• metal konseri şahane bir mevzudur. kendi sosyolojik gerçekleri vardır. bu yolculuğu başından sonuna inceleyelim.

    haberdar oluş:
    konserden kendin duymadıysan muhtemel ortamdan grubun ağır hastası bir arkadaş gözyaşları içinde "abi megadeth geliyormuş laan" demiştir. bu ağır fan arkadaş "biletleri ben alırım abi siz parasını kapıda verirsiniz" diye ağır yükü de üstlenebilir. severim bu tutkulu hareketleri.

    hazırlanış:
    konser günü yaklaştıkça şarkılara "çalışılır". grup son yıllarda denyo albümler çıkardıysa aradaki makası kapatmak için bunlara da şans verilir. hatta aradan gözden kaçmış güzel şarkılar keşfedilir. eski güzel şarkılara da güzel ziyaretler yapılır. bunlar ortamdaki kız arkadaşa falan da dinletilir. kız "hmm fena değil güzel" falan der ama şarkının adını sormaz.

    konser için buluşma:
    akşamüstü henüz aydınlıkken arkadaşlarla bir noktada buluşulur. normalde kızın yanına giderken en ciks kıyafetleri giyen adamların bir anda 100 yıllık boyası atmış metal tişörtleriniı çıkardıkları görülür. hepimiz bir öz barışıklık içindeyizdir. artık kızlar seviyor diye v yaka tişört, marka ceket giymek sözkonusu değildir. saçlar falan canımız nasıl isterse öyle yapılmıştır.

    gidiş yolu:
    konsere gidiş yolunun enerjisi güzeldir. birazdan güzel şeyler olacak, herkesin modu yüksek. boktan esprilere bile gülünür. ben bu havayı birinin evini taşırken de yaşıyorum. merdivenlerden üçlü çekyat çıkarmaya çalışırken sevdiğin insanlarla beraber bir şeyi başarıyor olmanın verdiği garip haz...

    konser mekanına giriş:
    metal 90'lardaki popülerliğinden çok uzak olduğu için çoğunlukla minnacık konser salonları ya da sulu bira satan yerlerde vuku bulabileceği gibi arada da olsa büyük gruplar sayesinde stadyumlarda da olabilir. kapıda bilet kesen tipler de metalci kılıklıdır. küçük bir grupsa kapıda bilet kesen kız grup üyerlerinden birinin sevgilisidir. bu kız özünde serdar ortaç seven birisiyse bile günün anlam ve önemine binaen dar mini etek çorap falan giyip kara oje sürmüştür. kıza biraz bakıp yoluna devam edersin.

    ön grup:
    grup aşırı yerel falan değilse bir ön grup genelde bulunur. bazen ön gruplar ana gruptan bile iyi olabilir. boynuz kulağı geçebilir. ön grup çok bilinmeyen bir grupsa ve tutup kendi şarkılarını çalmaya kasarsa güzel bir ortam olmaz. millet kendi arasında muhabbete dalar. konuşmaların gürültüsünden adamların ne çaldığı da anlaşılmaz. bu yüzden ön grupların bol bol halkın bildiği cover'lar çalması beklenir. bu arada konser mekanında elden elde plastik bardakta sulu biralar dağılmakta ve izleyici hafiften kafayı bulmaktadır.

    ana grubu bekleyiş:
    ön grup sahneden indiğinde ana grubun çıkmasını bekleyen özellikle en ön 10-20 sıradaki fanatik grup sahneye giren her teknisyene tezahurat yapar. adam bateriyi ayarlamak için girmiştir. metalci tipinden dolayı baterist sanılır. bir alkış kopar falan ama sonra durum anlaşılır. ana grup sahneye gelme işini çok geciktirirse yine en öndeki kesim gerilir ve protesto sesleri yükselir.

    izleyici profili:
    bu konserin yapıldığı ülkeye göre çok değişir. türkiye, meksika gibi ülkelerde metali eğitimli, kültürlü kesim sahiplenir. bu müziğin gerçek anavatanı olan abd, ingiltere ya da almanya gibi ülkelerde ise daha alt sosyolojik grupların itibar ettiğini çok net görürsün. yine de bu insanların çoğu iyi kalpli, sanatla öyle ya da böyle ilgisi olan candan adamlardır. süper kaynaşırsın. oldukça azınlıkta olsalar da ırkçı mırkçı grupların konserlerinde ise izleyici kitlesi de beyin terk salaklardan oluşur. çok saldırgan ve aptal olabilirler. bu heriflere denk geldiğinde güzel bir dayak atmak farzdır.

    ana grubun sahneye gelişi:
    saatlerdir konser salonunda bulunan ve zaten sucuk gibi terlemiş özellikle en öndeki sıkış tepiş kesim ilk girişle beraber büyük heyecan yapar. alkış kıyamet kopar. grup en gaz şarkılarından biriyle hızlı bir giriş yapar. üçüncü dördüncü şarkıda bir ballad çalınır sonra yine gaz şarkılara devam edilir.

    pogo headbang vesayre:
    ortama iyice ısınan izleyiciler özellikle en önde pogo ve sağlam headbang'e girişmiştir. saçımın belime kadar uzun olduğu dönemde arkamdakilerden "bilader saçlarına dikkat et kırbaç gibi suratımıza iniyor" uyarısı aldığım çoktur.

    öndeki coşku çok yoğunsa pogo ortamı öyle bir kaynar ki konsere beraber gittiğin arkadaşını alıp senden koparabilir. çok uzaklara sürükleyebilir. adamla yüz yüze bakarken etrafını saran insan dalgası onu kontrolsüzce sürükler. sevdiğin arkadaşın gözden kaybolup gider. megadeth'in istanbul 2001 konserinde robin ve cash'i öyle kaybetmiş kendilerini ancak konser çıkışında bulabilmiştim. metallica'nın gelsenkirchen konserinde ağır pogo yüzünden aralarda fena ezilen tanımadığım 1.60'lık bir kızı kollarıma almış bütün konser boyunca etraftaki hengameden korumuştum. keşke nothing else matters çalarken ilişkimizi daha romantik boyuta taşısaymışız.badigard'ları aşıp sahneye çıkıp stage diving yapmak çok zordur ama avrupadaki konserlerde bilinçli olarak arada bırakıyorlar. elden ele tepemizdeki kızı bir yerlere aktarıyoruz. arkalarda bir yerlerde kaybolup gidiyor.

    yine metal konserlerinde ufak tefek kız arkadaşını sahneyi görsün diye omuzlarına oturtanlar bol bulunur. iyidir hoştur ama bu sefer de arkasındakilerin görüşünü kapatırlar. yine de metal sosaytisi bunu hoşgörür, bir uyarı yapıldığını ben görmedim.

    seyirciler içinde kavga:
    metal konserlerine gelen adamın enerjisi, ortamdan beklentisi ile beraber seyirciler arası kavgalar da görülebilir. genel olarak bir anda oraya summon olan badigardların iterek kakarak kendilerini konser mekanının dışına atmasıyla son bulur. therion'ın izmir konserinde son derece duygusal bir şarkı devam eder sopranoların sesleri iyice tiz notalara yükselirken arkamda başlayan ana avrat yumruklaşma grubun bir çiçek kadar narin eserine yepyeni bir hava katmıştı.

    konser sonu ve sonrası:
    grubu bis'e çağırmak ve gelen grubun nedense 3 şarkı çalması adettendir. zaten bis'e çıkacağını bilen grup yalandan bir veda eder, sahneden hiçbir şeyi almadan 5 metre sahne arkasına saklanıp biraz beklerler. tezahuratlar iyice coşunca geri gelip kalan üç şarkıyı çalarlar. bitiminde sahneden inmeden önce grup üyeleri gelip en öndekilerle çak bi beşlik, el ele tutuşup sarılma, karşılıklı anlamsızca bağırmak gibi muhabbetlere girerler ve ortamı terkederler. bu üç şarkıdan sonra hala millet tezahurat etmesin diye ışıklar bir anda hayvan gibi açılır, içerisi gündüz gibi olur. hoparlörlerden sıradan düşük volüm bir şarkı açılır. bu net bir konser bitti siktirin gidin mesajıdır.

    kapıdan çıkarken grubun cd'lerini tişörtlerini satan bir masa bulunur. oradan bir tişört alırım illa. yıllar sonra bile o günü hatırlatır. sağlam bir headbang pogo yapılmışsa mekan dışına çıkıp belediye otobüsü, metro ya da kendi arabana yürürken dayak yemiş gibisindir. her tarafın ağrır, ter içindesindir. eğer sağlığın fazla yerindeyse metal konserine kendini o kadar kaptırmamışsın anlamına gelir.
hesabın var mı? giriş yap