• (bkz: mit var mitcik var)

    şaka bir yana ben bu noktada seba için özel bir parantez açılması gerektiğini düşünüyorum.

    evet seba darbe döneminde mit'te istanbul bölge sorumlusu olarak görev yapmıştır. ancak bugüne baktığımızda insanlar üzerinde nasıl bir etki bıraktı, taraftarı ve futbolcuları dolayısıyla beşiktaş camiasını nasıl etkiledi ona bakmak lazım.

    yani diğer çoğu takımda olduğu gibi "ben tek siz hepiniz" modunda mı takılmış? şikeye mi bulaşmış? kulüp başkanlığı yaptığı dönemde herhangi birini tehdit mi etmiş? rakip takım taraftarlarını mı kışkırtmış? diğer yöneticilerle kanlı bıçaklı mı olmuş? verdiği her demeçte etrafa nefret tohumları mı saçmış? mafya babası gibi giyinip caka mı satmış? kendisini desteklemeyen herkesi beşiktaşlılıktan men mi etmiş?

    yukarıdaki sorular cevaplamaya çalışırken aklına ilk kim geliyor? seba mı, yoksa diğer kulüplerin başkanları mı?

    alakasız not: fenerbahçeliyim.
  • kendi adıma ben de bir sosyalist olarak çok ikilemde kaldım. beşiktaş'lı yanım abartmadan bir kırıklık yaşarken, sosyalist yanım ise alaattin çakıcı ile ilişkileri olan, bizzat çakıcı'nın kendi röportajında seba'nın başkan olmasına destek verdiğini söylemesini unutamıyor. bir de istanbul mit bölge sorumlusunu sadece siyasi görüşü farklı kişi durumundan çıkarmak lazım. 70'lerin mit'inden bahsediyoruz. maraş, çorum olaylarını tezgahlayan, binlerce solcuyu katleden. bundan dolayı sol grubun kendisine üzülmemesi farklı siyasi görüşe sahip olduğundan değil yani, mit gibi bir kurumun yönetiminde olduğundandır.fakat bunları bilsek dahi beşiktaşlılık yanımız bir yandan da dürtüyor ve bir burukluk oluyor ölümünün ardından.
  • bu başlığı bir süredir görüyorum ve bulaşmak isteğini kendimde bulamadığım için yazmıyorum. burada büyük ihtimalle benden de bahsedilmekte.

    süleyman seba'nın özgeçmişinde mitte yöneticilik yaptığı bilgisi var, evet. ama süleyman seba'nın mit ya da devlet tarafından beşiktaş yöneticiliği yapmak için görevlendirildiğine ya da beşiktaş başkanlığı yaparken mit ile ilişkisinin sürdüğüne dair bir kanıt yok. onun mit içerisinde nasıl bir görev aldığını, anti-terör ile uğraşıp uğraşmadığını da bilmiyoruz. şahsen bilmediğim konular hakkında fikir yürütecek dingil komplo teorisyenlerinden değilim.

    benim için gerçek olan şu: süleyman seba emekli bir beşiktaş futbolcusu, kulübün üyesi ve en sonunda uzun yıllar başkanlığını yapmış bir kişi olarak, benim beşiktaş'ta sahiplendiğim, önemli bulduğum, bu vahşi kapitalist dünya içerisinde çeşitli etik normların halen korunabileceğini, dostluk, kardeşlik, vefakarlık gibi değerlerin spor içerisinde barınabileceğini, kulübün kendi yetiştirdiği futbolcularla şerefsizlik yapmadan kazanmak için çalışabileceğini, sadece beşiktaş'a değil türkiye'deki bütün kulüplere kanıtlamış bir şahıs.

    yönetim binasını, fulya'daki tesisleri, inönü stadını hangi şartlarla kurup, koruyup kolladığını, genç takımların karşısına geçtiğinde onlara verdiği tavsiyeleri, sporculara ve taraftara ebeveynvari yaklaşım biçimini, etrafına yaydığı onur ve güven duygusunu biliyorum, bir kısmını şahsen de yaşadım.

    alaattin çakıcı ile süleyman seba arasındaki ilişki hakkında benim bildiğim yegane şey ise 1984 seçimlerinde mit'in bu şahsa koruma görevi vermesi. daha sonrasında devlet ve/veya mit beşiktaş üzerinden bu tip adamları kullanmış mıdır, bu gibi işlerin süleyman seba ile ilişkisi var mıdır? inanın bilmiyorum ve ilgilenmek istemiyorum. devlet ve/veya mit hakkında kızılay yardım araçlarını bile silah taşımak için kullandığı söylenirken, bunun olmayacağını düşünmek saflık olabilir. ama burada yazan kimsenin benden fazla bir bilgisi olduğunu da sanmıyorum.

    sonuç olarak süleyman seba'nın beşiktaş başkanlığı ile bugün o beşiktaşlılarda varolan "değişiklik" arasında ciddi bir ilişki var yani. tek başına seba'nın değil, ondan öncekilerin ve tribünde, beşiktaş semtinde, sporcular arasında adını sayabileceğimiz pek çok diğerlerinin de payı var ama seba kilit bir pozisyonda, çok doğru hamleler yapmış bir yöneticiydi. ha, bu değerleri beşiktaş'a yüklemek için devlet seba'yı görevlendirdiyse önemli bir stratejik hata yapmışlar çünkü bence pek çoğu "solduyu"ya da kapı açan niteliğe sahipler.

    sonuç olarak, evet ben üzüldüm, duygusal bir tepkiydi elbette ama haklı olduğumu da düşünüyorum.
  • bu insanları kınayanlar için arada şunu da not etmekte fayda var; "süleyman seba'ya lanet yazısı" filan yazan bazı arkadaşların şöyle de bir geçmişi bulunabiliyor:

    http://www.sabah.com.tr/…yakci-yazari-korumaya-aldi

    istihbarat kaynaklarım yok, ama bilinen sivil hayatı boyunca efendiliğiyle tanınan bir şahsı, karısını hastanelik edebilecek tıynette bir adamın "lanetlemesindeki" ironi de alkışlanacak denli türkiye gerçeği olsa gerek.
  • o dönemin mit'i içinde istanbul şube sorumlusu olmuş birini sadece ''siyasi görüşü farklı'' olarak değerlendiren bu ülkenin saf insanlarını göstermiştir. samimiyetsizlik yapmayalım bu noktada. olay bir farklı görüş meselesi değil. bunun yanında seba'nın başkanlık kariyeri ve ülke futbolunda dönüştüğü figürün temsil ettikleri gerçekten geçmişiyle çok çelişkili. bu açıdan son derece ilginç bir insan.
  • başkanlığı süresince dahi hiçbir zaman korumaya ihtiyacı olmamış, sokaklarda caddelerde sıradan bir vatandaş gibi tek başına yürürken görebileceğiniz bir insandı.kendisini bir yerde görüp selam vermeye yanına gittiğinizde yaşınıza bakmadan ayağa kalkar , size hürmet gösterirdi.ve bunu sıkılmadan herkes için yapardı..kimseyi kırmazdı..halk onu severdi..sağcısı da solcusu da dincisi de ateisti de severdi..halktan korkmadı, halk içinde yaşadı...tanıyan demiyorum bak,ona ömründe bir kez yolda denk gelen insan evladı ne demek istediğimi anlıyordur ve çok üzgündür şu an, bundan eminim..başka söze gerek yok kanımca..
  • süleyman seba için mit görevlisi değil de allahsızlığı yayma kürsüsü başkanı muamelesi göstermesi beklenen insan(lar). mitçiymiş de zannedersin kraliçe elizabeth ii ve ronald reagan türkiye'deki sol görüşlü kesimi tasfiye etsin diye görevlendirdi.
  • enteresan başlık. ölen bizim için mitçi seba değil. beşiktaşlı çerkez vs vs.. ama herseyden önce adam süleyman seba. o yüzden sol sağ demeden türkiyenin büyük çoğunluğu üzüldü taziyelerini gönderdi. mit döneminde ne yaptığı muallakta olduğu için bişey diyemiyorum. ha ama bu konuda sebaya ciddi olarak saldıran bir grup, kürt kökenli solcu arkadaslar var. onlari pek anlamıyorum. bir tanesi ailemdeki insanlara mit yüzünden kavuşamadım o yüzden sebadan nefret ediyorum, hiç affetmeyecegim minvalinde bişeyler demiş. ben o sevgili arkadaşlara soruyorum. sizin pek sevgili lideriniz bizim terorist başımız hangi gizli teşkilat mensup idi? onu da affetmeyecek misiniz? ondan da nefret mi ediyorsunuz. bunun cevabi eminimki evet olmayacak. beni cahillikle suçlayıp tokatladıktan sonra birton satır kasıp olayın size göre aslını anlatıp haklı olduğunuzu düşüneceksiniz. belki de haklısınız kim bilir. ama belki ben de seba konusunda haklıyım kim bilir. ben sadece bunu size anlatmaya calışmayacağim. adamcağız türkiyenin en büyük kulüplerinden birinde 16 sene tüm halkın gözü önünde anlatacağıni anlattı. allah rahmet eylesin, nur icinde yatsın
  • bir de şu var:

    (bkz: her sol örgütte mutlaka bir mit elemanı olması)

    (bkz: bir sol örgüt olarak beşiktaş)
  • futbolun mallastirici etkisi altindaki gerizekali turk solcusudur.

    12 eylul doneminde, en cok solcu katledilen, iskenceden gecirilen bi donemde, mit gibi bi kurumda mudurluk yapmis, alaattin cakici ile kanka bi adamin olumune sirf besiktas'in basindayken iyi bi reputasyona sahip oldugu icin, kendini sevdirdigi icin uzulur bu mal solcular. gercekler kendilerine hatirlatildiginda da anca kufrederler ya da "ama efendi adamdi :(" , "en azindan gunumuzde mit baskanligi yapmiyor, iyi adamdi :(" vs. diye zirvalarlar.

    zorunuza gidiyor demi sirf futbol sebebiyle sevdiginiz bi adamin gecmisiyle yuzlesmek? gerceklerin sizin istemediginiz sekilde olmasi ve ortaya cikmasi?

    not: solcu falan degilim, gerizekali turk solcularinin da aq zaten de futbolun insanlari gerceklerden uzaklastirip, bu derece aptallastirmasi cok hos cidden.
hesabın var mı? giriş yap