• dandy warholsun thirteen tales from urban bohemia albumunden bir parca, tracklisting'de godless ile nietzche arasinda yeralir, kasti sanirim*

    sozsuz sarki mi olurmus :

    again and again
    i get up and say
    i only want to get a ride
    i only want to do the right thing
    but all these demons pass beside
    i won`t be today
    i`m alone again
    no one can make that alive
    no one can say they`re better, not when
    all this freedom you get is a lie
    again and again
  • bu arada şarkının sözleri konusunda bir ihtilaf var... farklı kaynaklarda farklı sözler mevcut.

    ihtilaflardan ilki i only want to get a ride dizesinde... şarkı sözlerini paylaşan kimi kaynakları bu dizenin "i only want to get it rigth" şeklinde olduğunu iddia ediyor.
    bir başka ihtilaflı dize de "i won't be today" dizesi... kimi kaynakları bunun "i wonder today" olarak belirtmiş.
    bir diğeri ise "all these demons pass beside" yerine "all these demons harass my soul" ya da "but are these demons, i ask myself" olduğunu belirtiyor.
    ayrıca "no one can say they're better not when" kısmının "no one can say they're an island" oldu da iddia edilmiş.

    yaklaşık bir buçuk saattir çeşitli canlı performansları izleyerek sözleri çıkarmaya çalışıyorum... ağız okumaya gayret ediyorum ama varabildiğim bir sonuç yok... şarkıda vokalin silik bir şekilde kullanılması ingilizcenin bu tarz karışıklıklara müsait olması gerçek sözleri kavramayı zorlaştırıyor.
    yine de sözlerin sözlük'te belirtildiği gibi olduğunu düşünüyorum sadece "all these demons harass my soul" değişikliği gerek. onun haricinde farklı olduğu iddia edilen yerlerin doğru olduğunu düşünüyorum.

    bu arda kesinlikle belirtmem gerek albüm versiyonunun girişinde ezan sesleri o kadar kulak tırmalayıcı ki anlatamam... kexp'deki canlı performans da diğer tüm canlı performanslardan kaliteli, trampetin bir küçük hatası dışında sanırım albüm berraklığına yakın ve gitarın en iyi olduğu performans. onu dinleyin...
  • ezanın en güzel yakıştığı şarkı - desem hakkında çarpılırım diye korkuyorum okuyanlar tarafından. yukardakinden bahsettiğinden değil de, yukardakinin oğlunun da yere inip, yatıp kerelerce kül olmasından.

    sonra düşünüyorum bu şarkıyı yıllar önce ne kadar leş bir ortamda keşfedip, zilyonlarca kere dinleyip, kaybedip, kaydolasıca bu gece yeniden keşfedip, çocuğuna sarılan bir anne kıvamında an itibariyle üzerine klavye gürültüsü döktüğüme pişman oluyorum. kendi kendime, insan kıymetlisini paylaşır mı hiç, diye soruyorum. iç bir kanyonda yanklanıyor.

    sonra çıkış yolu bulunuyor.
    benim sana yüklediğim anlam kadar varsın ey şarkı. ve biliyorum ki bir gün gelip o anlamları söke söke alacaksın üzerim(iz)den.
  • neo-saykedelyanın medarı iftiharı... dinleyeni transa sokuyor!

    dün geceden bu zamana herhalde en az 60-70 kere dinlemişimdir... müziğin eriştiği zirvelerden biri!
  • thirteentales from urban bohemia isimli bir albüme gerçekten yakışan şarkı.
  • selvi boylum al yazmalım adlı eserden etkilendiğine kesin gözüyle bakılabilecek şarkı. yok değilse bu benzerliğe dikkat çekerken biz bu iki şarkıdan etkilenmişizdir denilebilir.etkilenme tepkilenme dünyası.
  • böylesine psychedelic şey yapmak her baba yiğidin harcı değildir.

    öyle bir alıp götürüyor ki, şapka çıkartmaya vakit bırakmıyor. gerçekten çok acayip bir şarkı.
  • insanı alıp uzaklara götüren harika bir dandy warhols şarkısı.
    şu canlı performansı kesinlikle tavsiye edilir.

    http://www.youtube.com/watch?v=0xs90meav7e
  • la rue ketanou'nun müziğiyle eğlenceli ve güzel, sözleriyle yine vurucu ve eleştirel bir şarkısının adı.

    as-tu eu le choix de ta naissance et là on s'avance avancé
    pour parler des problèmes de terriens immigrés
    dieu a créé la terre pour les hommes
    la volonté était qu'ils apprennent à partager
    de la terre ils pouvaient bénéficier pour cultiver
    des hommes et des femmes s'ils voulaient procréer
    mais la simplicité s'est très très vite envolée
    et l'industrie est très très vite arrivée
    chasser tous les hommes qui n'accepteraient de s'installer
    et maintenant il faut des papiers pour traverser des contrées.
    je m'appelle mohammed
    tout le monde il me connaisse
    j'aurais pu m'appeler joseph
    mais je m'appelle mohammed
    puis les hommes se sont imaginés des codes pour s'identifier
    identifier tous ceux qui n'accepteraient de participer
    a leurs lois votées par une assemblée bien connotée
    et maintenant il faut des papiers pour traverser des contrées
    contrôlées va chier !
    jamais je n'accepterai de servir un état que je n'ai pas demandé
    des lois que je n'veux surtout pas partager
    la terre des dieux et quel qu'il soit n'appartient à aucun homme
    donc là il y a maldonne alors on s'la donne contre ça
    on se donne mais ne se vend pas
    que tu sois blanc rose ou noir, ne nous intéresse pas
    pauvre ou riche, ne nous intéresse pas
    d'amérique ou africa, ne nous intéresse pas
    musulman, juif, chrétien, cela ne nous fait rien
    pour nous le combat commence avec toi quand tu voudras
    je m'appelle mohammed
    on m'renvoie toujours au bled
    le lendemain tu me retrouves en suède
    il n'y a pas de remède
    en france, toutes ces familles déchirées
    et ces mères ? jetées à coups de pieds d'un coté
    le père ? renvoyé au pays par l'armée
    les enfants parqués, brisée la vie d'une famille
    comme si tout cela n'était qu'un jeu de billes
    mais où est passé notre hospitalité
    cette capacité d'accueillir des gens en difficulté
    des réfugiés exilés venus dans l'espoir d'avoir un métier bien payé
    pour envoyer chaque année de l'argent au deblé
    lorsque l'on sait qu'une paye d'un exilé fait vivre un village entier
    a moi ça me donne de quoi penser, ne pouvons nous pas les aider ?
    les aider ? ne voulons-nous nous en mêler ?
    ok l'etat n'a rien à y gagner
    donc l'état n'y est pas mêlé..
    je m'appelle mohammed
    ecoutez moi quand je plaide
    pour vous aider je m'entraide
    j'ai un passeport si cela vous aide
  • mükemmel triplere gebe... gün gelecek yine bu dünyadan ayrılmış bir kafaya sahipken dinleyeceğim bu şarkıyı.

    şimdiden hayal edebiliyorum... vücudumu kaşındırırken üzerine yattığım çimenler, ben mavi gökyüzündeki beyaz bulutları manalandırmaya çalışıyorum... başım dönüyor hafiften... çakırkeyiflik hali... ağzımda alkolün acı tadı... geçmiş telaşlarımı özlüyorum; artık küçük, anlamsız ve çocukça görünüyorlar... ama özlüyorum onları. insan nereden bilecek? yaşının yaşadığı acıların katsayısı olacağını... yaşlandıkça katlanıyormuş dertler, kederler ve acılar... bunları biraz düşünüp unutuyorum sonra... alkolün umursamazlığı baskın geliyor artık... bundan sonra sadece çimen, gök, bulut ve müzik....

    tüm bunları çok özledim. yazık... bu şarkı heba oluyor tüm bunlar gerçekleşmeden!
hesabın var mı? giriş yap