marc ribot
-
tekel bayiciye benzeyen müzisyen. her an iki birayi gazeteye sarıp, al abisi diye verecekmiş gibi duruyor.
http://ichef.bbci.co.uk/…46a1-8ee6-4dbd7f5f99f3.jpg
(bkz: hastasıyız) -
marc ribot ceramic dog project, yani gitarist marc ribot plus bir davulcu ve bir basçı/moogcu/kimi zaman davulcu/ve dahi envai çeşit sallayınca enteresan sesler çıkartan aletci arkadaşı trio olarak 16-17 mart tarihlerinde babylon'da müzikseverlerle buluştu. (promo yazarı mısın mübarek müzikseverlerle buluşmak ne demek?!)
bir müzik duosu/triosu/çoklusu her neyse artık kendine project diyorsa korkacaksın. bir doğaçlama takılma, bir deneysellik havası var demektir işin içinde ki allah muhafaza o deneyselliğin altında kalıverir insan, yürüyerek girdiği konser mekanının çıkışını zor buldurur. bu projectimiz de zaman zaman deneyselliğin sınırlarını zorladı ama korktuğumuz başımıza gelmedi. kulağın belirli düzenli bir melodi yaklayabildiği anlar çoğunluktaydı ve gayet güzeldi. (allahım neler oluyor bana, neredeyse keyifli yazacaktım!)
normal bir konserde olsa ortalığı dağıtacak bir sürü şey oldu: marc ribot hemen konserin başında tel kopardı ama gayet doğal bir şekilde yanındaki yeni tel paketini açıp tel taktı. davulcu sağa sola on beşten fazla baget savurdu; benim görebildiğim bir tanesini kırdı. cross pedalını sanıyorum kırdı ya da bozdu, arada kalkıp onu değiştirmeye gitti. marc ribot nota kağıtlarını sağa sola saçtı. sonra onları toplamaya çalışırken bir kaç mikrofon devirdi. sonra bir şarkı sırasında o devrilen mikrofonlardan birinin kabloları davulcunun koluna dolandı vs. vs.
işin enteresanı bu kadar atraksiyon kimsenin umurunda olmadı, müzik aynen devam etti. biz de sıkılır gibi olduğumuzda bunları seyredip eğlendik. ayrıca moog denen alete ve moog çalınan şarkılara, özellikle de bis şarkısındaki performansa hasta olduk. -
david sylvian'ın da güçlü aromasından faydalandığı* gitar insanı.
-
"yumuşak küba müziği yapıyoruz" tadında cd kapakları olan ama dinleyince beyninizi tokatlayan gitar tonuna, distorsiyonuna sahip olan gitarist.
dame un cachito pa'huele
las lomas de new jersey
adlı şarkılarını şiddetle tavsiye ederim. -
tip olarak jose mourinho'ya benzeyen gitarist.
zaten gitar aleminin mourinho'sudur bence.
http://www.iscms.org/…/iscms_artists/marc_ribot.jpg -
tom waitsin has adami. ornegin bu adam ve gitari bone machine albumunde yoktur. acayip hissedersiniz bo$lugunu. jockey full of bourbondaki gitar solosu enfestir.
-
ches smith'in de davuluyla eşlik ettiği ceramic dog trio'suna baylıyorum yeminle. party intellectuals ve midost gibi iki süpermanyak şarkıları var. midost'un efsanevi riffleri iiçn ribot'un deneyselliklerine maruz kalıyorsunuz biraz. sabretmeye değer.
http://www.youtube.com/watch?v=0mi9i2dtk1o
http://www.youtube.com/watch?v=_qu-dvix1za -
roll'un 83. sayısının arka kapağında kucağında gitarıyla resmi olan , gitarcıdan çok lise fizik öğretmenine benzeyen tom waits'in ekürisi gitarcı .
-
7-8 ağustos 2010 günleri sepetçiler kasrı'nda, john zorn'a eşlik edecek olan gitarist. 7'sinde semineri olacak üstelik.
http://www.iscms.org/tr/?iscms=2010-program-10gun
http://www.iscms.org/tr/?iscms=2010-program-11gun -
bundan aylar evvel, işbank'ta vereceği konserden önce bant'ta pek keyifli bir röportajı yayınlanmıştı. marc ribot, kendi yazdığı şarkılardan oluşan bi repertuarla epitaph records'un kapısını çalmış, epitaph yetkilileri, abi bu albüm biraz fazla karamsar yau demiş. marc ribot da karar vermiş bi sonraki albümünün ismine; "epitaph için fazla karamsar"...
kelime kelime nakletmedim, birazını uydurmuş olabilirim ama bu minvalde bir şeylerdi.
ağustos'ta canlı kanlı izleme şerefine nail olduğum marc ribot, solo albümlerinde genelde gitar tekniğine dair ipuçları veren deneysel, free caz şarkılara yer veriyordu. fakat 2010 tarihli, pi ricordings'ten çıkışlı silent movies, tam da bant'a bahsettiği gibi karamsar lakin dinlenebilmesi kolay şarkılardan oluşuyor. böyle albümleri de hep sonbahar yaparlar zaten... bi fena oldum.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap