kimse kusura bakmasın o bakkalı kapatıp gelmezler amk.
  
  istisnalar kaideyi bozmaz.
• sabah okula giderken koşa koşa girilen hayırlı sabahlar diye karşılanılan paso yükledikten sonra hadi bakalım iyi dersler yavrum diyen amcasını içinde bulunduran bizim sokağın başındaki küçük yapı.
• nesli tükenmekte olan meslekler kategorisine alınarak, koruma altına alınması gereken meslek
• eskiden oturduğum evin mahalle bakkalı hatta üst komşum adam bildiğin tefecilik yapıyordu. biraz daha gelir seviyesi düşük bir mahalleydi deftere yazmak vs cabası. meğer adam para verip yerine işte biraz farkla geri alıyor. kaldı mı böyle baba yiğitler bu devirde demiştim.
• geçici işlerde çalıştığım bir dönem bakkallara çok gir çık yapıyordum. değişik bir havası var bakkalların. bakkalcı abi ablalar da alınmasın ama onlar da bu işi üç dört yıl yaptıktan sonra garipleşiyorlar biraz. yarı açık cezaevi gibi bir ortam, sürekli verilecek siparişler, iadeler, ürünleri getiren plasiyerlerle ilgili dedikolar/plasiyerler gelince onlarla diğer markaların dedikoduları, sürekli müşterilerinin dedikoduları, genel olarak dedikodu hakim ortama, kadın erkek fark etmiyor. kadın programlarına aşırı düşkün olanlar var mesela, onlarla ilgili dedikodu da yapıyorlar.
  aslına bakarsanız sabahın erken saatlerinde dükkanı açıp, gecenin bir vaktine kadar kendilerini oyalıyorlar. geneli gerçekten çok iyi insanlar, dükkanına gittiğinde çay kahve ikram etmeden geri çevirmezler, ne yiyorlarsa ikram ederler. esnaflığı hala devam ettirenleri gerçekten iyidir.
  konudan bağımsız; bir gün gece geç vakitte işten eve dönüyorum, yolda biriyle takıştım biraz, adam takip etmeye başladı, yolumu değiştirdim, arabayla ara sokaklara giriyorum, ama yok adam peşimi bırakmıyor, aklıma eski bayilerimden biri geldi, onun dükkanının önüne park edip içeri attım kendimi, sağolsun napıyo bu manyak demedi, otur bacım çayım var içer misin dedi.
  küçük esnafı yaşatalım.
• evet bizim bakkal alkol satıyor ^*
  az önce iki bira almaya gittim. pos cihazının kağıdı bittiği için karttan çekemedi. nakit de yoktu üzerimde, bir ara verirsin dedi.
  içiyorum biramı.
  yaşasın mahalle bakkalı!
• büyük market zincirleri olmasaydı, bu serbest piyasada ayçiçek yağın 5 litresini 200 tl'ye şekerin kilosunu 100 tl'ye alıyor olurduk. stokçuluğun kralını yapardı bunlar, yok hemşerim biz de bulamıyoruz diye ağlarlardı.
• hiç sevmiyorum bunları ya...
  
  bugün ekmek ve kola almak için girdim ama girmişken başka şeyler de aldım nakitimi aştığı için kredi kartıyla ödemek istedim. temassız yokmus direkt şifreni hatırlıyorsundur inşallah dedi, hatırlıyorum. hiç alamam temassız falan, çok karşıyım o işe, 2500 tl istiyorlar pos cihazına dedi. kafaya gel, millet evinde bir tık ile her seyi halletmenin peşinde, sen temassiza karşıyım diyorsun.
  
  zaten yazın da dondurma almıştım sonra bedava çıktı çubuğumda hiç kaçırmam hemen bakkala gittim ver bedavami dedim. bedava falan yok beni bulaştırma firma bedavalari karşılamıyor hiç sevmiyorum bedavalari dedi. aşırı uyuz olmuştum. satma o zaman o firmanın malını. sen benim bedava dondurmami nasıl vermezsin ya. bedava çıkan dondurmayı da vermiyorsan ne anladım bakkalligindan getirden isterim.
• eskiden yarım ekmek,kaşar,salam yaptırıp okula gittiğimiz mekan. geçenlerde birine sordum,alık alık yüzüme baktı. bu gerçeği bir tek ben hatirliyor olamam değil mi ? kışları helva ekmek,yazları peynir ekmek yapan yerlerdi bakkallar.
• genelde televizyon izlerler. senalışveriş yaparken tv izlemekle meşguldur.