mozart and the whale

• radha mitchellin dokturdugu bir film.
• asperger sendromu bulunan iki kişinin etrafında dönen, otizm üzerine bir aşk filmi. eternal sunshine of the spotless mind ile a beautiful mind arası bir tat bırakıyor.
• cadılar bayramında erkek kişi balina kılığına, hatun kişi ise mozart kılığına girmiştir. film ismini buradan alır.
• (bkz: the squid and the whale)
• bugün şans eseri izleme şansını bulduğum ve uzun süredir izleyemediğim kadar güzel bir romantik film. açıkçası komedi unsurları yok denecek kadar az zira ben filmin yarısından itibaren durmadan ağladım.
  konusu ise spoiler'e girmeden anlatırsa şöyle; erkek kişimiz normal hayatını bozmayacak bir otizme asperger sendromuna sahiptir. bu nedenle sayılarla arası çok iyidir durmadan toplama, çıkarma, çarpanlarına ayırma ve daha anlamadığım bi dolu işlem yapar farkında olmadan, kendini engelleyemez hatta. kızımız ise terapistinin tavsiyesi üzerine onun kurduğu rehabilitasyon grubuna gelen bir kişiden başkası değildir. sonuç ise ilk görüşte başlayan sancılı ama gerçek ve saf bir aşk...
• normal ve anormal harika islenmistir bu filmde.
  
  anormale asik olup normalize etmeye calismanin ne kadar guzel elde patladigini da gorebilirsiniz.
  
  edit: hatta kendimiz anormalken, bir baska anormale asik olup, birlikte normalize olmaya calismanin ne de guzel gotte patladigina da sahit olabilirsiniz. ama eglenceli midir? evet cok!
  
  --- spoiler ---
  hhhhhhhhhhhah!
  --- spoiler ---
• izlediğim en sıradışı aşk hikayesi. o kadar sıradışıki aşık olmuş herkesin kendinden bir parça bulacağı kadar gerçek.
• radha mitchell ın döktürmenin aksine batırdığı filmdir resmen(bkz: #8948755)bugune kadar izledigim en kotu otistik karakterdi.ki film mozart ve balina isimli jerry ve mary newport un gercek yasam oykulerini anlattıkları kitaptan alıntılanmıştır.hatta jerry ve mary newport kitapta filmin yapım aşamasını da anlatmaktadırlar.newportlardan jerry asperger sendromludur.
  (bkz: asperger sendromu)
  mary ise ( yani radha mitchell in asıl canlandırdığı karakter) yuksek islevli bir otistiktir. buna bagli olarak jerry den yani donald dan daha fazla otistik belirtiler gostermektedir.lakin filmi izlediğinizde bunun tam tersi bir tablo cıkıyor ortaya hatta oyle ki insanlar radha nın normal ama biraz ucuk kacık bir karakteri canlandırdıgını bile dusunebiliyorlar.ayrıca filmin senaryosunu ve yonetmenin performansını da hic begenmedim.tamamen ticari bir kaygıyla yapılmış oldugunu dusunuyorum ...karakterler üzerinde biraz daha titizlikle ugrasılsaymıs film kurtarılabilirmiş lakin bu haliyle sadece can sıkıcı olmuş.josh hartnettbiraz daha basarılı bir performans sergiliyor lakin sterotipik hareketler cok yapmacık ve gereksiz ancak sosyal ilişkilerdeki tepkiler gayet guzel canlandırılmış... evet fazla etik bir yorum oldu belki ama hassas bir konu uzerine birseyler yapılandırıyorsanız herseyi en ince ayrıntısına kadar dusunmek zorundasınız... gercekten uzerind eugrasılmıs ve rolunun hakkının olması gerektıgı kadar verılmıs bır otistik bayan karakter gormek isteyenler kanımca snow cake i izlemedir.boylece aradaki fark ayan beyan ortaya cıkacaktır.
• saçmalığın yapmacıklığın zirvesine ulaşmış; ne idüğü belirsiz film. niye yapıyorlar böyle filmleri, biz niye izliyoruz muamma.
  yine bir kanal d home video klasiği.
• ' bu ne lan, nerede var lan böyle kızlar, nerde la böyle uçuk kaçık, tavşanının mezarını havuçla kaplayan kızlar, biz niye denk gelmiyoz amına koyim, bizi mi yiyon lan hollywood' şeklinde özetlenebilecek film