• (bkz: enflasyon)
  • şu anki fiyatları bilmiyorum ama 3 sene önce oturma odası, yatak odası, yemek odası 11.000 inegölden almıştık. demek şimdi gitsek 30 bini geçecek bunlar.

    dolar çok hızlı yükseldi tabii.
  • benim de fark ettiğim durum. balkon için bir masa üç sandalye alayım dedim puhuuu. sonuç. on numara sunta kestirip bantlattım kenarlarını eski masanın demirlerine monte ettim, yepisyeni oldu.
  • mobilya firmasında proje maliyetlendirme bölümünde çalışan biri olarak şunu çok net söyleyebilirim ki hammadde fiyatları inanılmaz arttı. bu da satış fiyatlarına olabildiğince az yansıtılmaya çalışıldı. büyük firmalar zamlara karşı zor da olsa direniyor ama küçük firmalar ipin ucunda. umarım bir an önce düzelir.
  • evi mobilyaların kullandığı ev güzel değildir.
  • bir arkadaşımın evlenecek olması sebebiyle farkettiğim olay.
    masko,ikea, eskidji,enza,mudo,tepehome, ucuzculara bile baktık yok yani sanki altın satıyorlar, altı üstü ceviz ağacı masa köydeki ceviz ağaçlarını kestirip ev hediyesi yapacağım bu gidişle
  • evlenecek bir arkadaşımın sırf yatak odası takımını 7.000 liraya aldığını gördüm geçenlerde...

    daha ucuzu da vardı gerçi ama, bizimki biraz buldumcuk.
    türk kızlarının geneli gibi...
  • doların henüz uçuşa geçmediği 2013 yazında 10 bin liraya gayet güzel salon takımı almıştık. koltuklar, masa, sandalye, vitrin vs. sitelerde ise 20 binden aşağı fiyat yoktu. o zaman bile bu kadar uçuktu fiyatlar. şimdi kim bilir ne olmuştur. sitelerde 50 binden aşağı doğru düzgün salon takımı olduğunu sanmıyorum.
  • ne ucuz ki diye karşılanabilecek başlık
  • showroomlarda bilmemnerelerde pahalı. internet diye bir şey var, aramaya inanmak diye bir kavram var, direkt üretip satanlar var, var oğlu var.

    bakın birebir aynı koltuk takımı üreticide 1 lira, şehir dışına doğru bir showroomda 2 lira, şehir içinde 3 lira.

    bir önemli nokta da insanların eşyaya bakışı. amaç mı yoksa araç mı? kendini eşya üzerinden veya onu nereden alabildiğin üzerinden tanımlayacaksan 1 liralık malı 3 liraya alırsın. koltuk dediğin şey günde 1-2 saat kıçını koyacağın bir şey. kalitesiz alma da kemik gibi sağlam olmasına da gerek yok, rahat olsun yeter. zaten 6-7 sene sonra değiştirmek isteyeceksin. masa dediğin şey üzerinde yemek yediğin bir araç altı üstü. çevremde de duyuyorum ödenen rakamları, şaşırıyorum iki parça tahtaya verilen paralara.

    ülkemizde satın alma gücü düşük ne yazık ki, ancak aramaya inanmadığımız da gerçek. daha önemli gerçekse ucuz yerden almak istememek.
hesabın var mı? giriş yap