meiji

• bu dönemin ilginç yanı yapılan batılılaşma çalışmaları giyim kuşam gibi kültürel alanları da kapsamaktadır ve bizde muhafazakar çevrelerin bir ara kullandığı "japonlar gibi geleneklerimizi koruyup batının teknolojisini alalım" klişesinin temelsiz olduğunu göstermektedir.
• gunumuz modern japonya'si, burokratik yapisini meiji donemine borcludur.
  
  hemen ardindan taisho donemi baslamistir.
• modernlesme doneminde japonya'ya imparatorluk eden adam. apoletli, puskullu, uniformali, biyikli fotograflari vardir.
  (bkz: sultan abdulmecit)
• ilginc olan sey, demokrasinin ilk defa japonya'ya bu donemlerde yavas yavas getirilmeye baslanmis olmasidir. iki bolumden olusan diet sistemini almanlar'dan alan japonya'da, alt parlamento halk tarafindan secilmeye baslanmis, ust parlamento ise yine toplum ici hiyeryar$i engeline takilmi$tir.
  
  meiji doneminde, ordunun yetkileri kisitlanmis (ki ulkeyi tamamen yoneten ordu liderlerine shogun denmekteydi, imparator ise sadece birtakim burokratik isleri yonetmek ile sorumluydu, pek bir soz hakki yoktu), imparator'un yetkileri tekrardan guclendirilmistir.
  
  butun bunlarin yaninda, japonya'yi ayakta tuttuguna inanilan guclu burokrasi sistemi de bu donemde $ekillenmi$tir.
• shinto yu budizmden ayri tutmaya karar veren ve bu kararinda azmedip, butun shinto mabedlerini devlet kontrolu altina aldirtan imparator. shinto nun, ulkesinin geleneksel inanci olduguna ve onun kaybolmamasi gerektigine inanan meiji, shintoya olan sempatisi yuzunden hukum surdugu siralarda her ne kadar hristiyanlik ve budizmi de legal olarak tanisa da budizme pek sicak bakmadigi icin o siralarda bircok budist tapinagi kapanmistir. ve halkinin inanci ne olursa olsun shinto rituellerinde her japon vatandasin yer almasini mecbur kilmistir. bu mecburiyete gore her japon, imparatorlarin insan formunda tanrilar oldugunu ve bu nedenle japon irkinin tanrilardan gelme oldugu icin ustun oldugunu acikca ilan etmek zorunda idi. bu baski ikinci dunya savasi na kadar devam edip savas sonrasi devlet ve din isleri ayri tutulmustur. (bkz: amaterasu)
• japon yoğurt markası. japonyada yoğurtlar genellikle şekerli olsa da meiji yoğurtlarda şeker ayrı bir poşet ile kapaktan çıkar, ileride çaya katılmak için ayrılır ve elde adam gibi şekersiz yoğurt kalır.
  
  yıllar sonra gelen düzeltme : çaya da atılmaz hatta. çayda şeker mi olurmuş
• 1868’de askeri aristokrasiye son vererek yönetimi tümüyle eline geçiren meiji dönemindeki uygarlaşmayı,oral sander şöyle açıklamaktadır: “japonya 1868 yılında katı bir feodalizmin ilginç bir karikaturü, bir ortaçağ ülkesiyken, 30 yıl gibi devlet hayatında son derece kısa olan bir süre içinde, tümüyle batılılaşmış, en ileri avrupa devletlerinin düzeyine çıkmış, rusya'yı ise aşmıştı.”
• japonya'da 'meiji restorasyonu' olarak adlandırılan dönemin başrol oyuncusu olan imparator kişi.
  
  meiji imparatorluğa gelmeden evvel japonya; tıpkı bizde anadolu beylikleri dönemi'nde olduğu gibi daimyo denilen feodallerin bölük pörçük hüküm sürdüğü, bu feodallere üstün olan şogunun ülkenin fiili yöneticisi olduğu, imparatorun ise kyoto şehrinde ikamet eden pasif bir sembolden gayrı bir anlam ifade etmediği bir durumdaydı.
  
  vaziyet böyleydi fakat meiji tahta oturmadan evvel feodaller ve farklı sınıflardan oluşan topluluklar, şogunun yabancılarla imzaladığı anlaşmalardan hoşnut değillerdi. japonya'da bir belirsizlik, bir karışıklık atmosferi vardı. meiji on beş yaşında imparator olduğunda, savaşçı sınıf olan samurayların genelinin desteğini alarak bir şekilde imparatorun fiili yönetici durumuna gelmesini sağladı, şogunluğa son verdi.
  
  sonrası malum:
  
  (bkz: meiji restorasyonu)
• jp. münevver, aydın.
• uluslararasi arenada "meiji restoration" diye bilinir bu donem. amerkan muhendisleri yol yordam gostermi$lerdir bazi alanlarda.