• intikam hırsının doğurduğu efsane metal grubu.

    bu entry'de bu sene itibarıyla 40. yılını dolduran bu grubun tarihini anlatmayı ve albümlerinden bir kısa bahsetmeyi düşünüyorum.

    1- mustaine ve metallica:

    mustaine'in ilk grubu olan panic'in davulcularının ve ses teknisyeninin trafik kazasında ölmesi sonucu dağılmasıyla dave yeni grup arayışlarına girişti. bu sırada gazetede gördüğü ilan sayesinde james hetfield ve lars ulrich ile tanıştı ve provaya alınmadan hemen gruba dahil oldu. metallica'ya katıldığı dönemde dave hırçın ve agresif bir gençti. özellikle sarhoşken bu agresifliği katlanarak artıyordu. bu durum grup üyelerini rahatsız etmeye başlamıştı. tüm üyeler gibi mustaine de uyuşturucu kullanıyordu ama mustaine diğerlerinden farklı olarak satıyordu da. konserler sırasında sattığı uyuşturucular çalınmaya başlayınca bir köpek aldı ve köpeği uyuşturucuları koruması için uyuşturucuların başında tuttu. bir gün bu köpek ron mcgovney'in arabasının kapısına patilerini koyunca james köpeğe tekme atar. mustaine de james'e bir yumruk sallar. bu durum james ve lars'ı artık mustaine'in davranışlarının tehlikeli bir hal aldığına ikna etmiş olacak ki bu olaydan sonra mustaine ile metallica yolculuğu çok uzun sürmez. 1 nisan 1983 tarihinde exodus kurucu üyelerinden olan kirk hammett gruba dahil edilir ve 11 nisan 1983 sabahı dave uykusundan uyandırılarak eline bileti tutuşturularak kovulur. eşyalarının kendisinin ardından yollanacağı söylenir. dave bu durumu yıllar boyu süren bir takıntı haline getirecek ve bunun hırsıyla bir grup kuracaktı ama o anda hiçbir şey düşünmek istemiyordu. bindiği otobüs yolculuğunda okuduğu bir dergide "the arsenal of megadeath can't be rid no matter what the peace treaties come to." sözü ilgisini çeker. o kadar ilgisini çeker ki bir parça yazmaya başlar. yazdığı parçanın ismi megadeath'ti. mustaine a hardini çıkarıp megadeth olarak parçayı tekrar isimlendirdi.

    2- megadeth'in oluşmaya başlaması:

    dave taşındığı apartmanında basçı david ellefson ile tanışır. ikisinin adı aynı olduğundan bir noktada mustaine ellefson'a junior lakabını takar. bu ikili zamanla yakınlaşır ve bir grup kurarlar. o zamanlar grubun adı mechanix'ti. bu ismin kaynağı dave'in zamanında metallica için yazdığı the mechanix parçasıdır. sonradan birkaç değişiklikle the four horsemen'a dönüşür bu parça. daha sonradan dave otobüste yazdığı parçanın ismini gruba vermeye karar verir ve megadeth ismen kurulur. grup kuruluş süresince birçok üye değişikliği yaşar. bir noktada kerry king bile birkaç konser grupla takılır. bir süre sonra last rites adlı demo kaydedilir. daha sonradan gruba dave'in bir arkadaşı olan chris poland ve chris poland'ın arkadaşı olan gar samuelson katılır ve bu kadro ile ilk albümlerini tamamlamayı başarırlar.

    3- killing is my business... and business is good:

    uzun kuruluş döneminin sonunda 1985 yılında bir albüm çıkarmayı başardılar. dönemine göre kötü prodüksiyona sahip olduğundan underrated kalmış olan bu albüm looking down the cross gibi başyapıtlar içerir. these boots are made for walkin' cover'ı ve dave'in metallica döneminde yazdığı mechanix bu albümde yer alır. these boots cover'ı parçanın bestecisi lee hazlewood'un hoşuna gitmez çünkü parçadaki sözler mustaine'in kafasına göre söylemesinden ötürü bolca küfür içermektedir. hazlewood'un gruba "ya parçayı kaldırın ya da sansürleyin" özetindeki ihtarı sonucu these boots cover'ı 1995 baskıları itibarıyla kaldırılır. 2002 remaster'ında sansürlü ve 2018 remaster'ında ise orijinal sözlerle vokalleri tekrardan kaydedilmiş halde yayınlanır. her şeye rağmen son derece kaliteli bir albümdür. mutlaka dinlenmelidir.

    4- peace sells... but who's buying:

    kimb'e göre gazı daha da artıran megadeth metalin altın yılı denebilecek kadar önemli bir yıl olan 1986'ta çıkışını yapar. albüm o kadar kalitelidir ki lars bile albüme bayılır. adı master of puppets ve reign in blood ile beraber anılacak efsane bir albüm çıkarırlar. her bir parçası deneysel, jazz esintili, özgün ve kalitelidir. boş parça yoktur. prodüksiyon da sound da önceki albümün kat kat üstündedir. bu dönem dave'in daha çok kara büyü ile ilgilendiği döneme denk gelir. parça sözlerinin çoğunda da kara büyü gibi şeylerden bahsedilir. sonuç olarak bu albüm bence yapılmış en iyi thrash albümlerinden biridir.

    5- chris ve gar'ın kovulması:

    chris ve gar da tıpkı dave gibi uyuşturucu bağımlısıydı. gar gittikçe müziğe olan ilgisini yitirmeye başlamıştı. derken bir gün chris ve gar daha fazla uyuşturucu için dave'in ve kendisinin ekipmanlarını satar. bu olay sonucu ikisi de gruptan atılır. gar'ın yerini davul teknisyeni olan chuck behler doldururken chris'in yerini jay reynolds doldurur. reynolds'a gitar riff'lerini öğretmek için tutulan jeff young riff'leri reynolds'dan daha çabuk öğrenmiş ve ondan daha iyi çalmıştır. bunun sonucunda mustaine reynolds yerine young ile anlaşır.

    6- so far, so good... so what:

    yukarıdaki lineup ile yapılan tek albüm olan sfsgsw maddi sebeplerden ötürü çiğ bir prodüksiyona sahip. yukarıda bahsettiğim dave'in otobüs yolculuğu sırasında yazdığı parça tekrar isim değiştirip set the world afire olarak karşımıza çıkıyor. dave metallica'nın trafik kazasında ölen basçısı cliff burton'ın ölüm haberini aldığında girdiği bunalımın etkisiyle in my darkest hour parçasını yazdı ve bu albüme koydu. chris poland'a ithafen liar parçasını yazdı. bu albüm birçok farklı konuda mustaine'in öfkesini yansıtan iyi bir albüm. prodüksiyonu sebebiyle underrated kalmış bir albüm.

    7- rip lineup'ı:

    jeff young, mustaine ile anlaşamaması sebebiyle gruptan ayrıldı. chuck behler ise provalara geç gelmeye başladığı ve bu durumu alışkanlık haline getirdiği için kovuldu. behler'ın yerini davul teknisyeni olan nick menza doldurdu. young'ın yeri bir süre dolmadı. bir gün bob nalbandian dave'i marty friedman ile tanıştırdı. dave marty'nin yeteneklerinden fazlaca etkilendi ve onu gruba dahil etti. marty ile tanışmadan önce dave dimebag darrell'a gitti lakin dime kardeşi vinnie paul olmadan gruba gelmeyeceğini mustaine'e iletti. dave ise nick menza ile yeni anlaştığı için vinnie gruba dahil olamıyordu. bu yüzden dime da gruba katılmadı. bu olaydan bir sene sonra hem rust in peace hem de cowboys from hell metal dünyasında büyük bir etki yaratacaktı.

    8- rust in peace:

    peace sells... but who's buying için en iyi thrash albümlerinden birisi demiştim hatırlarsanız. işte bu da en iyisi. açık ve net. her bir özelliğiyle ayrı ayrı incelenmesi gereken bir sanat eseri. holy wars ile açılan ve rust in peace... polaris ile kapanan bu başyapıt bir an bile olsun kötüleşmeden tam gaz gidiyor. gitar riff'leri, bas riff'leri, marty'nin mükemmel soloları ve nick'in davul partisyonlarıyla her anlamda bir şaheser. hem politik hem öfkeli, çok başarılı bir albüm.

    9- metallica(albüm):

    megadeth ile metallica arasındaki rekabet hepimizin malumudur. rust in peace ile kalite olarak bana kalırsa megadeth yarışı kazanmaya gidebilirken 12 ağustos 1991'de the black album çıkışını yaptı ve her şey artık farklı olacaktı. bu albüm öyle bir patlama yaptı ki tüm piyasa değişti. bu değişim doğal olarak metallica kompleksi tavan yapmış dave'e de vurdu ve megadeth'i sıradaki 4 albüm boyunca radyolara uygun albümler yapmaya itti.

    10- countdown to extinction:

    megadeth'in thrash'ten uzaklaşmasının ilk örneği. böyle deyince kötü olduğuyla alakalı bir düşünceye sahip olabilirsiniz lakin kesinlikle böyle bir durum yok. bu albüm de son derece kaliteli bir albümdür. riff'ler, sololar gibi yine klasik megadeth kalitesi yansıtılıyor. yine yumuşama söz konusu ama risk'teki gibi radikal değil. bu hala megadeth diyebiliyoruz. özetle elimizde yine bir başyapıt var.

    11- youthanasia:

    rust in peace için yaptığım övgülerin aynısını bu albüme de yapmışım gibi düşünebilirsiniz. evet, thrash'ten daha da uzaklaşılmış ama bu albüm tek kelimeyle bir şaheser. reckoning day'den victory'e dek baştan sona 50 dakikalık bir başyapıt. özellikle youthanasia ve addicted to chaos'a bayılıyorum.

    12- cryptic writings:

    megadeth'in metal sınırlarını terk etmeye başladığı albüm. heavy metal-hard rock melezi olan bu albüm tam olarak radyolar için yapılmış. daha çok load albümünü yakalama çabası var gibi. ama yine de kötü değil. almost honest gibi trust gibi she-wolf gibi kaliteli parçalara sahip. dinlemeye değer.

    13- nick menza'nın kovulması:

    nick menza dizindeki tümör sebebiyle grupla konserlere çıkamamaya başlayınca yerini md.45*'ten jimmy degrasso doldurdu. daha sonradan mustaine nick'in dizindeki tümör hakkında yalan söylediğini iddia ederek menza'nın gruptan kovulduğunu ve degrasso'nun kalıcı üye olacağını açıklamıştır.

    14- risk:

    bu albüm artık yumuşama işinin dozunun kaçtığının kanıtıdır. evet tek başına incelediğimizde kesinlikle kötü değil ama bu albüm megadeth hiç değil. breadline ve wanderlust gibi kaliteli parçalar var lakin megadeth'in o yırtıcı riff'lerinden eser yok.

    15- marty friedman'ın ayrılığı:

    risk'in yapımı sırasında marty ile mustaine arasında birçok anlaşmazlık çıkmıştı. iplerin kopma noktası ise breadline solosudur. normalde marty'nin solosunun olması gereken yerde dave'in solosunun kullanıldığını gören marty gruptan ayrılır. yerine savatage grubundan al pitrelli getirildi. ek olarak risk albümünün çıkışı öncesinde 14 ağustos 1999'da gar samuelson karaciğer yetmezliğinden ölmüştür.

    16- the world needs a hero:

    megadeth'in tekrardan metal yapmaya başladığı albüm. dread and the fugitive mind gibi başyapıtlar da var; when gibi tırt şeyler de. al pitrelli her ne kadar kaliteli olsa da o dönem bir marty değil eleştirilerine fazlaca maruz kalmıştır. bu albüm ise uzun yıllar sonra capitol records ile çıkarmadıkları ilk megadeth albümü oldu

    17- dağılma:

    mustaine uyuşturucu bağımlılığı dahil birçok farklı sebepten ötürü rehabilitasyona yatırıldı. rehabilitasyon merkezinde ise bir sandalyede sol koluna dayanarak uyuya kaldı. bunun sonucunda sol kolundaki sinirler sıkıştı ve gitar çalamayacak hale geldi. 3 nisan 2002 tarihinde ise dave grubun dağıldığını açıkladı. daha sonrasında tekrar gitar çalacak hale geldi ve kendi solo albümü üzerinde çalıştı. bu süre zarfında 2004 yılında peace sells... but who's buying'den risk'e kadar olan tüm albümleri yeniden düzenledi ve remixed and remastered olarak satışa sundu. iyileştikten sonra grubu tekrar toplamaya çalışan mustaine rust in peace kadrosuna ulaşmaya çalıştı ama menza hariç hiçbirinden olumlu dönüş alamadı. menza ise mustaine tarafından hazır olmadığına karar verilip tekrar kovuldu. daha sonrasında ise junior mustaine'e isim hakları konusunda dava açtı ve kaybetti.

    18- the system has failed:

    özünde dave mustaine'in ilk solo albümü olacak olan bu albüm emi ile olan sözleşmeleri yüzünden megadeth adıyla çıkmak zorunda kaldı. chris poland bu albüme katkı sağlamak için mustaine tarafından çağırıldı. bu albüm bana kalırsa oldukça underrated bir albüm. hatta gizli cevher diyebiliriz. gayet kalitelidir, hoştur.

    19- united abominations:

    bana kalırsa bu albüm ortalama bir metal albümünden farksız. tam oturmamış bir kadroyla daha iyisi çıkamazdı. bu dönemde gruba glen drover ve shawn drover kardeşler sırasıyla gitarist ve davulcu olarak, james lomenzo basçı olarak dahil oldu. washington is next! iyi ama. ek olarak a tout le monde'un farklı bir versiyonu albümde yer alıyor. ama tırt bir versiyonu.

    20- endgame:

    glen drover'ın ailesine vakit ayırmak istemesi sonucu ayrılmasıyla gruba shawn drover'ın tavsiyesiyle chris broderick dahil olur. artık oturmaya yaklaşmış bir kadroyla ise endgame gibi kaliteli bir iş ortaya çıkmıştır. head crusher gibi son derece başarılı işlere sahiptir bu albüm. severim, sayarım.

    21- junior'ın dönüşü:

    2010 yılında james lomenzo gruptan ayrılmayı düşünür. shawn drover bu durumu junior'a iletir ve dave ile konuşmasını tavsiye eder. tam olarak ne konuştuklarını bilemeyiz ama sonuç olarak junior megadeth'e geri döner. hem de rust in peace'in 20. yıl dönümünde. bunun için tüm albüm baştan sona çalınır. daha sonra ise sonisphere 2010 sayesinde big four aynı sahneyi paylaşır.

    22- th1rt3en:

    youthanasia 2 kafasına giren bu albüm sudden death ve public enemy no. 1 gibi şaheserler olsa da genel olarak ortalama bir albümdür. youthanasia'dan demo seviyesinde kalan new world order ve millenium of the blind bu albümde tekrardan kaydedilmiştir. onun dışında dediğim gibi ortalama bir albümdür.

    23- super collider:

    deneysel olmaya çalışıp batırmış albüm. risk gibi kötü değil ama megadeth de değil değildir. direkt kötüdür. dance in the rain ve kingmaker hariç iyi diyebileceğim parçası yok gibidir. kötü bir denemedir bu albüm.

    24- broderick ve drover'ın ayrılışı:

    25 kasım 2014 tarihinde chris broderick ve shawn drover gruptan ayrıldıklarını ve kendi grupları act of defiance'ı kurduklarını açıklamışlardır. albüm hazırlıklarında olan megadeth bu iki üyenin yerini doldurmak için arayışa girişmişlerdir. gitar için kiko loureiro ve davul için lamb of god'ın efsane davulcusu chris adler albüm için megadeth'e katılmıştır. zamanla kiko kalıcı üye olurken adler lamb of god'a dönecektir. ek olarak nick menza 21 mayıs 2016 tarihinde ohm grubuyla sahne alırken kalp krizi geçirip ölmüştür.

    25- dystopia:

    megadeth'in tekrardan saygınlığını kazanmasını sağlayan albümdür bu. bu albüm megadeth'in uzun yıllar sonra tekrardan thrash yapmaya başladığı albümdür. the threat is real gibi mükemmel bir açılışı, post american world, dystopia, poisonous shadows, conquer or die gibi başyapıt veya çok iyi statüsünde parçalara sahiptir. ek olarak sound'unu çok severim bu albümün. üyeler bu sefer oldukça iyi bir uyum yakalamış. kaliteli, hoş bir albüm.

    26- mustaine'in kanseri ve junior'ın tekrar kovulması:

    chris adler gruptan ayrılmadan önce mustaine'e soilwork davulcusu ve arkadaşı dirk verbeuren'i önerir. mustaine verbeuren'e teklif götürür ve verbeuren teklifi kabul eder. 17 haziran 2019 tarihinde mustaine gırtlak kanserine yakalandığını ve ilerideki konserlerin tamamı iptal edildiğini açıklar. kısa bir süre sonra dave kanseri atlattığını açıklamıştır. mayıs 2021'de ise david ellefson'ın reşit olmadığı iddia edilen biriyle olan cinsel mesajlaşmaları ortaya çıkmıştır, hatta ellefson'ın uygunsuz görüntüleri de ortaya çıkmıştır. her ne kadar hem junior hem de kız aralarındaki ilişkinin rızaya dayalı olduğunu ve kızın reşit olduğunu dile getirseler de 24 mayıs 2021'de grup junior'ın gruptan çıkarıldığını ve yeni albümdeki tüm kayıtlarının baştan alınacağını açıklar. yeni albümde bas kayıtları için testament basçısı steve digiorgio gruba albümde destek olacakken 2022 turnesinde gruba james lomenzo eşlik edecektir. daha sonradan lomenzo kalıcı üye olmuştur.

    27- the sick the dying and the dead:

    çıkışının üstünden daha bir sene geçmemiş olan güzide megadeth albümü. çıkışını takip ettiğim ilk megadeth albümü. bence çok da kaliteli olan megadeth albümü. dystopia'nın üstüne fazlaca koyup gayet kaliteli bir albüm çıkarmışlar. albüm dogs of chernobyl, life in hell, killing time, we'll be back gibi başyapıtlar içeriyor. üyeler yine oldukça iyi bir uyum yakalamış. özetle daha önce de söylemiştim şimdi de söylüyorum; bence bu albüm 2000 sonrası çıkmış en iyi megadeth albümü.

    28- günümüz:

    megadeth şu anda tam gaz yoluna devam ediyor. en son nippon budokan arena'da marty friedman ile 23 yıl sonra ilk kez sahne aldılar, uyumları her zamanki gibi muazzamdı. mustaine'in sahne performansı her ne kadar zayıf kalsa da daha 10 yıl dayanırlar gibi duruyor.

    \m/

    edit: imla
  • popülerlik çok enteresan bir şey, asla anlamadığım ve asla anlamayacağım bir kavram.

    bu grup (yani megadave, dave mustaine) 2000'li yıllardan günümüze 5 tane masterpiece albüm çıkarttı, önce dystopia ardından the sick, the dying...and the dead albümleri geldi, ilk defa grammy aldılar, billboard'ları kırdılar ve kırmaya devam ediyorlar ama hala yurdum 70'lerin sonu 80'lerin başı doğumlu metalcilerine kendilerini beğendiremediler.

    metallica, endgame, the system has failed, dystopia ya da the sick,the dying...and the dead ayarında da değil, united abominations ayarında albüm çıkartsa ortalık yıkılır, "şöyle gençliğime döndüm, böyle akmarda hissetim" diye her gün debe'de görmekten kusucak hale geliriz.

    megadeth günün birinde geri dönecekmiş, herif kolundaki sakatlığı yendi geldi the system has failed albümünü çıkarttı, gırtlak kanserini yendi geldi billboard'ları dağıttı, daha kaç albümde geri dönsün herif semazen oldu amk...
  • metallica'dan kovulan dave mustaine'nin kurup ba$ini cektigi, iron maiden ve metallica ile beraber 90'lara damgasini vurmu$ heavy metal'in en degerli gruplarindan biri.

    marty friedman'in katilimiyla tavan yapan enstruman hakimiyetleriyle beraber mustaine'in e$ine zor rastlanir vokaliyle on plana ciktilar, rust in peace albumuyle cok tanindilar.. gitarlarin teknik kullanimi ust duzey olmasina ragmen (bkz: hangar 18) (bkz: holy wars) cogunlukla malmsteen sentetikliginde degildir, $arkinin temasiyla uyum halindedirler.

    megadeth anti-militarist, ozgurlukcu, dunyayi ve siyaseti cok onemseyen tavriyla on plana cikmi$ bireysellikten uzak bir gruptur. fanatik hayran kitlesine sahiptir ve dave mustaine yillardir bu grubu degi$en kadrosuna ragmen pe$inden surukledigi icin her anlamda ba$arili bir sanatcidir.

    2001 ve 2005 yilinda turkiye'de iki konser verdiler, birincisinde en onde bagirip cagiriyordum ikincisine gidemedim.. ancak $ov olsun, geni$ bir dinleyici kitlesinin yuregine ula$abilme olsun megadeth iyidir, iyi az kalir, süperdir..
  • grupların kalitesini sahip oldukları hayran kitlesine göre belirlemek yerine, yazdıkları gitar riflerine, sololarına, şarkı sözlerine ve duygulara hitap etmesine bakarak karar vermek daha adil olacaktır sanırım. tabi ki zevk sonuçta herkes sevmeyebilir. ama ölçüt popüler olmak olmamalı. dünyada çok gereksiz olmasına rağmen o kadar büyük hayran kitlesine sahip gruplar, sanatçılar var ki...

    ayrıca, dave mustaine bir röportajında "slayer'dan kerry king bir dönem megadeth'le çaldı. ben metallica'dan kovuldum ki kill'em all ve ride the lightning albümlerinde birçok rifim var. james hetfield'a tekniğimden birçok şey gösterdim. e megadeth'i ben kurdum. dünyadaki en iyi 4 metal grubunun 3'ünü etkilemişim. bu ego değil. gerçekler." diyor. fazla söze gerek yok sanırım.
  • çok sevdiğim bir gruptur ama megadeth'i övecem deyip de ergenler gibi gelip metallica'ya gömmeyin. biri demiş ki; "metallica gibi popüler kültüre yenik düşmedi" bu konuda emin miyiz acaba?

    evet metallica 90'lardaki grunge fırtınasından yoğun etkilenip 96 ve 97 yılında grunge rifflerine benzer riffler ve vokaller barındıran load ve reload albümlerini yayınladı.
    peki o yıllarda megadeth grunge'dan etkilenmedi mi? tabi ki etkilendi. megadeth'in 97 yılında çıkardığı cryptic writings albümü bangır bangır grunge kokan bir albümdür. albümü sololardan arındırsak nur topu gibi alice in chains kalıyor ortaya.

    şimdi siz grunge'ı nirvana ve pearl jam'den ibaret sanıyorsunuz ama 93 yılında alice in chains 94 yılında da soundgarden grunge türünde amerika listelerinde zirveyi gördü. bu 2 grup grunge'ın metale yakın damarıdır.

    son bir not düşelim bu konuda, soundgarden vokali chris cornell öldüğü gün megadeth çıkıp chris'in anısına soundgarden'dan outshined'ı canlı coverlamıştır. bu adam için fanlarına shut up bile çekmiştir. haaa dave reyizin nefesi parçaya yetmemiştir ama sıkıntı değil. chris'in kendisi de son yıllarda parçayı söyleyemiyordu:)
    https://www.youtube.com/watch?v=bhqmvnlphe8
  • 2 eylül 2022 günü the sick, the dying... and the dead! isimli 16. stüdyo albümlerini piyasaya çıkaran efsanevi metal müzik grubu.
    albüm tabii ki bizim gibi ilk yıllardaki thrash metal dönemini sevenler için hayal kırıklığı olan bir albüm ancak heavy ve rock açısından içine soktuğu beklentinin meyvesini de veren bir albüm.

    the sick, the dying... and the dead, dogs of chernobyl, nighstalkers ve we'll be back gibi şarkılar mustaine'in bitmek bilmeyen yaratıcılığının bir göstergesi. müzikal olarak çeşitli, yer yer thrash vari bir sertlik ve bazen anlamsız işler var (nightstalkers'daki ıce-t gibi). soldier on gibi bazı tipik 2000 sonrası megadeth şarkıları da var!.

    parça isimleri ne kadar çeşitli ve genel olsa da, şarkılar da gereksiz yere tekrar ederek dinleyiciyi yoruyor . bir garip şarkıdan ayrıca bahsetmek gerekiyor – sacrifice, megadeth'in tarihindeki en garip vokal performanslarından biri ve ilginç bir enstrüman kullanımı görüyoruz.

    genel olarak, kendi kategorisinde sağlam bir albüm ve güzel bir yorum. evet, eski mustaine hala var, yaratıcı ve sizi günlerce rahatsız edebilecek agresif ve hızlı şarkılar yazabiliyor. bir grup şüpheli şarkı seçimi olabilir, ancak biz megadeth hayranlarına bir söz veriyorlar - geri dönecekler ve umarım burada ki kusurlar olmadan geri dönecekler.
  • dave mustaine’i hiç sevmezdim. bana şımarık ve itici bir tip gibi gelirdi. megadeth’in bazı şarkılarını (hangar 18, lucretia, a tout le monde vs) severim ama çok dinlediğim bir grup değildir.

    birkaç sene önce scorpions konserinde ön grup olarak çıktılar. “eeh dinleyelim madem” diyerek dinledim. gerek mustaine, gerek diğer grup üyeleri hem zamanında sahne aldılar, hem aşırı profesyoneldiler hem de kusursuz bir icra yaptılar. saygı duydum. dört dörtlük bir şovdu.

    mustaine belki özelde hala çok kıldır ama gruba önyargılarımı yıktılar. takdir ettim.
  • megadeth hakkında muhtemelen bilmediğiniz 20 gerçek:

    1) metallica'dan kovulduktan sonra dave mustaine, ikinci küresel hakimiyet (!) girişimini kısa bir süreliğine tele pazarlamacı olarak çalışarak denemiştir.

    2) dave mustaine, diamond head'in eski vokalisti sean harris'in megadeth'in frontmani olmasını istemiştir. megadeth'in kuruluşundan 10 yıl sonra ise dave mustaine, diamond head'in geri dönüş albümü death and progress'te konuk sanatçı olarak yer almıştır.

    3) megadeth'in ilk albümünde bulunan nancy sinatra cover'ı these boots are made for walking, şarkının orijinal bestecisi lee hazlewood şarkının cover'ını çirkin ve saldırgan olarak gördüğü için bulunduğu albümün 1995 sonrası basımlarında albümden çıkarılmıştır.

    (not: şarkı 2002 yılına kadar olan basımlarda albüme dahil edilmedi, 2002 yılında sansürlü hâlde yayınlandı.)

    4) megadeth'in sevimli maskotu vic rattlehead, dave mustaine tarafından tasarlanmıştır. death, dark angel ve municipal waste gibi grupların da albüm kapaklarını tasarlayan sanatçı ed repka, dave mustaine'in yönetimi altında peace sells... but who's buying albümünün kapağını tasarlamıştır.

    5) wake up dead'in klip çekimleri sırasında, bir megadeth hayranı çekimin yapıldığı hangardaki bir uçağı baştan sona sprey boya ile boyamıştır. (cezasını dave mustaine ödemiştir.)

    6) 1987 yılında çıkan megadeth albümü so far so good... so what'ta davulları çalan chuck behler, kendisinden önceki megadeth davulcusu gar samuelson'ın davul teknisyeniydi. chuck behler'ın megadeth'te geçirdiği dönemdeki davul teknisyeni ise kendisinden sonra megadeth'in davulcusu olacak nick menza'ydı.

    7) dave mustaine "rust in peace" ismini bir aracın tamponundaki bir stickerda yazan “may all your warheads rust in peace.” yazısından almıştır.

    (may all your warheads rust in peace: bütün nükleer silahlarınız huzur içinde paslansın)

    8) countdown to extinction albümüyle aynı adı taşıyan şarkı, hayvan sorunlarıyla ilgili farkındalık yaratan çalışmaları yıllık olarak onurlandıran bir topluluk olan human society of united states tarafından verilen genesis ödülü'nü kazanmıştır.

    (countdown to extinction: yok oluşa geri sayım)

    9) grup 1993 yılında aerosmith ile turlarken dave mustaine, "konserde fazla şarkı çalacak zamanımız yok çünkü aeorsmith üyelerinin çok az ömrü kaldı." demiştir. sürpriz olmayan bir şekilde, bu sözlerden sonra turne iptal olmuştur.

    10) en çok satan korku kitapları yazarı dean r. koontz, megadeth için kinayeli bir tarihsel zaman çizgisi bulunan şaka yollu bir biyografi yazmıştır.

    11) 90'lı yılların sonundaki bir the x-files bölümünde fox mulder, partneri dana scully'ye "megadeth albümlerini saklasan iyi olur." demiştir.

    12) 2000 yılında gruptan ayrılıp 2003 yılında japonya'ya taşınan ve uzun süre megadeth'te gitar çalmış olan marty friedman, yükselen güneşin ülkesinde (japonya'nın diğer adı) başarılı bir televizyon programı sunuculuğu yapmıştır.

    (bonus: slayer'ın gitaristi kerry king'in konuk olduğu bölüm)

    13) 1998 yılında dave mustaine, drew carey show sitcom'unda yer almıştır. carey'nin grup seçmelerine katılmış fakat başarısız olmuştur.

    ilgili bölüm

    14) dave mustaine vh1 kanalında yayınlanan rock n roll jeopardy yarışmasına katılmıştır. george clinton ve moon unit zappa'yı aşağılayıcı bir şekilde alt etmiştir. akıllı adam.

    15) cameo'ların adamı dave mustaine, aynı zamanda 2001 yapımı black scorpion'da kundakçı torchy thompson'ı oynamıştır.

    oynadığı kısımlar

    16) megadeth'in 2004 yılında çıkan geri dönüş albümü the system has failed aslında dave mustaine'in ilk solo albümü olarak yayınlacaktı fakat megadeth olarak stüdyo ile anlaşması olduğundan dolayı dave mustaine albümü megadeth adı altında yayınlamıştır.

    17) the system has failed'tan bahsetmişken: dave mustaine'in oğlu justis ile kızı electra die dead enough'ın klibinde oynamıştır.

    18) megadeth dokuz kez grammy'e aday olmuştur fakat hiç kazanamamıştır. yazıklar olsun sana recording academy!

    (not: çevirdiğim bu yazı 2014 yılında yayınlandığı sırada megadeth'in grammy ödülü yoktu fakat grup son albümü dystopia ile 2017 yılındaki 59. grammy ödül töreninde en iyi metal performansı ödülünü kazanmıştır sonunda)

    19) megadeth'ten ayrı olduğu sırada david ellefson, hail! adında bir süper grup kurmuştur. grubun üyeleri arasında judas priest'in eski vokali tim owens, sepultura'nın gitaristi andreas kisser ve megadeth'in eksi davulcusu jimmy degrasso da bulunmaktaydı.

    20) dave mustaine, taekwondo ve ukidokan (?) karatesinde siyah kuşağa sahiptir. sözlerinize dikkat edin!

    kaynak
  • hırvatistan konserini bir grup kendini bilmez tarafından taşlandıkları için yarım bırakmak zorunda kalmışlardır.

    http://www.youtube.com/watch?&v=zxwprjhwaeo

    video altı yorumlardan :

    "when i was about the same age with these idiots, good music and musicians were respected. i remember the day "rust in peace" came out, and it hurts me now that some shithead croatian teenagers are throwing rocks to an iconic heavy metal figure. you? fucking losers.. that is megadeth. that blonde guy, that is dave mustaine. and who the fuck are you, exactly? i wish i was there to break your heads, one by one. megadeth will be in turkey on the 19th and shown the respect they deserve, with pleasure."

    "ben bu salaklarla aşağı yukarı aynı yaştayken, iyi müzik ve müzisyene saygı duyulurdu. "rust in peace"in piyasaya çıktığı günü bile hatırlıyorum, ve şimdi bir grup sikkafalı hırvat ergenin bir heavy metal ikonuna taş fırlatması beni yaralıyor. sizi siktimin ezikleri.. bu megadeth. o sarışın adam, o dave mustaine. peki ya 'sen' kimsin, tam olarak? keşke orada olsaydım da kafalarınızı kırsaydım, birer birer. megadeth 19'unda türkiye'de olacak ve hakettiği saygıyı göstereceğiz, zevkle."
  • lanet olası bir sevgilidir megadeth. hayatına sen sersem bir çocukken girer, seni daha da sersem edip beklemediğin anlarda terk eder.

    bana öyle yaptı. çok karanlık bir anda yakaladı. afalladım. koskoca bir aşkın yakınındaydım, yakınındaymışım, anlamadım. ağzımda koca bir kancayla dolaşıyordum ağaçların altında, dışarıda rezil bir savaş hüküm sürüyordu, kardeş kardeşi öldürüyordu, "taş taş üstünde koymayacaklar" diyordu o. bir hangara sığınıp saatlerce sevişiyorduk, sonra ölüm öpücükleriyle uğurluyordu beni. yalancının tekiydi, belliydi, ama yine de özlüyordum, damarlarımda bir zehir gibiydi. bir gün geldiği gibi gitti.

    lanet bir sevgiliydi megadeth. eski mektuplarını okuyup duruyordum, koca bir haçtan aşağıya bakıp ağlıyordum. kapkara bir cumaydı, yasla uyanıyordum sabahları. kafama bir kurşun sıkasım, revolverin içindeki tek kurşunu bulasım vardı. sonra bir gün ağzında küllerle geldi tekrar. "canımı dişime taktım" senin için dedi, "yeni benle tanış". inandım. salaktım, inançlarımızda yalan vardı, anlamadım.

    adamı rezil eder megadeth, ölmekten beter eder. kaosa müptela, öfkeye esir eder. zafer kazandığını sandığın anda bir girdaba atar, kara perdelere dolayıverir. herşeyi bildiğini sanırsın, yanılırsın. kaçmak istersin, gizli bir köşe bulamazsın. bir anda gidiverir, hiç belli etmeden, sonra bir bakarsın ki hayatının en acayip yerlerine sızmış, en acayip yerlerden çıkmakta, hiç beklemediğin zamanlarda. aradan zaman geçer, yaşlanırsın. "zaman kimseyi beklemiyor" diye haber gönderir sonra, "beni bile". ağlarsın. seninle birlikte yaşlanmaktadır çünkü kızıl saçlı bir adam, yenilmektesinizdir, yenilenmeyi beklerken. solucanlara kral olmuşsunuzdur, kurtlara kraliçelik yapmayı düşlerken. yine de sandalyeleri tekmelersiniz, yine de öfkelisinizdir, işte hep o zamanlarda geliverir birden, "senin için buradayım" dersin o eski, o rezil, o güzel sevgiliye. en kötü sözler cennet bahçelerinden çıkmışçasına güzel olur, kimsenin sizi tanımadığı o tanıdık şehirde.

    bir cdyi çekip alırsın, günahları gözlerinden akan bir kahraman gibi bakakalırsın. sana dürüst olmayan hayata dürüst olmaya çalışmanın anılarıyla başbaşa yaşayıp, bir gün ölümün gölgesinde ölü bir adam olarak uyanırsın.
hesabın var mı? giriş yap