metin hara

• borussia dortmund'ta yedek sağ bek tipi var bu arkadaşta. bi de, insanları teletubbies olarak görmeye çalışan, öte yandan adriana lima ile birlikte olan kişisel şeyci, eğitimci.
  
  pr çalışmasını çok yanlış yaptı. nusret gibi olamadı.
• bağırmalı videosunu izledim, bir türlü kanım ısınmıyor bu adama.
  
  ne iş yaptığını da bilmiyorum açıkçası.
  ama orta yaş krizine giren insanları eylediğini düşünüyorum, yani "haydi güzellik ve iyiliği kucaklayıp nefes verelim" falan diye.
  yanlış biliyor da olabilirim.
• ön yargılı bir şekilde yazacağım, bu arkadaş yahudi asıllıymış bir şekilde yürür gider.
• ilk kitabini okumuş beğenmiş hatta yazmistim sonra sonra fark ettim ki kendi geçmişini ajitasyon malzemezi olarak baya baya kullaniyor malum bizim halk sever " ahh canim yaaa" olaylarını.
  surekli ayni döngü ayni garip kibir var.
  bir defa ozellikle ki kendisi de hemofili olan bir çocukmuş ve kendi kendini iyileştirdiğini idda ediyorken, sevdigim bir arkadaşımın ayni sorun ile boğuşan oğlu için irtibata geçmek istedik ne yazik ki orali olmadı.
  neyse şu anda kendisi benim bakış açımdan pek de sevimli olmayan insan grubunda.
  adriana ile olay ne oldu bu arada.
• yapmayin etmeyin ya. birakin bu adami, belli ki viral. kendine hizmet ettiriyor buralardan
• tedx konuşmasında yer alan "zıplayın,bağırın,yanınızdakine sarılın" bölümüyle tony robbins'in kötü bir taklidi olduğunu düşündüğüm kişi.hitabet desen yok ses tonu desen yok izlediğim kısımlarda görebildiğim kadarıyla vizyon da pek yok.adriana ile öpüşerek daha ne kadar akılda,gündemde kalabilecek merak ediyorum.
• vay be bu adama bile yakışıklı diyen var. o kadar da göreceli değil bu yakışık kavramı be :))
  
  metin hara yakışıklıysa ben ev yapımı johnny depp'im. anne pizzası gibiyim. doğum gününde masraf olmasın diye evde yapılan bisküvili pastayım.
  
  akrep burcu erkeği başlığıyla beraber düzenli aralıklarla okuyup özgüvenimi yükselttiğim başlıklardan biri bu.
  
  teşekkürler metin hara. bambaşkaymışsın.
• konuşmasını dinledim. psikolojisinin bozuk olduğu her halinden, konuşmasının her cümlesinden belli olan karakter. narsistik bir bozukluk saptıyorum kendisinde. çok bariz bir şekilde kendisini üstün görme eğiliminde. eski mısır ezoterizmiyle uğraştığını söylüyor. ezoterizm adı üstünde "gizem"dir. bununla uğraşan kimseyi bulamazsınız çünkü uğraştığını dahi anlayamazsınız. buna yeteneğiniz ve ilginiz varsa zaten kapılar bir şekilde size açılır. büyücülük, falcılık değildir yani bu. neyse konumuz bu değil, sağlıklı psikolojideki biri ve hem de mütevazı ve sevgiyi kalbe üfleme iddiasındaki biri allah aşkına "siz benim sevgililerimi google'ladınız mı?" der mi? böylesine saçma sapan birşeyin peşinde koşar mı? gerçek bir "humble soul" hiçbirşeyi böylesine böbürlenerek kanıtlama peşinde koşmaz, bilir ki herşey olacağına varır.
  
  bu arkadaşı anlattığına göre fizik tedavi bölümünden üniversite hocaları bile mezun etmemiş. bunu anlatışı bile sorunlu, "hocalarım beni mezun etmemek için birlik olmuşlardı". ee sebep? neden yani, bilim dışında saçma sapan şeylerle uğraştığın için olabilir mi? onlara da mı ezoterizmle hasta tedavi edeceğini söyledin metin? o kadar adam mezun oluyor da sen niye mezun olamadın metin?
  
  bu zatın karakterini en çok ortaya koyan hareketi ise benim için şu aşağıdaki zıvanadan çıkışı oldu. belki başkaları için ilk bakışta çok birşey ifade etmeyebilir ama aslında tüm olayı özetliyor:
  
  mh: şimdi herkes ellerini iki yana kaldırsın ve yavaşça ayağa kalksın
  herkes: ...
  mh: hadiii hızlı!!
  
  hani yavaşça kalkıyorduk metin, niye bu kadar sabırsızsın :))
• arkadaşın amacı dünyayı değiştirmek falan değil. önce onda bir karar kılalım. arkadaşın amacı şu; kesesini doldurmak. bunu yapabilmek için de türk halkını o kadar güzel analiz etmiş ki, evet tutuyor... orta yaş ve üzeri insanlar, hayatlarından sıkılmış, " ne yapacağız abi bu hayatta? nereye gidiyoruz biz? " diye içki sofrasında arkadaşlarıyla konuşup ertesi gün yine 8:30 mesaisine koşarak giden, döngü içine girmiş, artık sıkılmaya başlayan insanların son kapısı olmuş.
  
  ve kesinlikle şunu söyleyebilirim ki ajitasyonu inanılmaz kullanıyor. hayatlarımızın benzerlikler taşıdığını düşünüyorum aslına bakarsanız. 2 yıl boyunca alzheimer hastası olan babama baktım. babamın alzheimer hastalığı sırasında abime kanser teşhisi konuldu. ikisinin de hastalığı birbirini tetikleyerek daha da kötü hale geldi. son bir ayında babam yatalaktı. babamın yatalak olduğu süreçte abimi hastaneye kaldırmıştık yoğun bakımdaydı. 14 gün bilinci kapalı bir şekilde yoğun bakımda kaldı, bu sırada yatalak olan babama da bakıyordum. ilk önce eve gidip babamı doyurup olur da dönerse düşmesin diye sandalyelerle destekleyip, sonra gidip abimin yanına bir şeye ihtiyaç var mı diye bakıp, sonra da işe gidiyordum. ilk önce abim vefat etti, ondan 50 gün sonra da babam vefat etti. ama bunları yazmak haricinde şunu düşünüyorum, üzerinden iki sene geçmiş olmasına rağmen ben bunları hala rahat rahat birisine anlatamam. yazmak kolay evet, kimse yüzümü görmüyor sonuçta. sesimin titrediği duyulmaz da rahatım o yüzden. ama bu arkadaş acıları o kadar güzel nakite çeviriyor ki, bunu dinleyip bu adamı meşhur eden, bu adama para kazandıran bütün insanlar net gerizekalıdır.
  
  bu arkadaşı gerçekten kıskanmıyorum. ya da yaptıklarının yanlış olduğunu düşünmüyorum. dünyayı değiştirdiğini de düşünüyorum ama kendisi için sadece. birisi de gelip bana bu tarz saçmalıkları ona anlatmam için para verseydi ben de dayanamazdım herhalde. bir süre sonra kendimi de inandırırdım.
  
  metin hara'ya da kızmayın yahu valla bak. adam yolunu bulmuş bir şeyler yapıyor işte. kızacaksanız ona para kazandıranlara, onu oraya çıkartıp bu konuşmayı yaptırtanlara ve orada o konuşmanın sonuna kadar oturup ne diyor lan bu gundi diyip o salonu terk etmeyen insanlara kızın.
• 3 gece önce bulunduğum ortamdaki kişinin anlattıklarına göre metin hara artık pr yaptığını ve aslında büyük bir hata yaptığını kabul ediyormuş. evet o kişinin yalancısıyım ama pr ajansı sahibi olan birinden bahsediyorum. kendisi bizzat metin hara ile tanışan, görüşen ve sözüne güvenilir biridir.
  
  hatta bodrum'da gezme ve yakalanma süreçleri boyunca gazetecilere metin hara'nın pr ajansından bizzat e-mailleri geldiğini anlattı. bir başka deyişle pr ajansı resmen medyaya bilgi ve fotoğraf geçmiş tüm süreç boyunca.
  
  kısacası olay balonmuş. ilişkiye devam ediyor gibi yapmaları tamamen rezil olmamak amaçlı. zaten baya rezil oldular, hemen ilişki bitse tam rezalet olur diye kadına daha da fazla para baydılar anlaşılan.