• verse en başta da eleştirenlerin uzun kuyruklar oluşturacağı kişi...
  • cinsellige sonuna kadar duskun bir ergenin hikayesini anlatan bir film.. anlamadigim nokta filmin uyarlandigi kitap mi kotuydu de, bunun filmi yapilsa yapilsa kurtarilamazdi, yoksa kitaptan bir sey ciksa bile rezil bir yonetmenin elinde miydi de film bu hale dustu.. anlamadim tabii.. bilindik ergenlik sancilari, sonra olgunlasma vs. vs. vs.. bunun yerine thirteen var, onu verelim..
  • kızın üstündeki striptiz kıyafetinden değil de sapık fantezilerini döktüğü günlüğünden ilişkilenen bi annesi var. evlere şenlik.
  • filmin başında yüzmekten korkan bir bambina iken, sonunda sıkı bir yüzücü olmuş donnadır.
  • aşırı itici, rahatsız edici, sinir bozucu ve bütün bu duyguların hiç bir nihayete ermediği gereksiz, provokasyon yüklü, yönetmen fantezisi, boş film. film dememin nedeni bir makara filme kaydedilmiş görüntü olması.

    yani kız bir yılda dağıtıyo, sonra "sonsuza dek mutlu yaşamışlar". (bkz: siktir git bi cay koy ya)
    bir de üstüne üstlük o kadar gerçek dışı ki. ilk sevişmesi, ilk sigara içmesi, suya düşerken ki korku.. rahatsızlık seviyesinde. ha bütün gerçek dışılıkları semolize etmek için kullanılan bir teknikse başarılı sembolleştirme ancak filmi gereksiz kılan detaylar.

    diskotek'te nuri alço tarafından bayıltılıp tecavüz edilen genç kızın dramından ne farkı var, ya da daha vahimi bir fark olduğunu zannedenler mi çoğunlukta ki ülkemizde de "çok satanlar" sıfatıyla mükellef bir kitap üstüne üstlük film oluyor da izleniyor.

    filmin genel dadaik bakışına lafım yok ama konu bu kadar yüzeysel ele alınabilirdi. ilgisiz aile bakış açısı kıt ve dayatmacı olduğu sürece bilinçsiz aileler yanlış dersler çıkartıp iyice sorunlu ve sağlıksız tedbirler alıyorlar.

    yani kıza ilgi gösterme, kızı tanıma, yüzünden anlama dertli olduğunu, ilgin sıfır olsun; bir günlüğünü oku ki kızın: allah allah. vahiy gelsin, anne olduğun aklına gelsin, bir mevsimde herşeyi yoluna koy, mükemmel anne ol. ilk nefes sigaradan daha gerçek dışı bir durum.

    kendine güvensiz, ilgi ve eğitim yoksunu, mutsuz ve hepsinden kötüsü silik karakter yapılarını al sen film yap. aman ne yaratıcı. aynı şekilde (bkz: piyanist). kabullenemiyorum, kabullenmeyeceğim.
  • 2005 yılı mahsulu luca guadagnino tarafından yönetilmiş olan italya / ispanya / abd ortak yapımı film.

    babası inşaat mühendisi olan ve arabistan diyarlarında çalışmakta olan melissa annesi ve babaannesi ile yaşamaktadır. bir gün katıldığı bir partide ilk cinsel tecrübesini edinir. olaylar gelişir.
  • kafamız dağılsın, boş boş film izleyelim diye gittiğimiz, ''aman gelmez olaydık'' diye cıktığımız, manasız, gereksiz, tum zamanların en kötü filmi...*
  • evvela, dogru yorum yapabilbek icin piyade taburunda izlenmemesi gereken filmdir. ulkemizin hatun ergenleri de bunalimlarini ayni yontemle kisa zamanda atlatsa diyesi geliyor insanin ancak, bunun icin epey cola-fanta daha icmemiz gerek.

    --- spoiler ---
    parcalanmis modern bir ailenin ergen bir kizcagizinin kisa zamanda kotu yola dusmek hususunda ciddi bir kariyer yapmasi, olaylarin gelisimi, sonucu... bildigin turk filmidir, en sonunda yuz firca darbesiyle rahat edemez ve bize has olan kirk tas su teknigini okyanusa atlayarak kendi kendine uygular ve piru pak olur.
    --- spoiler ---
  • filmde oynayan kız kitaptaki karakteri zerre kadar yansıtmıyor. bir kere çok aptal bakıyor, bu kızın zeki olduğuna ikna olamam.
  • vakti zamanında 2 liseli ergen olarak okul çıkışından dershane başlayana kadar kızılay dost kitabevindeki raflarda okuyarak bitirdiğimiz yatmadan önce yüz fırça darbesi kitabının yazarı hatun kişisi. o genç yaşta hayal dünyamıza kattıkları için şükranlarımı sunmak istediğim.
hesabın var mı? giriş yap