• somut örnek gerekirse:

    nişanlımın babası bypass ameliyatı oldu. ameliyat gününe kadar yanlış bildiğimiz kan grubunun doğrusunu öğrenince 4-5 saat içinde 5 bağışçı (ab-) bulmak için hiç abartısız 5-600 kişiyi ararken meriç de arandı. kanı uyup veremedi, ama ameliyat günü meriçle mesajlaşmalar şöyleydi:

    - canım kan veremedim ama ne ihtiyacın olursa her an yanındayım biliyosun, gece-gündüz fark etmez bi sıkıntı olduğu an araman yeterli
    + sağ ol ilgin için şimdilik bir ihtiyacımız yok ameliyat da çok iyi geçti zaten ama olursa mutlaka ararım
    - inan çok sevindim canım. umarım bundan sonra da bir terslik çıkmaz. dediğimde samimiydim ne gerekirse her an yapmaya hazırım. babana selamlarımı söyle. dualarımız sizinle.

    ne lan bu, dualarımız sizinle bilmem ne. bizim hanım milli takım mı?
  • ayhan akman stili futbol oynamak, orta sahadayken dönüp kalecisine pas vermek, atağa kalkamamak ama ben de burdayım demek için ortalıkta dolanıp durmaktır meriç olmak. kişi, diğer kızlar tarafından zararsız erkek çocuğu olarak kabul edilir, sanki onun bir cinsiyeti yokmuş gibi. kızlar ona karşı her lafına "canımın içi"ni, "tatlım"ı falan sıkıştırır ama gider başka oğlanlarla takılır. bizimkisi de giderek romantik abazan durumuna düştüğünü gördükçe kendine kızar ama elinden de bir şey gelmez. pek çok kez "seni seviyorum" lafını duymuştur karşı cinsten ama bunu diyenler hep dost ayağı çeker başrolümüzdeki çocuğa. o da yapabildiği tek iyi şey olan arkadaş olmaya sarılır, unutur resmen bir ilişki yaşamayı. o artık "barkın'a o konuda ben de kırgınım"cı olmuştur, kendini yolda çevirseler hemen cüzdanı telefonu verip kaçacak olan meriç arkadaşımız, biricik güzeller güzeli -kanka-sının sevgilisiyle kavgaya tutuşabileceğini gösterir. kız arkadaşlarının yaşam koçu gibi bir şey olur. ama yaptığı aslında rezaletten farksızdır.

    aslında uzaya giden roketin yakıt ünitesidir meriç olan bir çocuk. hatun, atmosferden çıkana kadar eşlik eder ona, alır gazı ondan. sonra da işi biter ve kor kapının dışına. sonuçta o kankalar günü gelince nişanlanacak, evlenecek bizimkisi de bir kalıp sabun ve avseq01'leriyle baş başa kalacaktır.
  • bir kıza arkadaşlık etmekle pek alakası yoktur. kıza sinsice yaklaşıp içindeki art niyeti gizleyen adam meriçtir. yoksa sevgililerimizin bir sürü erkek arkadaşı var onlara bir şey demiyoruz, ama bazı orospu çocukları var ki kızın yüzüne gülüp arkasından küsküsünü sıvazlayan. onlara vereceksin odunu.
  • yarın olma ihtimalim olan... bir arkadaşım (hatun) boşanma arifesinde. ben de yarın bir kahvaltıda kendisine katılacağım, ya meriç'e bağlayıp "kimsenin seni üzmesine izin verme", "o seni hak etmiyor zaten", "önünde koca bir hayat var bebeğim, dünya senin" falan diyeceğim ya da tam bir hamdullah olup "manyak mısın kızım yuvanı yıkma", "erkektir evinin direğidir", "boşanmak çözüm değil" (bu ne lan) gibi inciler saçacağım. ,

    meriç olmak ya da hamdullah olmak. dibine asla ışık veremediğim küçük dünyamdaki basit hayatımın en önemli ikilemi şu anda.

    (...)

    bu yazı aylar sonra karşıma çıktığı için bir güncelleme yapma gereği duydum. efendim söz konusu görüşme, yukarıda da bahsettiğim gibi, bu yazının kaleme alındığı günden bir gün sonra gerçekleşti ve taraflar kadıköy'de buluştu. dengeli bir meriç-hamdullah karması ile sahaya çıktım. futbolla son 8-10 senedir pek alakam yok ama burada meriç'i sabri sarıoğlu, hamdullah'ı da ünal karaman gibi düşünebilirsiniz. hamdullah ile "birbirinizin kıymetini bilin", "bir yuva kolay kurulmuyor", "çocuk düşünüyor musunuz" gibi ara paslarla seri bindirmeler yaparken, ara ara da "başka biri mi varmış", "istersen ben bi konuşayım eşşek sıpasıyla" diyerek serbest vuruşlardan gol aradım.

    ancak kimi zaman rakip defans geçit vermediğinde de, meriç ile kanatlardan bindirmeler yaptım. sizin de bildiğiniz gibi meriç yandan yandan yaklaşan tipik bir kanat oyuncusudur. klasik "canım iyi düşündün mü" ve "kimsenin seni üzmesine izin verme" doldur boşaltlarının yanı sıra, "tabi ki son karar sizin ama boşanırsanız nafaka konusunu unutma", "bir tatile çık kafanı dinle, kendini dinle. şu anda sağlıklı düşünemiyorsun" akınları ile forvete destek verdim.

    sonuç: bu konuşma sayesinde olduğunu iddia etmiyorum ama genç çiftimiz şu anda hala birlikte. saadet dolu yuvalarının ocağı hala tütüyor.

    meriç ile hamdullah el ele verirse dünya çok daha şahane bir yer olabilir.
  • edirne'nin meriç ilçesine bağlı olacak diye bir köy vardır. meriç olacak diye geçer. meriç olmak için doğru başlangıç yeri burası olabilir.
  • zaman zaman ne talihsiz ismim varmış diye düşündüren sendrom, yıllarca meriç köyyumurtası muhabbetine maruz kal, sonra meriç erkan diye bir şahıs türesin onunla uğraş, tam oh bitti derken bu umut sarıkaya fanları peydah olsun. adı yıldıray olup, yıldo kısaltmasına muhattap olanlar bile daha şanslı geliyor bazen bana...
  • kız dostu olmaktır..

    evet, onları siz de yakından tanıyorsunuz. omzunda ağlanabilecek, teneffüslerde futbol oynamayı değil kızlarla voleybol oynamayı tercih eden, gay (eşcinsel) desen gay (homoseksüel) değil, çapkın desen çapkın değil; doğanın bizden intikamı erkekler..

    kız dostu erkekler..

    işte bugün artık bu kepazeliğe bir dur demenin vakti geldi!

    kız dostlarını nasıl tanırız?

    restaurant – cafe – bistro; bunlardan birinde sandalyeye götü koydukları anda ağızlarından iki kelime çıkar; sezar salata. sezar salata yoksa -ki %96 vardır- menüyü isterler; “menü nerede, sende mi brütüs?”

    dostlarına, yani kızlara sık sık ve çeşitli vesileyle hediye almaktan hoşlanırlar. her halükarda (bu dostu oldukları kız yıldız tilbe‘ye bile benzese) iltifat ederler. “yine çok spektakülersin” gibi.

    ekseriyetle kendilerine bir manita edinmez/edinemezler. her türlü ilişkide yancılıktan yanadırlar. üstelik yancı olmaktan keyif alıyor gibidirler.

    çok zor durumda kalmadıkça küfür etmezler, artistik patinajdan hoşlanırlar, ata sporu güreşe kuşkuyla yaklaşır, kıymalı kır pidesinden ölesiye tiksinirler.

    diyeceksiniz ki;

    işte bu şirin arkadaşların yüzeysel de olsa genel özellikleri bu minvaldedir. şimdi diyeceksiniz “e yani ricardo, bir erkeğin kız arkadaşı olamaz mı? ne ki şimdi bu?” cevap veriyorum; “olabilir.”

    sorunlar strikes back!

    bu kız dostu erkeklerdeki en büyük sorun, birincisi kolpadan, ‘dert ortağı’ ayağına yatmaları ikincisi ise -’kız dostu’ bir arkadaşı olan manita edindiğinizde baş gösteren- “alttan alttan oymacılık” tavırlarıdır. bu ikisinin birleşimi pek çok erkeği bugüne dek sinir hastası etmiş, hırsından, yeni aldıkları stan smith‘leri kemirtmiştir.

    şundan eminsinizdir; o kız dostu sizin manitanızla her buluştuğunda konu dönüp dolaşır ve size gelir. kız dostu, sizin, aslında ona göre olmadığınızdan, onu umursamadığınızdan, aslında onu sevmediğinizden ve hatta onu aldatıyor olabileceğinizden bahsedecektir. alttan alta oyacaktır ilişkinin temellerini.

    ve bunu öyle usul usul yapacaktır ki bir yandan manitanızı övecek ve gönlünü kazanacak (ben prensesim motorunu çalıştırarak); bir yandan da aslında ne kadar şerefsiz ve sefil biri olduğunuzu ortaya koyacaktır.

    bu açıdan kız dostu çok şanslıdır çünkü kızlar -özellikle pek de zeki olmayanları- bu dolduruşa çok kolay gelirler; kız dostuyla bir gün geçirmiş manitayı size karşı soğukluğundan direkt anlarsınız.

    iki gün önce sevda ejderi olan manita gitmiş yerine celine dion soğukluğunda ve ingiltere kraliçesi iticiliğinde biri gelmiştir.

    kendinizi kandırmayın, bu konuda asla bir kız dostu kadar şanslı olamazsınız; siz kız dostuna bir laf etseniz bin ah işitirsiniz; onun aslında ne kolpacı ne mutsuz ve etrafındakileri de mutsuz görmek isteyen biri olduğundan bahsedemezsiniz.

    bu minvalde ağzınızı açtığınız anda stalingrad savunmasından daha sert bir savunma mekanizmasıyla burun buruna gelirsiniz.

    ne yapacaksınız?

    ne yapacaksınız, gidip bir iki kız arkadaş edinip siz de kız dostu olacaksınız.

    memelere bakacak, çatalı kollayacak ama asla açıktan yansımayacaksınız.

    hayat size güzel yeminle..

    ( menşe )
  • genellikle aşık olunan kızla dost olmak faciasının arkasından gerçekleşen kabus gibi durumdur. artık kızın bir numaralı kankası olmuşsunuzdur ve gelip size diğer erkeklerle yediği her boku anlatıp fikrinizi almak ister. evet artık siz meriç olmuşsunuzdur. bu durumdan kurtulmanın en güzel yolu kızla başbaşa içmeye gidip bokunu çıkarana kadar içip, sonra "ben kötüyüm gece sizde kalayım" diye kızın evine gitmek ve evde kızı öpmektir. kız "meriç napıyosun saçmalama" derse koltukta sızma numarası yapın, ertesi gün de "sarhoştum, hatırlamıyorum" ayağı çekip ilişkiyi azalarak bitirin. aksi durumda meriç olmaktan kurtulursunuz zaten.
  • kadın versiyonu da vardır. ona ne diyelim, merve olmak olabilir.
    kızlarlayız hadi gelsene, bence o seni üzüyor, fazla kıskanıyor, sen bunları hak edecek bir erkek değilsin, onun yerinde ben olsam daha farklı davranırdım, ben olsam.. "ben olsam", "ben olmak istiyorum", "benim olacaksın", "uhuhu senden hoşlanıyorum ama ben yaa", derken gerçek niyetini belli eder.
    al ablacım al, senin olsun adam bu kadar çok uğraşmaya değsin bari..
  • afedersiniz ama hepsinin ağzına etmenin farz olduğu kişiliklerdir. yuva yıkar bunlar. (bir de kız dostu ne amirakey). bunların sevgilisi de olmaz genelde, böyle kızlarla konuşuyorum olooom diye ortam yapar bu biçler. halbuki kimse bunların yüzüne de bakmaz.

    ayrıca kızlara verdikleri yarak kürek tavsiyeler ile birlikte ilişkinin de mına koyma potansiyelleri vardır. bunla ilgili bi laf soksan, sevgilin laf eder bir de. acayip bir dayanışma vardır bunların. "yaa kardeşim o benim yeaağ" diyen kızlarda vardır. bunların da kalbine tekme atmak lazım gelir. ayrıca meriçlerin geneli yavşak tipler olduğu için "ulan bu benim kıza mı yazıyor" ikileminden çıktığın süre boyunca kurtualamazsın.

    umut sarıkaya'nın kaleminden bal damlamış resmen. asrın tespitidir. aksini iddia eden hayatında kimseyle çıkmamıştır.
hesabın var mı? giriş yap