• alanzinho topuk pası verdi diye ve maç sonu sevincinde arkadaşlarına katıldı diye yönetim tarafından uyarılması gerektiğini savunan stadyum programında dillendiren yorumcu..
  • 03.02.2009 tarihli yazısında bugün itibarıyla futbolun saha içinde komünist bir nitelik taşıdığını belirtmiş ve komünist kelimesine genlerinden dolayı nefret duyanlara, yazıyı bu kelime yerine toplumcu koyarak okumalarını önermiştir.

    http://www.milliyet.com.tr/…=mehmet demirkol&ver=71

    zaten bizim sakallı marx amca da yıllar önce üretici güçlerle üretim ilişkileri arasında zorunlu bir uygunluk yasası olduğundan, üretici güçlerin özel mülkiyete tabi olmasının bunların gelişiminin önünde engel teşkil ettiğinden bahsetmemiş miydi? bu açıdan endüstriyel futbol, sponsorlarıyla, reklamlarıyla, petrol zotrilyoneri başkanlarıyla daha iyi bir seyir zevkinin ve oyuncuların kendi potansiyellerinin en iyisini ortaya koymalarının önünde bir engel teşkil ediyor. bugün kapitalizm hayatın her alanını olduğu gibi futbolu da köreltiyor.

    bu arada komünizm kelimesinden nefret edenlerin önerilen toplumcu kelimesinden de aynı şekilde nefret edeceklerini tahmin ediyorum. bu yüzden sönen kapitalizmin saldırgan neferlerine, pascal nouma'nın taşaklarını yemeleri şeklinde alternatif bir öneri sunabilirim.
  • ağustos ayından beri itü'de rektör yardımcılığı yapan makinacı prof.dr.
  • bugünkü yazısını şu şekilde bitirmiş köşe yazarı :

    "nette yokum. facebook’ta ya da başka bir arkadaşlık ve sosyalleşme grubunda da. bana elektronik postayla ulaşmak da mümkün değil. yukarıda bir e-mail yazıyor olabilir, ama bana ulaşmıyor. maalesef durum bu. tek yol eski usul... mektup. kusura bakmayın."

    facebook ve diğer arkadaşlık sitelerinde olmamayı anladım da, email yoluyla ulaşamazsınız ne demek orasını çözebilmiş değilim. elektronik haberleşme denen güzellikten pek hoşlanmıyor her halde.

    ha yok eğer mail adresimde problem var ulaşmıyor diyorsa yeni bi adres ayarlayıver nolcak.

    suftenin uyarısı üzerine edit: mailden sürekli küfür edildiği için mail adresini kapattırmış kendisi. insanlar küfretmek için mektupla uğraşmazlar diye düşünmüş.
  • bugün allah analı babalı büyütsün sözünü bolca duyması gereken spor yazarıdır.
  • bugun ntv spor'da spor servisi programinin sonlarinda borges'in blogunda (bkz:http://devrimderki.blogspot.com/…karisik-pizza.html) kendisine yonelttigi elestirilere cevap verdi. akla uygun tek argumani suydu "benim bu konuda tek bir kriterim var, diger kuluplerden de tarafli olduguma dair tepki aliyor muyum? aliyorum. o zaman benim icin konu bitmistir". yani diyor ki kendisine fenerbahceliler de besiktaslilar da tepki gosteriyorlarmis, o nedenle de kendisinin takim tutarak yazdigina dair bir suphesi yokmus. borges de yazdigi yazida haksizmis ama yaziyi iyi yazmis.

    konuyla ilgili borges'in cevabi da blogda mevcut:
    http://devrimderki.blogspot.com/…/spor-servisi.html

    simdi dusunuyorum da borges haksiz mi? turk spor dunyasinda gecen seneye kadar emre belozoglu'yu yerden yere vuranlar simdi korumuyorlar mi? gecen seneye kadar emre belozoglu'yu savunanlar simdi yerden yere vurmuyorlar mi? gecen sene emre belozoglu bir milli macta basin tribunune el kol hareketi yaptiginda su satirlari yazmis demirkol (borges'in blogundan aliyorum):

    "terbiyesizliğin kaptanı
    o terbiyesiz adam 27 yaşında. 11 yıldır uluslararası arenada. 2 büyük ligde oynadı. 44 kez a milli. isviçre maçında rakip kovalayan, ingiltere'de hakkında ırkçılık soruşturması açılan, nihayet sahada milli formayla ve kaptanlık bandıyla hareket çeken adam benim milli takımımın kaptanı. özür dilemiş. tıpkı tsyd'nin açıklamasındaki gibi ben de kabul etmiyorum.
    eğer bu ahlak yoksunu adam, bir daha milli takım forması giyerse, onu çağıran da bu suça, bu terbiyesizliğe ortak olacak. eğer bu adama bir ceza verilmez üstüne de prim alırsa bu ahlak yoksunluğunu federasyon da üstüne alacak. ya maçı kaybetseydik ne olacaktı? kime çekecekti o hareketi, koridorda macar mı kovalayacaktı? yoksa mixed zone'da muhabir mi dövecekti? onu ingiltere'de buradakinden 5 kat fazla eleştiriyorlar. yapabilecek mi oradaki basına aynı şeyi? bekliyorum. bir gün oynarsa görürüz herhalde."

    simdi emre belozoglu fenerbahce'de. galatasaray macinda sabri'yi olumle tehdit etmesinden tutun, saha icinde kendi takim arkadasini tehdit etmek, uzerine kayserispor macinda rakip futbolcunun bogazini kesme hareketi yapma, falan emre ayni emre, gs'liyken neyse, fenerliyken de o. butun bu olaylardan sonra demirkol'dan emre'ye sert bir elestiri gelmedi. ben iddia ediyorum macaristan macindaki harekete o tepkiyi veren demirkol, emre'ye hicbir zaman bu tur bir tepkiyi bir daha vermeyecek, oyle bir yaziyi bir daha asla yazmayacak. yaptiklari daha azimsanacak seyler oldugundan da degil. mehmet demirkol'un bastiramadigi duygularindan dolayi.

    demirkol kendi tarafliligini kendisi dahi zor farkediyordur ama ne kadar zorlarsa zorlasin, diger takimlar icin yazarken daha acimasiz, fenerbahce icin yazarken daha hosgorulu oluyor. teshisleri dogru da olsa, yanlis da olsa demirkol icindeki ofkeyi atamiyor, dili sertlesiyor, acimasizlasiyor. ornegin ben inaniyorum ki deniz baris - luis aragones kufurlesmesinin, ya da besiktas macinda emre belozoglu-deivid de souza saha ici kavgasinin ustunde durmamasini baska turlu aciklayamayiz. aynen borges'in dedigi gibi ayni hareketleri emre, aragones degil de ornegin lincoln ve kalli yapsa simdiye yerin dibine sokmustu demirkol.
  • kesinlikle fenerbahçe yanlısı olduğuna inandığım ayrıca beşiktaş'a karşı içten içe kin beslediğini düşündüğüm bir türlü tarafsız olamayan spor yazarı.

    hemen örnek verelim:

    ntv spor kanalında fuat akdağ ile yaptığı programın bir bölümünde futbol dünyasından ilginç foroğraflar gösterilir ve bunlar hakkında yorumlar yapılır. barcelona'nın genç futbolcusu bojan krkic'in ikiz kardeşi ile bir fotoğrafı üzerine yorum yapmaya başlarlar. bir müddet sonra mehmet demirkol kişisi '' belki bojan'ın ikiz kardeşini de bizim takımlardan biri alır'' der ve sinsi sinsi sırıtmaya başlar. akabinde biraz daha ileri giderek direk higuain'den dem vurur.
    bu dakikadan sonra akıllara gelen tek soru vardır:

    sabin ilie ülkemizde hangi takımda oynamıştır (lan ..) ?

    edit: gelen uyarılar için teşekkürler.
  • ntvspor ekranlarinda fuat akdag ile birlikte siradan galatasaray, fenerbahce ve besiktas'a geciren spor yorumcusu. seviyorum kendisini okumayi ve dinlemeyi. ugur meleke, bagis erten, banu yelkovan ve nilay yilmaz'la birlikte turk futbolunun akil adamlarindandir kendisi.
  • mehmet topuz sorununu da güzel bir analizle teşhis etmiştir.

    --- spoiler ---
    yani aslında bu bir mehmet topuz tartışması değil.
    bu bilinen adıyla yabancı sayısı tartışması...
    --- spoiler ---

    lionel topuzinho başlıklı yazısı;

    http://www.milliyet.com.tr/… demirkol&b=lionel topuzinho
  • beşiktaş'ın transfer ettiği matteo ferrari için gökhan zan'dan kötü bir oyuncu* diyen yorumcu.ya kafası iyiydi ya da futbolu harbiden bilmiyor.
hesabın var mı? giriş yap