malpraktis

• müjde müjde sizeeee... pfahrettin hoca'dan müjde size..
  
  kutsal meslek erbabımız artık ileri kutsamaya nail olmuş. malpraktise devlet güvencesi gelmiş..
  
  "malpraktis davalarıyla ilgili düzenleme tazminat konusunda tarihi bir sonuç doğuruyor: sağlık meslek personeli görevinin gereklerine göre hareket ettiği, görevini kasten kötüye kullanmadığı sürece tazminat ödemeyecek! tazminatı devlet ödeyecek."
  
  https://twitter.com/…oca/status/1506209053034307591
  
  malpraktiste kasıt aranacakmış.. çok güldüm lan buna.. kasıtlı malpraktis zaten cinayet olmuyor mu kanka? hey allahım yarabbim ya..
  
  kurul olcakmış o değerlendirecekmiş kime dava açılıp açılmayacağını felan.. bi takım kutsal ruhani işler.. agparti hükümetimiz benzer koruyucu kalkanları ergenekon savcıları için de kaldırmıştı.. sonuç malum..
  
  sevgili doktorlarımız eminim dünyada bunun örneklerini bulup atarlar sözlüğümüze.. çünkü onlar bizim gibi cahil değiller, onlar tıp fakültesi okudu biz tezek ilkokulu terkiz ya..
  
  şaka söylüyorum be oğlum.. tıp fak mezunlarımızın %99'una güvenmiyorum. iki senedir oksijenin insan metabolizmasındaki yeri ve önemini anlatamadığımız bir ezberci güruhtan bahsediyoruz burada.. verecekleri örnekler amerika'daki bir takım özel malpraktis sigortaları o kadar.. çıt bile çıkarmayacaklar..
  
  masge mesağfe kutsama
• kendim tıp doktoruyum.
  
  bu konuda meslektaşlarıma bilgi verecek bir entry i buraya bırakmak istiyorum. amacım hepsine yardımcı olmak. öncelikle şunu baştan söyleyeyim mesaj kutum hep açık. yazarsanız 2 gün içerisinde dönüş sağlarım.
  
  yazacaklarımın hepsi pratikte öğrendiğim bilgiler ve hukuki eğitimim yoktur. eğer hukuk mezunu arkadaşlarım düzeltme yaparlarsa aynen yayınlamaya da hazırım.
  
  merhabalar. bu süreç çok uzun ama özet geçeyim. 2019 aralık ayında 3 ayrı hasta tarafından dava edildiğim ve 1 milyon lirayı aşan tutarda tazminatla karşı karşıya olduğum tarafıma iletildi. konu hakkında hiçbir bilgim yoktu. o zaman dağılmıştım. şimdi yok yere üzüldüğümü fark ediyorum ama benim o zamanki halimde olan meslektaşlarıma da yardımcı olacak bir kaynak oluşturayım istiyorum.
  
  cimer şikayetleri, başhekimliğe şikayetler bu entry nin konusu değil, çünkü bunların hukuki yaptırımı sınırlı (yok derim de neyse), savunmanız istenir, cevap yazar geçersiniz. hasta yakınlarının işi mahkemeye taşıyabileceğinin ön uyarısı olması haricinde önemi yok bence. bu şikayetlerin canınızı sıkmak haricinde bir fonksiyonu yok.
  
  ama diyelim dava edildiniz. siz bunu ceza davası esnasında öğrendiniz. 2 tip dava var, ceza davası ve tazminat davası. bunları anlatacağım. hasta veya yakını gitti ve savcılığa suç duyurusunda bulundu. bana yanlış tıbbi uygulama yapıldı diye. ön soruşturma açıldı. devlette çalışıyorsanız bakanlık sorumlu, üniversitede üniversiteniz, özelciyseniz maalesef siz. yani devletteyseniz dava şahsınıza açılmıyor. bakanlık veya üniversiteye açılıyor. ama benle ilgisi yok rahatım demeyin. dava kaybedilirse tazminat aynen size “rücu” ediliyor. yani tazminat ödenip sizden isteniyor.
  
  konumuza dönelim, size dava açıldı. ne yapacaksınız?
  
  1) sigortanız var mı arkadaşlar. sigorta çok kıymetli. hastanın muayene/ameliyat edildiği tarihte sigortalı mıydınız? bu önemli. sigortalıysanız sigortanıza bilgi vereceksiniz. sigortalar puşt arkadaşlar. öncelikle iyi bir sigorta şirketinden sigortanız olmalı. özelden yazarsanız avukatlarla görüşmelerim sonrası bizzat onlardan öğrendiğim güvenilir sigorta şirketlerini yazabilirim. farkları şu, iyi olanlar tazminat durumunda çıkarıp parayı şak diye veriyor, size avukat tutuyor mağdur olmamanız için. kötü olanlar ise ödememek için 40 bahane uyduruyor, avukat falan da tutmuyor.
  
  2) sigortalısınız, avukat tutmanız lazım. sigortanız eğer iyiyse zaten siz bişey yapmadan sizi avukat arıyor, hakkınızda böyle bi durum var dosyayı toparlayalım diye. diyelim ki olmadı. yazın bana ben size avukatlık firmalarından örnekler veririm. bunlar sigortalarla anlaşmalı. benim sigortam avukat tutmayacağız sonuca göre konuşuruz dedi bana mesela. ben avukatlık firmasıyla konuştum olmaz öyle iş biz sigortaya bildiririz diyip hallettiler. gidiyorsunuz vekalet veriyorsunuz (150 tl idi 2019 da) sonrasında bi word dosyasına savunma yazıyorsunuz. avukatlık bürosu bu savunmayı düzenleyip davaya dahil olma dilekçesi veriyor ve dahil oluyor. savunma masraflarınız sigortanızdan karşılanıyor.
  
  3) dava için mahkemeye gitmek falan yok. hakime derdimi nasıl anlatırım demeyin. duruşmalar gıyabınızda yapılıyor öyle türk dizisi gibi sahneler hayal etmeyin.
  
  4) uyap tan baktım adıma dosya yok dava edilmemişim demeyin. devlette çalışıyorsanız dava edilen sağlık bakanlığı veya üniversiteniz, ama onlar davayı kaybederse tazminatı size rücu edecekler (ittirecekler). o yüzden dikkatli olmak lazım.
  
  5) e ben bilmiyodum adıma dava açılmış, ulan bi de kaybetmişim, napacaam?
  
  şimdi bu puşt sigorta şirketleri diyor ki bana önceden bildirmen lazımdı vıy ben ödemem. yok arkadaşlar böyle bişey. benim hastanem insandı da bana haber verdiler dava açılmış kaybedersek sana ittirecek devlet gel savunmanı yap diye. diyelim vermediler haber(meslektaşlarıma oldu), dava kaybedilmiş rücu aşamasında haberiniz oldu. sigortaya böyle böyle diyeceksiniz ödeyecek arkadaşlar(400bin liraya kadar). haberiniz olduğunda sigortaya haber vermek usul. akıllı olsunlar.
  
  6) sigortam yok ne yapayım?
  
  ben bir avukatlık şirketiyle çalıştım, kendilerinden memnunum. bu davalar özel ilgi alanları. ulaşırsanız bilgilerini veririm. bidahakine sigortanızı yaptırın. evet yine dava edileceksiniz.
  
  7) yahu bana ceza davası açıldı. devlet memuruydum soruşturmacı atandı dava izni verilmedi bi dava daha açılmış bu nedir?
  
  arkadaşlar o ceza davası. ikinci açılan tazminat davası. bunlar ayrı şeyler.
  
  8) e benim kusurum ceza davası sonucunda yoktu amk ne tazminatı? kusurum yoksa ne tazminatı?
  
  türk hukuk sistemi arkadaşlar. ceza davası sonucunda kusuru yoktur raporu tazminat davasında faydalı, ama tazminat talebinin reddedileceği garanti değil. tazminat davası yürür arkadaşlar. sizin ilk bilirkişinin raporu da o dosyaya girer. ama büyük ihtimalle adli tıptan da rapor istenir. bu raporun sonucuna göre de hakim kararını verir. bilirkişi raporlarına göre dava reddedilebilir, veya tazminata hüküm verilebilir. bu hükümden sonra 2 hafta içerisinde konuyu istinafa taşıyabilirsiniz siz (tazminata hükmedilirse) veya hasta/yakınları(dava reddedilirse). istinaf sonrası yargıtay a giden dosyam olmadı o yüzden o konuda bir yorum yapmak istemiyorum.
  
  9) ne kadar sürüyor aga bunlar?
  
  bikaç yıl sürüyor. çok takılmayın.
  
  10) bu davalarda elimin güçlü olması için ne yapmam lazım?
  
  söz uçar yazı kalır arkadaşlar. ne varsa yazın sisteme. öyleydi böyleydiyle olmuyor. sistemde yazı oldu mu herşey kolay. aydınlatılmış onam çok faydalı. sakın ihmal etmeyin.
  
  11) özelciyim ne yapacağım?
  
  bilgim az. ama 2 hafta içerisinde (tarafınıza tebliğ tarihinden) savunmanızı göndermeniz lazım gibi bir bilgi kulağıma çalınmıştı. gecikmemek lazım.
  
  12) ben de hasta yakınını dava edebilir miyim?
  
  eğer medyada adınız karalanıyorsa evet. ben dava edildim psikolojim bozuldu aha bu da raporum ilaç kullanıyorum derseniz evet. ben etmedim.
  
  çok takılmayın. avukatlar da diyor alışacaksınız bu işlere diye. benim tüm davalar reddedildi bilirkişi raporları sayesinde, uykumun kaçtığıyla kaldım. ha kötü işler de duyuyoruz biliyorsunuz. bence bu iş yapılmaz.
  
  benzetmelerim için özür dilerim, niyetim ırkçılık değil, ama devlet doktoruna bangladeşte hasta tedavi etmiş gibi para ödüyor, ölen isviçreliymiş gibi meblağlarla dava açılıyor. bana açılan dava 300bin, yaptığım ameliyattan devletin bana ödediği 120 tl. hadi hatalıyım diyelim. 2500 tane başarılı ameliyat yapacam ki hatamı ödeyeyim. insan hayatı bu kadar kıymetliyse bu paraya tedavi verilmez, bu paraya tedavi veriliyorsa o tazminatlar ödenmez. ayrıca rücu nedir aga, tüm risk benimse çekil aradan sgk parayı bana ödesin. ben veririm sana oda kullanım ücretini.
  
  sinirleniyor insan. neyse.
  
  bi mesaj uzaktayım.
• (tıpta) yanlış, özensiz tedavi; yanlış uygulama.
• işini yanlış yapma, özen göstermeme veya bilgisizliğe bağlı hatalara verilen genel isim. sadece tıpta olmaz. (bkz: bütçenin 16 milyar yerine 42 milyar açık vermesi)
• mal (kötü) ve praktis (uygulama) kelimelerinin birleşmesiyle oluşan önlenebilir ve komplikasyondan farklı olarak öngürelmeyen hatalar için kullanılan terim. daha da özetlersek; sonunu düşünen doktor olamaz hali.
• “hastane yöneticilerinin hukuki sorumluluğu” başlıklı bir konuşma yapan prof. dr. hakan hakeri, malpraktis vakaların (yanlış tedavi) pek çoğunda hekimlerin değil hastane organizasyonlarının sorumluluğunun olduğuna dikkat çekti ve “türkiye’de 14 malpraktis davasından hasta ve hasta yakını ancak birini kazanıyor. türkiye’de yaklaşık 120 bin hekim olduğu kabul edildiğinde, 2013 yılında hasta ölümü nedeni ile adli tıbba intikal eden 1060 dosya bulunuyor; yani ölüm nedeni ile şikâyet edilen ve hakkında dava açılan hekim oranı yüzde 1’in altında. yine adli tıbbın verilerine göre, 1060 dosyada hakkında kusur bulunan hekim sayısı 100, yani yüzde 10. dolayısıyla türkiye’de 120 bin hekimin 1000’i hakkında “hastamı öldürdü” diye dava açıyorsunuz, sadece 100’ü hakkında kusur kararı çıkıyor. bunun en önemli nedenlerinden biri de, ölüm nedeni ile hekimlerin suçlanmasına karşın, olayın aslında bir organizasyon kusuru olması”
  
  kaynak
• tıp kurallarına ve rehberlerine aykırı olarak yapılan tedavidir. hatadır. ihmaldir. yanlış teşhis ise tıp biliminin yapısındadır. hata değildir. bilimseldir.
• kısaca malpraktisle komplikasyon ayrımı göstereyim.
  örnek1a:
  hastanın dişi çekilir, beyin enfeksiyonu gelişir hasta felç kalır.= komplikasyon. dava açarsınız dava bir yerlerde kapanır.
  örnek1b:
  hastanın a dişi çekilmelidir, b dişi çekilmiştir. beyin enfeksiyonu gelişir. hasta kurtarılır. =malpraktisdir. dava açarsınız. kanıtlanırsa bir miktar tazminata hak kazandınız.
  sonuç 1:
  gördüğünüz üzere ölmesi gerekmez. malpraktis sonuçla direk ilgili değildir.
  örnek2a:
  hastanın beyininde pıhtı var. tanı geç kondu, ya da konmadı hasta öldü. = komplikasyon. dava açılır, dosyalara bakılır. bariz bir eksik ve ya yanlış uygulama varsa ya küçük bir tazminat ya da ceza ile olay kapanır; yoksa da dosya hiç soruşturulmaz.
  örnek2b:
  yukarıdaki hastanın aynı semptomları ile geldi. doktorumuz daha önce karşılaştığından, beyninde pıhtı var diye düşündü. pıhtı açıcı verdi. bu sefer beyni kanayarak öldü.= malpraktis. olay ilk bakışta yine komplikasyon gibi görünüyor. ancak bu sefer hastanın beynine pıhtı atmamış. meğer bonzai etkisindeymiş. yanlış tanı konmuş ve pıhtı açıcı verildiği için ölmüş. dava açılıp bu şekilde olduğu kanıtlanırsa yine yüklü bir miktar tazminat alınabilir.
  
  sonuç2:
  tazminat almak için olayda hatalı işlem yapılmış mı?
  
  örnek3a:
  hastanın sol dizi ağrıyor. sağ dize protez takılıyor = malpraktis.
  
  örnek 3b:
  hastanın sol dizi ağrıyor.sol dize protez takılıyor. ağrı geçmiyor.= komplikasyon.
  
  sonuç3:
  malpraktis için hata lazım. atlamak, gecikmek malpraktis değildir. hekim allah değildir. her şeyi bilmeyebilir, tanı atlayabilir.
  
  edit: herhangi bir hata veya kusur görülürse veya insanları yanlış yönlendirdiğimi düşünen olursa; lütfen özelden veya bir şekilde bana ulaşsın. düzeltelim teşekkürler.
  
  edit2: sonuç 3'e umutsuz is adamlari'ndan itiraz geldi. itirazı "atlamak veya gecikmek eğer nedensellik bağı kurulursa malpraktis kabul edilebilir." şeklinde. dolayısıyla ben de bir düzeltme yapmalıyım. burda bahsetmek istediğim şu idi: yeterli bir hekimin, yeterli ilgi ve özeni göstermesine rağmen yaşanan bir atlama, gecikme malpraktise sebep olmaz.
• #89970046
  
  davalarla ilgili örnekleri çoğaltayım istedim.
  
  örnek4. 2 yaşında çocuk ranzadan düşer. avuç içi dış kısımdan 4 cmlik kesi olmuştur. çocuğa acil serviste dikiş atılır. aile bir film çekseydik sadece dikiş mi atılacak diye ortalığı velveleye verir. aile 3 gün sonra pansumana aynı acile getirir. 15 gün sonra dikişlerin açılması ve elindeki ağrı geçmedi diye ortopediye götürülür. 19 gün sonra elindeki ağrı hala geçmedi diye aynı acile getirilir. babası bir film çekelim diye baskı yapar, onun üzerine mauyenesi yapıldıktan sonra bir de filme bakılır. kemik patoloji yok denip, plastik cerrahi önerisi verilir.
  
  1 ay sonra ildeki üniversite hastanesine başvurur. başvurduğu hastanede mr çekilerek 5.parmak flexör tendonu kesisi tanısı konulur.
  
  ankarada devlet hastanesinde opere olur. daha sonraki muayenelerinde %10 ekstansiyon kusuru bulunur.
  
  4 doktora birden 47 bin tllik maddi manevi tazminat davası açılır.
  
  davada bilirkişi 2 yaşındaki çocukda tendon kesisi muayeneyle anlaşılamayabilir der. ayrıca %10luk extansiyon kusuru fonksiyon kaybı olarak görülmediği için dava iptal edilir.
  
  sonuç4. bariz olmayan tanı atlamak malpraktis değil. morbidite yoksa malpraktis düşer.
  
  örnek5. 3 yaşındaki çocuk acile getirilir. acilde o gün sabahtan beri benim tarafımdan 250. muayene edilen çocuğun şikayeti gribal enfeksiyon. muayene yapılır. üst solunum yolu enfeksiyonu tanısı konulur. reçete ile eve gönderilir. 2 gün sonra acile getirilir. zatürre olmuştur. yatırılır. serviste tansiyon düşer. bilinç kapanır. yoğun bakımda 1 gün sonra pnömosepsisten ölür.
  
  aile şikayetçi olur. öngörülemeyen bir durum oluşmuştur. doktor uygun ilgiyi göstermiştir. dava açılmasına izin verilmedi kararı çıkar.
  
  sonuç5. böyle üzücü bir durum olmasına rağmen. doktor suçsuz olabilir. çünkü doktor allah değildir.
• doktorların; mesleklerinin doğası gereği olan risklerden bağımsız olarak yaptığı hatalardır.
  örnek: hastaya antibiyotik iğne yaptın, bir anda tip 1 alerjik reaksiyon (anaflaksi ) gelişti ve hipotansiyon solunum ve kardiyak arrest gelişti. eğer hastanın onam belgesi tam ise ve ilaç alerjisi sorgulandı ise buraya kadar sorun yok. ancak kalbi durana kadar ya da durduktan sonraki zamanda doğru tanı ve tedaviyo (adrenalin ve cpr) yapmadısan malpraltis ile yargılanırsın.