• denizli hakkında araştırma yaparken merkez efendi hakkında öğrendiğim şey, kendisinin kız ve erkek öğrencileri bir arada okuttuğudur (yani şimdikine benzer, karma eğitim modeli). ve pek tabii ki denizli halkı bundan rahatsız olmuş ve merkez efendi'yi saraya şikayet etmiş, padişah da merkez efendi'yi istanbul' çağırmış. bunun üzerine denizli'den ayrılan merkez efendi bir daha denizli'ye hiç gelmemiş, giderken de kente ve bu duruma sebep olanlara beddua etmiş.
    hakkındaki söylenti bu.
  • bir ders sırasında hocasının, "mümkün olsaydı ve alemi sen yaratsaydın nasıl yaratırdın?" sorusuna, şöyle cevap vermiş ve adını oradan almıştır: "her şeyi merkezinde bırakırdım."
  • bugünün suret dincilerine, şakirtlerine sofularına ibret olacak güzide bir hikayesi olan evliya:

    bir gün sofular hacılar hocalar oturmuşlar, sohbet ediyorlarmış. içlerinde musa efendi isimli bir zat da varmış.

    sofulardan biri ortaya bir soru atmış; demiş ki "haşa olmaz ya, hadi diyelim oldu, siz allah olsaydınız neler yapardınız?"

    bir tanesi demiş:
    -ben islam'ı muzaffer kılmak için bütün kiliseleri yıkar, yerlerine cami yapardım.

    diğeri eklemiş:
    -ben ümmetin iffetin ahlakını korumak için bütün kötü kadınların canını alır, yerlerine iffetli kadınlar halk ederdim.

    bir başkası:
    -ben gariplerin hakkını korumak için tüm zalimleri helak eder, onların yerine merhametli insanlar yaratırdım.

    en sonra musa isminde bir efendi söz almış:
    -ben de sizin her yıktığınız kilise yerine bir kilise daha yapar, öldürdüğünüz her iffetsiz kadın yerine bir iffetsiz kadın daha yaratır, helak ettiğiniz her zalim yerine bir zalim daha halk ederdim.

    öbürleri şaşırmışlar tabi:

    - nerden konuşuyorsun sen böyle?

    cevap:

    - merkezden.

    o günden sonra, işte o musa efendinin ismi merkez efendi olmuş, kendisi osmanlı'daki büyük veli zatlardan biridir. istanbul avrupa yakasında tramvaya binerseniz, kendisinin ismine, adını taşıyan duraktan geçerken rastladığınızı görürsünüz.

    edit: imla.
  • sümbül efendi nin damadıdır. ayrıca birkaç yıl önce türbesine kısa kollu kıyafet ile ve başım açık girdiğim için türbedeki dini bütün bir teyze beni "merkez efendi seni çarpacak" diye korkutmaya çalışmış, türbe merdivenlerinden çıkarken kafamı tavana çarpmam neticesinde bu teyze çok sevinmiş"bak işte gördün mü çarptı bile ve gece de rüyana girecek" diye bir kehanette bulunmuştur. ancak merkez efendi'yi henüz rüyamda görmüşlüğüm yoktur.
  • (bkz: mr. center)
  • "her şey zaten dengede ve âhenkte, cânım efendim. her şey zaten merkezinde."

    demiş.
  • hani bizden evvel gelen veliler,
    bunu böyle buyurmuştur ulular,
    âb-ı kevser ırmağından dolular,
    içer can-ü dilden tevhid edenler..

    sür tevhidi, gözün gönlün açıla,
    varma hakkın dergâhına suç ile,
    sırat köprüsünü âsan vechile,
    geçer ca-ü dilden tevhid edenler..

    hakkın nuru gitmez anın yüzünden,
    silinir perdeler anın gözünden,
    zâhir-ü bâtını anın yüzünden,
    açar can-ü dilden tevhid edenler..

    gel ey merkez, gelip geçti o canlar,
    sür tevhidi, ele girmez bu demler,
    sekiz cennet kapısını fetheyler,
    açar can-ü dilden tevhid edenler..
  • topkapi'da surlarin disinda bir mezarlik adi.
  • osmanlılar zamânında istanbul'da yetişen büyük velîlerden. 1462-1550 yılları arasında yaşamıştır.
  • manisa da yavaştan dönen bir heykelle tasvir edilmiş olan * tarihi şahsiyet
hesabın var mı? giriş yap