şükela:  tümü | bugün
  • bu cuma geçirdiğim rahatsızlık. perşembe gecesi ibuprofen içeren bi ilaç aldım ve sabah melena ve mide bulantısı ile uyandım. acil bir endoskopi ve bir sürü ülserimin olduğunu öğrendim.
  • anlayamadıgım bır hastalık.
  • coumadin yüzünden dahiliye servislerinde mutlaka en az 3 4 tane bulunur mide kanaması geçirenler.
  • 7 yaşında başıma gelen ve yerini ülsere bırakan hastalık.
  • şahsımı 2 günü yoğun bakımda olmak üzere 5 gün hastanede yatıran, bedenimdeki kanın % 40'ını 6 saatte çalan dert.

    dışkı renginden kendini belli edebiliyor. hassas bireyleri yüksek tempo ile çalışırken yakalıyor. onları superman olmadıklarına inandırıyor. "bana ne!" demeye ve öğün atlatmadan beslenmeye ikna ediyor. mide koruyucularla, aç karnına yenen pekmez-bal da tedavi ediyor. şiir de yazdırıyor hatta:

    senin kaçtığın endoskopi,
    olup gelir kolonoskopi,
    etme dert ey can, yorma fikri,
    kurcalarlar sonra neticeni.

    kurtuldum ama korkuyorum,
    hortum taksınlar istemiyorum,
    her yan ilaç tiksiniyorum,
    eskisi gibi de olmaz biliyorum.

    hoffenheimmer vurur bala,
    dinlene yatıp ayağını uzata,
    artık hayatın kalanında,
    sağlık başa buse yanağa.
  • ölümcül olabilen olay. bazen aspirin, apranax, majezik vb. nsai ilaçların yan etkisi.
    warfarin kullananlar da dikkatli olmalı.
  • 12 saat sürekli kusarak boğuştuktan sonra dün akşam beni takside kıvranarak acile yollamış işkence.

    hastaneye -haydarpaşa numune- vardığımda (ev arkadaşım sağ olsun bana kalsa gitmezdim.) tansiyonum 5 e 7 şeklinde ölçüldü. zaten nefesimi kontrol edemiyordum ve ellerim, yüzüm, dilim karıncalanmıştı ve bu bütün vücuduma yayıldı. direkt kırmızı bölgeye aldılar.

    iki çeşit serum bağladıktan sonra burnundan mideme kadar soktukları hortumla midemdeki kanı çektiler. koca bir torbayı doldurdu. ağzıma burnuma tecavüz edilmiş gibi hissettim (o ne biçim bi acıdır). ağzım burnum kan içinde kaldı. ama o işlem beni hayata döndürdü. kendime geldim. tekrar insan gibi hissetmeye başladım çünkü zombi gibi, canlı yayında flakka içen çocuk gibi hissediyordum.

    kendime geldiğimde serumların 5 saatte biteceğini öğrendim. zaten önceden de mide kanaması geçirdiğimden ve hatta o zamanlar doktora bile gitmediğimden. eve gitmek istedim. arkadaşın ısrarıyla bi yarım saat daha durdum. o gece orda kalacağımdan falan bahsediyordu çünkü doktor. zaten bana iv proton pompası inhibitörü veriyorlar benim zaten lansor'um var. midem de boşaldı. ben akşam hiç bir şey yemediğim takdirde gayet atlatırım dedim.

    hemşireler ertesi gün için de endoskopi falan diyince zaten gitmeye karar verdim. üstüne hemşire eldiveni geçirip "makatınızdan parmakla bi muayene yapacağım orada acı ve kan var mı diye." diyince... kendime içimden "oğlum kalk git buradan burda olaylar başka yere doğru gidiyor... ben götümde acı olsa söylemez miyim lan" oradakilere de " ben istemiyorum eve gideceğim." diyerek uzamak için serumları vs. çıkarmalarını istedim. onlar da bu şekilde bırakmayacaklarını ve söyleyip, "ölüm dahil her türlü sonucu kabullenerek tedaviyi sonlandırıyorum." gibi bir kağıt imzalatarak. gitmeme izin verdiler. hepsi şaşkınlıkla midemden çıkan kana da bakarak oradan çekip gitmeme inanamadılar.

    şimdi düşününce iyi ki eve gelmişim. yaptıkları yeterliydi zaten. gayet iyi hissediyorum çünkü hala bir şey yemedim. orda olsam da aynısı olacaktı zaten. üstüne biraz kustuğum hemşire için de kendisine beş kere kusacağım dedim çok sallamadı... yani ondan özür dilerim gıyabında. bu yazı aslında bu özür içindi diyim de yok anasının amı yani.
  • avukatlık bir mide kanaması sebebidir.
  • dedemin vefatına sebep olan rahatsızlık. tabii tek başına mide kanaması değil, ihmaller sonucu ölümle sonuçlanmıştır.

    sanırım 94 yada 96 senesi, kış günleri. her ağrıda veya sızıda hap atmayı seven dedem, çerez gibi aspirin yutardı. köy evinde hayvan baktığı günlerden birinde bir hafta sonu dayımlar ve teyzemler de köye hem ziyarete hem keyfe gidiyorlar yanına. ama annanem haftasonu bizim yanımızda eskişehirde kalıyor. neyse,

    dedemin sabahtan yuttuğu bir hap midesine yapışıp kalıyor, başlıyor yavaş yavaş erimeye. dedem önce pek sallamıyor durumu ve dayımlara anlatmıyor. akşama doğru ağrı iyice artınca ve makattan kan gelmeye başlayınca söylüyor dayıma, "midem yanıyor" diye. onlarda sıcak süt, sıcak çorba falan veriyorlar. maalesef sıcak kanamayı daha da artırıyor. hemen ambulans bulup hastaneye kaldırmak istiyorlar fakat bir gün önce yağan kar yolu kapatıyor.

    ulan eskişehir gibi yerde, kar nasıl kapatır yolları hala aklım almıyor. veya belediyede çalışan dayım, belediyeden bir kar küreme aracı getirtemiyor. gene sinirlendim.

    neyse, 2 gün köyde yattıktan sonra yol açılır açılmaz ambulansla tıp fakültesine getiriliyor. tabi bizde anca orda görebiliyoruz. ameliyat, kan verme falan derken 2-3 gün de öyle geçiyor. son gördüğümde dağ gibi adam erimiş, yanakları çökmüş, tanımıyor kimseyi. sadece annanneme bir kaç kelime söylüyor. sonra maalesef vefaat.

    mekanın cennet olsun hüseyin dedem.
  • mide kanamasının sebeplerinden biri de aspirin içmektir. aspirin mide kanaması yapar. mide kanadığında dışkının rengi siyahlaşır. kusmukta kan görülebilir. doktora gidilmelidir.
hesabın var mı? giriş yap