• gider, harcama.

    bazi kisiler duzenli olarak takip ederler, bakkaldan 50 bine bir ciklet alindi diye kayit duserler deftere, bazilari ise musrif olurlar, hesapsizdirlar.

    (bkz: masrafsiz)
  • yeni teknolojinin eskisinin yerini almasına "masraf" denir.
  • azaltılamaz şey. bir yerden kıstım diye sevinirsiniz, bir bakarsınız ki başka birşey patlamıştır. oradan yaptığınız tasarruf da oraya gitmiştir...
  • çoğulu masraflar olmayıp sarfiyat olan; gider manasına gelen arapça kökenli kelime.*
    müsrif sözcüğü de buradan geliyor sanıyorum çok yüksekle muhtemel ihtimalle. *
  • masraftan kaçan hiçbirşey yapamaz, üretemez
  • (bkz: zarar ziyan)
  • geçmişle hesaplaşmak, yaşantıgözden geçirmek hayatın kurumlar vergisidir. yaşanmamış hayatların eleştirisi ise zarar eden şirketin kapatma masrafı, veya daha genel olarak iflas süreci.

    zengin ile züğürdün harcı bir gider. yani masrafları eşit olur, boşuna kasma.

    "yakalandığı ölümcül hastalık yüzünden pek az kişiyle görüşebilen berma kızının talep ettiği ve hem hasta, hem tembel olan damadının sağlayamadığı lüks hayatın masraflarını karşılayabilmek için tekrar sahneye dönünce, durumu daha da kötüye gitmişti." marcel proust - le temps retrouve

    (ilk giri tarihi: 23.7.2016)

    (bkz: masarif), sarf, masruf
  • çoğulu'nun doğru hali mesarif olan arapça kökenli, harcama, sarf etme, gider anlamına gelen arapça kökenli kelime.
  • zorunlu masraflar; kiralananın değerinin düşmesine engel olan, kullanımının yahut bozulmasının aşırı derecede güçleşmesini önleyen masraflar olarak tanımlanabilir. örneğin kiralanan evin yoğun rutubet alan bir bölümüne bu rutubetin önlenmesine ilişkin yapılacak masraflar, elektrik tesisatındaki bozuklukları gidermeye yönelik masraflar zorunlu masraflar olarak değerlendirilebilecektir.

    faydalı masraflar; kiralanana yapılmasının bir zorunluluk arz etmediği yenilik ve değişiklikler olup buradaki önemli kriter bu yapılan yenilik ve değişikliklerin kiralananın kullanım durumunu iyileştirici ancak vazgeçilebilir nitelikte olmalıdır. faydalı masraflar yapılmaları ile birlikte kiralananın değerinde bir artış meydana getirir. örneğin kiralanan bir bina ise ve kiracı binaya bir asansör sistemi kurmuşsa yapılan bu masraf binanın kullanım durumunu iyileştirici ve değerinin artmasına sebebiyet veren faydalı bir masraftır.

    lüks masraflar; zorunlu ve faydalı masrafların dışında kalan kiracının kendi zevkine göre yapmış olduğu süslemeler yahut keyfiyete dayalı harcamalar olarak tanımlanabilir. örneğin kiracının çalışır durumda bir armatür bulunmasına rağmen kiralanan evdeki armatürleri çok pahalısı ile değiştirmesi, evdeki yer döşemesinin kullanılır durumda olmasına rağmen bunları söküp pahalı bir ağaçtan yer döşemesini yapması yahut pahalı bir mermer kullanması lüks masraflara girebilecektir
  • arapça kökenli olup, bir halden başka bir hale dönüştürmek anlamına gelen "sarf" kökünden türeyen bir kelimedir.

    diyelim ki bu kökü kullanarak, su veya elektrik sarfiyatı cümlelerini oluşturduk. bu cümleleri oluştururken aslında söylediğimiz şey suyun veya elektriğin bir halden başka bir hale dönüştüğü...

    çünkü enerji dönüşümlü bir yapıdır.

    sarf: bir halden başka bir hale döndürmek, çevirmek.

    https://www.etimolojiturkce.com/kelime/sarf
hesabın var mı? giriş yap