• en az 3-4 yıl görevini yapacak ve en kralı 30 tl olan parçayı korumak için 1,5 kg paketine 15tl vermenizi isteyen nitelikli dolandırıcı söylemi.
  • bir orta anadolu turkusu.
  • beynime kazınmış ve duymaktan çok korktuğum cümle. öyle ki fotoğraf makinemi bile arada calgon'a yatırıyorum nolur nolmaz diye.
  • usta bu cümleyi kurar ve olaylar gelişir...

    (bkz: brazzers)
  • bunun beyni yanmışın bir alt versiyonu.
  • çamaşır makinemden ne zaman garip bir tıkırtı gelse, gaipten duymaya başladığım söz öbeği.

    + (ak sakallı dede sesi ile) makinenizinnnn rezistansıııı kireçççç kaplamışşşşşş
    - hayır hayır kaplamamıştır.
    + kaplamışşşşş şşşş şşşş şşş
    - haaayıııııırrrrrrrrrr!!1birbir
    .
    .
    .
    - (15 dk sonra) ben bir çay koyayım...
  • adam düdüklemede marka olmuş bir konseptin giriş cümlesi.
  • calgon'un zamanla kireç, makinenin rezistansını kaplayarak işlevsiz hale getirmesini önleyip makinenizin uzun yıllar boyu çalışmasını sağlar diye bir sloganı vardı.

    o malum parçanın 50 tl gibi fiyatını duyan insanlara inme geldi kimileri oturduğu yerden kalkamadı, kimileri ise calgon ibaresini görünce sinirden hulka dönüştü.

    bizim şansımız ise makinemizin 1. senesinde beyninin bozulması neticesinde evimize gelen yetkili servisin o söyledikleri parçanın 20 tl olduğunu söylemesiyle başladı.

    - abla, parçası 20 işçilikle beraber 50 tl bu dedi. zaten deterjanların içinde suyu yumuşatmak için bu calgonun özü bulunuyor yani bunu almanıza gerek yok demesiyle başladı her şey.

    babam, 1 senede ayda 8 kere makinenin çalıştığını hesaplayarak o zaman daha kelleşmemiş kafasında seyrekleşen saçlarını sinirden yolmaya başladı. calgon'u verdiği parayı mutlaka bir yerden çevirmeliydi. ilk stratejisi akşamları televizyon izlerken lambanın açık olmasının gereksiz olmasıyla başladı. ikinci stratejisi ise kışın buzdolabının çalışmasının çok mantıksız olduğunu savunarak bizden habersiz dolabın fişini çekerdi.

    tabii daha sonra ileride oluşacak psikolojik savaşın ilk belirtileriydi bunlar. calgon
    aslında tayyip'in deyimiyle dış güçlerin sadece bir maşasıydı ve amacı türk ailelerinin ocaklarına incir ağacı dikmekti.

    allahtan babam artık böyle şeyleri kafasına takmıyor ancak markete gittiğimizde özellikle başka kişilerde calgon aldıklarını gördüklerinde yanlarına yaklaşıp bunun hiç bir yararı olmadığını bizzat yetkili servisten duyduğunu söyleyerek almamalarını tavsiye ediyor.

    adamın içinde büyük yaradır bu slogan hala. calgon reklamı çıktığında hala saydırır.
  • kireç önleyici reklam sloganı.
    azalarak piyasadan çekilmesine az kalmış ürünler sınıfı olsaydı liste başı olurdu.
hesabın var mı? giriş yap