muhafaza

• koruma.
  
  (bkz: hafız/6)
  (bkz: muhafız/1)
  (bkz: muhafazakar/7)
  (bkz: muhafaza etmek/1)
• memurluğu olan şey.
• (bkz: muhafız), muhafızlar, hafıza, hafız, hıfz, hıfzı
  (bkz: hafazanallah)
  (bkz: tahaffuz), tahaffuzhane
• koruma. mevcutta olanları yitirmemek için gösterilen çaba.
  
  az evvel ateşli bir tartışmanın içinden çıktım. çetin cevizimdir evelallah. tartışma duruşunda olsun hayata baktığım perspektifin keskinliğiyle olsun oldukça sert bir zırh vardır üzerimde. yeniye kapalı olduğum gibi bir algı oluşabiliyor bu tutumumdan ötürü. oysa yeniyi kabul etmeden yahut eleştirmeden önce gereken uzun bir gözlem süresi vardır gereken.
  
  bir yakınımla az evvel hayata baktığımız perspektif farklılıkları üzerine uzunca bir konuşma yaptık. kendisi bana nazaran çok daha açık biri. bir şeyi gözlemleme süresi çok daha kısa. bense tam tersi biriyim. yeniye daima şüpheyle yaklaşan ve öncelikle yeni olanın açığını arayan. eğer açıkları kapanamayacak boyutlardaysa üzerine konuşmayan, düşünmeyen. ancak biraz destekle işlerliğe kavuşacak bir potansiyele sahipse de, üzerine emek veren, düşünen.
  
  bu iki farklı hayat perspektifinin olumlu ve olumsuz yanları üzerine yaptığımız kaliteli bir sohbetin ardından -ki ikimiz de bir zamanlar kendimizin şu anda sahip olduğu hayat perspektiflerine zıt bir tutumdaydık- bireysel tecrübeler neticesinde bu bakışlarımızın nasıl, ne ölçüde ve neden değiştiğini sorguladık.
  
  gerçek şu, hiçbirimiz aynı yolu yürümüyoruz. başka hayatlar, başka hayat tecrübeleri, farklı konumlar ve farklı insanlar...
  
  evet yaşıyoruz, nefes alıp veriyoruz ancak herkes aynı ölçüde ölümle yüzyüze kalmıyor. herkes aynı ölçekte hatalar yapmıyor. herkes aynı zeka seviyesinde değil. herkes aynı fenotipte değil.
  
  o zamanında muhafazakar tutumla verdiği hayati tercihlerinde makul sonuçlar elde ettiği için şu anda daha açık olabiliyor. bense zamanında açık görüşlülükle yaptığım tercihler neticesinde felaket sonuçlar elde ettiğim için daha muhafazakar bir tutumla hareket ediyorum.
  
  insanı insan yapılandırıyor. her şeye muhtemel tehdit gözüyle bakmanın yapıcılığı çok düşük olsa da mevcut olanı korumaya odaklı biri için makul bir tutum. her yeni şeyi iyi addeden biri ise hasar alma potansiyeli hayli yüksek olsa da yeniye adapte olmayı daha kolay başarıyor.
  
  farklı hayatlar, farklı deneyimler...
  
  çelikten bir zırhla kuşatınca insan kendini mobilitesi düşüyor ancak adımları oldukça emin atıyor. çırılçıplak koşturunca da her yere hızla ulaşabiliyor belki ama en ufak bir çöpten bile kendini koruyacak donanımdan eksik oluyor.
  
  bunun arasını bulmak lazım işte. ne kaskatı ne çırılçıplak...
  
  ölmemek için ölümle beraber yürümek...