• maslak oto sanayi içinde açılmış kaburgacı. mekan baya güzel ve şık. istanbul'da hele ki oto sanayi'de değilmişsiniz gibi. cuma ve ctsi akşamları 8 buçuktan sonra canlı müzik de var. saksafon filan tatlış bi havası var. rezervasyon için 2 gün önceden aradım iki oturum yapıyoruz 6-8 ve 8-10 dediler. 6-8 oturumuna yer bulabildik, çok da dolu değildi. menü inanılmazgeniş fln değil o yüzden kafa karıştırmıyo. kaburga ve yardımcı yemekleri lezzetli, fiyatlar fahiş değil. beğendim yazayım istedim.
  • çengelköy perşembespor’un golcü oyuncusu antepli chef sinan büdeyri’nin açtığı mekan. balkabağı çorbasını tavsiye ederim.

    içeride 1912 yapımı langırt bulunmaktadır.
  • maslak oto sanayi’nin değişmeye başlayan yüzünün son temsilcisi.

    yemekler ve fiyat/performans muhteşem, çalışanlar güleryüzlü. ilk fırsatta hamburgerini de denemeye gideceğim.

    tavsiye olunur.
  • şarap zevkleri ve seçenekleri oldukça kısıtlı olmasına karşın insana mutluluk veren mekanlardan biri olduğunu belirtmek yanlış olmayacaktır.

    poutineleri ve tek secenek olan tatlıları istanbul özelinde fark yaratacak nitelikte. kaburgaları fiyat/performans olarak başarılı ama bahsettiğim diğer ürünlerin yanında biraz geride kaldıklarını iddia etmek zor olmayacaktır.

    mekanın içindeki sanat ve dekorasyon oldukça başarılı, opera havası veren üst kat ( eğer öyleyse ) heyecan verici ama bar sandalyesi olmayan masa bulmak biraz zor. hali hazırda zaten önden rezervasyon yapmanız lazım ve masalar için fazla kişi olmanız gerekiyor.

    şarap hariç yapılacak en temel eleştiri ise ülkemiz kültürüne uygun olmayan 'kısmen' dayatma üzerinde kurulu bahşiş sistemi olabilir. sık sık amerika'daki mekanlarda denk gelebileceğiniz, fiyata eklenen %10-15 servis ücreti burada da görülmektedir. haliyle hesabınız kafadan 30-40 tl artmaktadır. bu kültüre hakim olan insanlar için sorun yaratmayacaktır fakat herkesin olağan karşılamasını da bekleyemeyiz.
  • sağda solda adını duymaya başladığım mekan. boku çıkmadan bi gitmek lazım.
  • seyhun aksoy ‘un tüm aleyhte propogandasına rağmen, şef sinan budeyri ‘nin enfes kaburgalar yaptığı mekan. ayrıca eğer şanslı gününüzdeyseniz sinan kaburgayı kendi elleriyle yediriyor.
  • arkadaş tavsiyesi üzerine bugün denediğim müthiş mekan. öncelikle belirtmeliyim ki mekanın atmosferi, konsepti, dekorasyonu bir harika. lokasyon olarak bilerek mi burayı seçmişler bilmiyorum ama kadıköy ya da beşiktaş'da açılsaydı eminim şimdiye buralar sayfalarca entry dolmuştu.

    atmosfer demişken müziklere de değinmemek olmaz inanılmaz güzel bir playlisti var. canlı müziğe denk gelemedik ama b.b. king çalan bir mekanda yemek yerken mutluluktan ağlayacaktım neredeyse.

    yemeklere gelince fazla bir çeşit yoktu ağırlıklı olarak yan ürünleri çeşitlendirmişler. e o kadar da olsun. kaburgacıda kaburgadan başka ne yiyeceksin zaten. özellikle "to the bone" dedikleri uzun dana kaburga harika. mutlaka denenmeli. gerek lezzetiyle gerekse sunumuyla birçok mekan yanında halt etmiş.

    mekanın kalitesine göre öyle ahım şahım paralar da ödemiyorsunuz iki kişi yedik içtik gayet güzel doyduk muadillerine göre uygun bir ücret ödedik. verdiğiniz para yemeklere değiyor fakat sosların fiyatlandırılması ilginç geldi. kendileri yapıyorlarsa şayet anlaşılabilir bir durum.

    neticede mutlaka gidilip görülmesi gerekilen bir mekan. siz akıllılık edin rezervasyonu hafta sonuna yaptırın hem canlı müzik keyfini de kaçırmamış olursunuz.

    not: keşke franchising falan verseler. gözü karartarak istanbul'da daha iyi bir lokasyonda açıp, işletesi geliyor insanın. adamlar hayalimdeki mekanın aynısını birebir kurmuşlar.

    (bkz: markus prime ribs society)
  • an itibariyle kaburgasını denemiş olduğum, tarzı olan kaburgacı. dana denemenizi özellikle tavsiye ederim. özenilerek hazırlanmış sosları(kaburga sosu ağır, tabağın yanında isteyebilirsiniz) ve yedikule salatası etin lezzetine uygun.
    bu girişimci ruha tebrikler.
hesabın var mı? giriş yap