mesai saatleri dışında ulaşılamayan çalışan

• geceliğin telefon mu çalarmış amk. arkadaşlar bu yukarıda yazan bazı arkadaşları gece 2 de arayalım bakalım 3 gün sonra ne oluyor. ulan bende şirket sahibiyim hani çok önemli olur özür dilersin başka seçeneğin yoktur(ki 1-2 defa yaptım) ama nedir amk gece ulaşılması gereklidir falan. bana çalışan dinç lazım amk gece uykusundan uyandır, uykusunu kaçır sonra de ki işte çalışmıyorsun. bunun adı mobing arkadaşlar. ik cı olan pezevenklerede söyliyim. esnek çalışma dediğimiz şey şudur: örneğin mesain 5’te bitiyodur fakat işin bitmemiştir 6’da biter sen buna hazırlıklı ol demektir. hani burda çok okumuş avrupa görmüş bi zümre var yaa. bunları orda yapsanız götünüzden şırınga ile kan alırlar. bi salın insanları insaca çalıştırın da şu ülke cidden bi yerlere gelsin üretsin amk.
• mesai saatlerinde de ulaşılamayan çalışan olarak bahsi arttırıyorum.
• bence kendisi profesyonel bir çalışandır. mesaisi biten çalışan şirketin kapısından çıktığı o andan itibaren iş içerde kalır, kendisi dışarda.. adı üstünde “mesai saati dışıdır”..
  
  mesaisi bitince evine gitmiş adamı neden işle ilgili arıyorsun ki? bu adamı mesai saati dışında çalıştırıp fazla mesai ödemesi yapıyor musun? bence yapmıyorsun. çünkü sen çalışanlarının esnek çalışma saatleri dalgasına gece, hafta sonu ve hatta tatil bile demeden çalışmalarını istiyorsun. amk esnek çalışma saati diye bi türkü tutturmuşsunuz gece gündüz adam çalıştırırsınız ama bu adam sabah mesaiye 15dk geç gelse bok gibi surat yaparsınız.. gece aradığın bu çalışan mesai saatleri içinde çalışmak yerine masasında uyusa, dışarı çıkıp arkadaşlarıyla takılsa buna izin verir misin? bu adama maaş öder misin?
  
  kıymetli genç kardeşlerim size yıllarca esnek mesai saati adı altında gece, gündüz, hafta sonu, bayram ve yıllık izinde bile çalışmış bir abiniz olarak sesleniyorum! bu tür kan emici vampirlerle çalışmayın, para kazandırmayın.. günün sonunda kazanan siz değil hep onlar olur. bunların en büyük başarısı sizin gibi toy ve çalışma aşkı olan gençlere üç kişinin işini yaptırıp tek kişinin maaşını ödemektir. ben yıllarca bunlar gibilerle çalışıp bunları zengin ettim. aklım başıma geldiğinde ise kendi şirketimi kurup kendimi zengin ettim :)) ama hiç bir çalışanımı bu vampirlerin beni çalıştırdığı gibi çalıştırmıyorum. herkes görev tanımındaki işi yapıyor, hiç kimse bir başkasının yapması gereken işi yapmıyor ve işini bitiren adam işi yoksa siktir olup gidiyor. asla “ben bu adama maaş ödüyorum, işi yoksa bile boş otursun ya da angarya bir iş vereyim” demiyorum.
  
  akıllı olun ve çalışanlarına değer veren profesyonel oluşumlarda çalışın. bu vampirlerin kan bankası olmayın..
• çalışan mesai saati dışında da olsa işine bağlı olmalıdır.kendisine ihtiyaç duyulduğunda saat kaç olursa olsun desteğini vermelidir fakat hiçbir işveren çalışanının bu özverisine karşın bunun karşılığını vermiyor.insanların özverisi dolayısıyla düşüyor.kısacası ulaşılamayan çalışana da hak veriyorum lakin iş etiği olarak bence ulaşılır olmalı herzaman kazanan o olacaktır.bu yaptığının ekmeğini o gün olmasın başka bir gün elbet yiyecektir.
• iş için ulaşılmaya çalışılıyorsa kendi için en iyi yolu seçen çalışandır. çok acilse uygun saat diliminleri içerisinde mesaj atılır-örn. gece yarısı olmadan.
• fazla mesai parası verirsen neden olmasın? şirketler günde 2 tane gereksiz toplantı yapılıyor, insanların birbirini anlaması için. iş dışında kusura bakmayın, ulaşamazsınız.
• (bkz: istirahat)
• mesai saatleri dışında “çalışan” değildir çünkü.
  
  çalışma mesai saatlerinde olur, mesai saatleri dışında arkadaşını ararsın ancak.
• şu iki buçuk yıllık deneyimli ik’cı arkadaşa ağzımla gülmedim gerçekten.
  
  ik’cı ve muhasebeci arkadaşlarla işim gereği sık sık toplantı halindeyiz.
  
  gerçekten çok iyileri var haklarını yiyemem ama kraldan çok kralcılar cidden çekilecek gibi değil.
  
  zaten genelde bu tipler diğer mesai arkadaşlarına bu muameleyi reva gördüğü için bir süre sonra oklar kendine dönüyor bir bakıyorum daha önce defalarca işveren temsilcisi olarak toplantı yaptığımız arkadaş diğer koltukta. işte o zaman bize de hak,hukuk diye bir anda işçi hakları savunucusu oluveriyorlar.
  
  tanım: işyerinde hayati bir görevde değilse en iyisini yapan çalışandır.
• iki sayfa entry okudum ve içimden geçen herşeyin yazıldığını gördüm o yüzden aynı şeyleri yazmak istemiyorum. sadece şu ik'cı ya bir cümle kurmak istiyorum. mk senin.