• biraz önce gördüğüm çocuk.
    çocuk lan. kimbilir ne kadar yoruldu, üşüdü lan o çocuk.

    ben çocuğumu hangi okula göndereceğimi, hangi yemeği yedireceğimi dert ederken aynı yaşta bir çocuğun mendil satarak hayatını kazanmak zorunda olduğu dünyaya lanet olsun.

    çocukların yaşayamadıkları çocukluklarının yükü üzerimizdeki lanet zaten.

    edit: anası babası zorla çalıştırıyor olsa da, bu hareketi belki öğretilmiş bir hareket olsa da çocuk lan o. bazı çocuklar kuş tüyü yastıklarda uyurken bu çocuk ha çalışıyor ha çalıştırılıyor, ne fark eder.
    olay çocuktan mendil alıp almamakta değil, böyle böyle heba olan bir nesilde. bu çocuğun geleceğinde iki yol var. ya "hayat vurdu sillesini, herkesin ağzına sıçıcam ben de" yolunu seçecek ya da "ben bu hayata rağmen ayakta kaldım, okudum. hayatımı çocukluğunu benim gibi kötü geçirmiş çocuklara yardım etmeye adıyorum" diyecek.
    hangisini seçerse seçsin yargılayabilir misin? sen onu söyle sözlükçü önce.

    büdüt: çocuk suriyeli olabilir, amerikalı da olabilir, türk de olabilir. çocuk abd'de bir sokağın köşesinde üzerinde "homeless" yazan bir kartonun altında uyuyor da olabilir. türkiye'de bir metrobüste anası babası tarafından öyle öğretildiği için uyuyor taklidi yaparak insanların vicdanına oynuyor da olabilir. çocuklar bir hamur ve siz nasıl şekil verirseniz o şekli alırlar. mesele bu çocukları kurtarabilmekte. ülkene soktuğun suriyeliler tavşanlarla yarışırcasına ürüyor diye sokakta gördüğün suriyeli çocuğu nasıl tekme tokat dövemezsen bu çocuğa üzülenleri de aynı şekilde yargılayamazsın. zira bu çocuk eğer imkan verilse idi elbette bu durumda olmak istemezdi. olay suriyeliler ile ilgili sorunu çözmek, olay doğum kontrolü, olay arap kültürü, olay savaşlar, olay cahillik. onu eleştir, bu çocuğa üzüleni değil.
    eleştirilerimiz bile o kadar konforlu ki, benim aklım almıyor.
  • numara yapıyor.

    yani numara yapıyor da demeyelim de satış taktiği diyelim. hayır almıyorum derseniz de tükürüyorlar.

    hani bilginiz olsun da boşuna duygusallaşmayın.
  • uyuya kalan değil, uyuyakalan çocuktur.
    (bkz: kurallı birleşik fiiller)

    edit: başlık düzeltilmiş.
  • cocuk mendil satarken uykusu geliyor ve comelip tanimadigi birinin dizine kafasini koyup uyuyor. ulan nasil gercekci nasil gercekci anlatamam.

    su vicik vicik duygusalliga bahane ariyan tiplere de hastayim. dosemis dram yuklu manzumeyi.

    aglatmadin cocuk aglatmadin.
  • günün koşullarında çocuğa üzülmek sadece bugün duygusal mastürbasyon için gerekli fantaziyi sağlıyor. bu çocuk ne olacak ? 10-15 yıl içinde toplum içinde suç işleme olasılığı ne kadar ? kişisel gelişimi için ne yapacağız ?
    bugün üzüldüğümüz çocuk yarın gasp tecavüz cinayet faili olursa kim hatırlayacak o çocuğun 4 yaşında metrobüste uyuklayarak hayata tutunmaya çalıştığını ?
  • duyar yapılacak bir konu değil, toplumsal bir soruna işaret eden haldir.
    (bkz: türkiye'de her gün 125 suriyeli çocuk doğması)
  • istanbul cafelerinde nargile fokurdatan suriyelilerin kardeşleridir. ülkeye 5 milyon suriyeli alırsanız böyle görüntülerle karşılaşır, yeterince duyar kasmadığınız için de eleştirilirsiniz. ırkçılıkla alakası yok bunun. estonyalı da gelse, cibutili de gelse fikrim değişmez. kendi vatandaşınızın penceresiz evlerde bebekleri soğuktan ölüyor, biz burda suriyeli acıyoruz.

    ne desem size bir kelime bulamadım. çok acayip bir milletiz.
  • biraz büyüyünce, sara krizi geçirmeyi de öğrenir.
  • tek suçlusu devlet olan görüntüdür.
    kabaca ülkeye aldığın sığınmacılara kardeşim ülkeye gelin ama geldikten sonra gerisine karışmam istediğinizi yapabilirsin dediği içindir.
  • bu numarayı da yemişler. sizin gibi enayiler sayesinde asgari ücretten fazla kazanan çocuktur. kendisiyle konuştum aptalın parasını almak sevaptır dedi.
hesabın var mı? giriş yap