• survivor'daki tabu benzeri oyunda "gamze" kelimesini "hani kızların belinde olur" diye anlattı kral.
  • (bkz: pasif agresif)

    barış'a diyor ama bir psikolog olarak söylüyorum; kendisi bu durumdan muzdarip ve bunu kabullenemiyor. bu mister mini çakal'ın biraz el becerisi olmasa, atışlarda o kaldıramadığı poposunu kapatabilecek ortam bulamasa kavga çıkarıp diskalifiye olmama şansı yoktu. takımda barış'ı hem performans hem de oy potansiyeli olarak kendisinin üzerinde gördüğü için bulabildiği her anda adama yüklendi, kavga çıkardı. barış adadan ayrılınca adada ikinci bir otorite sahibi figür kalmadığı için 3 tane ağır yancıyla gününü gün etmeye başladı.

    bana kendisinin barış konusundaki kompleksi biraz orta yaş kriziyle de karışık gibi geliyor. adam adadan ayrılmış, diğer gruba geçmiş ama mert hala barış'a nasıl çatabilirim derdinde. bir dokunulmazlık yarışı öncesi yasin obuz'a "barış'ı yazın." demek normal bir ruh haliyle açıklanacak gibi değil. her oyun kaybettiğinde bağıran, çağıran, puzzle bozuk diyen, itiraz eden, arkadaşlarından biri 50 metre geriden geldiği parkur için "4 saniye gerideydin." dediğinde "ne 4 saniyesi be, 1 saniye belki vardı." diyecek kadar aklı bulanan bir adama burada akıllı, uyanık, karizma o bu diye yalandan övgü diziyorsunuz. ben bunun aynısını 4 sene önceki yarışmadaki şu deliye zeka övgüsü yapmanızdan hatırlıyorum.

    (bkz: yunus günçe)

    mert öcal zeki değil, uyanık değil, kurnaz hiç değil. sadece sürekli çakallık yapmaya karşı bir azmi var. bazen çalışıyor, bazen çalışmıyor ama adam deniyor. yarısı yaşındaki kızlar bile arkasından "nasıl döndü, çevirdi lafı şimdi." geyiği rahatlıkla yapabiliyorsa bu neyin kurnazlığı yahu. sözde oyun öncesi moralini bozarım diye çakallık yaptığı nisa bölükbaşı'ndan iki dilde tokadı yedi, mavi ekran verdi. yakışıklı diye zoraki kahraman yapmaya çalışmayın şunu. açık arttırmada enayi gibi parasının yarısı elinde kalan adama zeki demek nasıl bir oksimorondur ahah.
  • survivor izlemeye başlayınca tanıdığım öncesinde göz aşinalığım olan kişi. inanılmaz antipatik ve kaba geldi bana da hareketleri. bir de kendini beğenmiş bir dostumuz ve bunu belli etmeyi de seviyor.

    gelgelelim zaman geçtikçe o cilalı hali gidip hafif derbeder survivor kılığında girince tam da vurulduğum tiplere döndü. gece rüyamda da manita olmuştuk millet beni çevirip “afedersiniz bu adamı nasıl tavlayabildiniz” diye soruyordu. ah ulan ah. keşke hiç konuşmasa o zaman nişanlanmayı bile düşünebilirdim. mostralık manitam benim tak koluna gezdir anasını satayım. neler yaratıyorsun be gözünü sevdiğim allah. azıcık da sempati nasiplendirseydin de aşk çöllerinde leyla olsaydım..

    edit: ay tövbeler olsun adamın içinden pasif agresif mikser çıktı. saç sakal uzayınca da çirkinleşti zaten. ya da o kadar antipatik ki yakışıklılığının önüne geçti.
  • survivor’daki en antipatik kişilik.
  • survivor tarihinin en itici figüranı.
  • herhalde bu sene survivorda yediği küfürleri hayatı boyunca hiç yememiştir. keşke survivora katılmasaydı hiç. en azından dizilerde gördüğümüz kadarıyla tanısaydık. acunun bu seneki reytinglerini üst sıralara taşımasında büyük pay sahibi olsa gerek.
  • hakan hatipoğlu ile birlikte sigma erkek nedir sorusunun karşılığıdır,çok benzetilmelerinin tek gerekçesi.
    kurnaz,güven telakki edemez,çevresindeki neredeyse herkes söylediklerine kuşkuyla bakar ve tabi ki toplumun ahlaki değerlerini çıkarları için kullanmak,toplum ise bu tiplerin zorluklarını ve acılarını içselleştirmez,kayıtsız kalır ya da öylece bakar gerekçesi ise açıktır:manüpilatif tiplerdir,bir sigmanın anatomisi.
  • herkesin zevkine saygı duyarım önce bunu belirteyim.

    mert'e gelince... hayatım da kesinlikle olsun istemeyeceğim kişilik kelimesini kişiliksizlikle taşıyan, gücün yanında olan, duruma göre dönen, büyük egoist ( ego bir yere kadar iyi birşeydir fazlası zarar ki bunda çok fazla) , hakkını yemiyim zeki olan ama asla cesur ve yürekli olmayan ödlek bir tip.

    eğlenceli demişsiniz, eğlence anlayışlarımız çok farklı.
  • herkesle taşşak geçmesi, hiçbir şeyi umursamaması 10/10
  • hayatta en sevmediğim insan tipi. üniversite zamanlarımda böyle bir arkadaşım vardı, aynı onun gibi açgözlü, kıskanç ve küçük hesapçı. hele şu açık arttırmalı yemek oyununda insanlar yemek yemesin diye yaptığı kurnazlıklar, strateji yapıp en çok yemeği yeme çabası, milletin aldığı yemeğe 50-100 atıp ortak olma çabası kendisinden iğrendirdi.

    karantina günlerinde mecbur kalarak izlediğim survivor’da kendisini en itici yarışmacı ilan ediyorum.

    ve ayrıca diğer yazarlara katılıyorum. barış’ı ölümüne kıskanıyor ve adada ki genel barış nefretinin arkasındaki akıl o.
hesabın var mı? giriş yap