• materyalist devrimin rüyası, materyalist statükonun kâbusudur.

    elbette tek-bir ihtimaldir.
  • ceza'nın 2002 yılında yaptığı medcezir albümünde tek bir ihtimal var adlı şarkısında da geçmektedir.

    tek bir ihtimal var metafiziksel ihtilal
  • "insanın ayaklanışı metafiziksel bir ihtilal ile sonuçlanır ve görünüşten eyleme, gösterişçiden devrimciye doğru ilerler." - albert camus -

    camus, sisifos söyleni'ne "gerçekten önemli olan tek bir felsefe sorunu vardır: intihar," diye başlarken, yaşamın yaşanma zahmetine değip değmeyeceğine dair bir cevap bulmak istiyordu. intihar, absürt olarak addedilen yaşam karşısında bir çözüm olabilir miydi?
    "hayır," cevabına ulaşıyordu nihayetinde. "eğer yaşam denilen meşgale bir absürt ise, onunla ve onu oluşturanla savaşmak için aradaki bağı (var olmayı) sürdürmek gerekir önce."
    ne de olsa kendi varlığına son vermek, ölümle sınırlandırılmış nihai varoluş yazgını hızlandırarak, hikayeyi apar topar noktalamaktan başka bir işe yaramaz ve absürt ile ilgili zihnindeki bütün sorular ne yazık ki cevapsız kalır. önce cevaplar bulunmalıydı; intihar, oldukça anlamsız, çözümsüz ve gürültücü bir yaklaşımdı.

    eh, umut etmek ise absürtle ilgili olumlu çözümlemelerin yaşanacağı bir başka dünya ihtimaline bağlanarak, bu dünyadaki absürtle barışık bir yaşam sürmek anlamına geldiğinden, umudu da din olgusu temsil ediyordu ve haliyle o da tıpkı intihar gibi bir 'yüzleşmeden kaçış' sınıfına giriyordu.

    peki, bu noktada camus'nün önerisi ne oluyordu?
    metafiziksel bir başkaldırı.

    metafiziksel başkaldırıdan kısaca bahsetmek gerekirse, direkt olarak insan varoluşuna ve tanrıya yönelik bir eylem olduğunu söylemeliyiz. ateizmle bağdaştırılamaz, çünkü tanrının varlığını yok saymaz. ama erkini yadsır. aynı zamanda yadsıdığı o gücün, kendisini yaşatmak zorunda bıraktığı varoluşun koşullarını da yadsır. tabii başkaldırı dediğimiz eylem, hem bir adalet arayışı olduğundan hem de özünde özgürlük tutkusunu barındırdığından, metafiziksel devrimci, tanrıyla alt basamaktan değil, onunla eşit düzlemdeki bir noktadan konuşur. ve pek kibar değildir, ona karşı galip gelme isteği duyan bir tavrı vardır. sözlerine adalet istemekle başlar, tahta geçmeyi istemekle bitirir. ve metafiziksel ihtilal, tıpkı tarihsel ihtilallerin mevcut kralın öldürülmesiyle sonuçlanması gibi, tanrının ölümüyle sonuçlanır. ancak tanrının hükümdarlığı sona erince, devrimci, vakti zamanında tanrının yarattığı koşullar içinde beyhude bir çabayla arayıp durduğu adaleti ve düzeni artık kendisi tesis etmek zorunda olduğundan, gerektiğinde cinayete bile başvurulacak umutsuz bir çabalama süreci başlar. ve camus, başkaldıran insan kitabının ilk yarısında sade'dan dostoyevski'ye, dostoyevski'den nietzsche'ye uzanan referanslı anlatımıyla bu sürecin karanlığına kuvvetli bir ışık tutar.

    "özgürlüğün olmadığı bir dünyayla başa çıkmanın tek yolu, kendi varoluşunu bir başkaldırı haline getirecek kadar özgür davranmaktır." - albert camus -

    ek: kişiyi metafiziksel ihtilale sürükleyen süreç ---> (#85471223)
hesabın var mı? giriş yap