murt

• (bkz: murd)
• sahipsiz (bkz: mort)
• cukurova'da baharla beraber piyasaya cikan bir bitki meyvesi, ipe dizilir kolye gibi satilir, kurtlu olur. bir takim saticiliar kurtlu murtlari kurtsuz murtlarla degistirir, garantili murtlardir bunlar.
• tadı buruk, yoğun sıvılar için de zaman zaman kullanılan bir kelimedir. uzun süre önce demlenmiş (eskimiş yani) ve çok koyu bir çay için gönül rahatlığıyla "ne bu be, murt gibi" ifadesini kullanabilirsiniz.
• (bkz: böyle bir yazar aslında yok)
• mersin ağacının yazın olgunlaşan, bezelye büyüklüğünde, morumsu siyah, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan meyvesi. ^*
• (bkz: hambeles)
• tortu anlamına da gelir.
  
  "aşkın şarabının ağzını açtım
  yar yüzünden içti murt bende kaldı." ^*
• "aşkın şarabının da ağzını açtım
  yar yüzünden içti de 'murt' bende kaldı."
  (bkz: şekip şahadoğru)
• ailem mersinli olmasa hayatta bilmeyecegim ve aramayacagim korkunc bisidir bu. muhtemelen mersin, antakya, adana civarindan olmayanlardan baska kimse yemez de bilmez de bunu...ki oranin insani da cocukluklarindan kalma bisi diye nostalji hatirina yiyor olmali, yoksa insan evladi yesin diye yapilmis bisi diil murt.
  
  musmulanin cok daha beter agzi burnu buranini dusunun, ve de bitter, ve de hem tadi hem dokusu ile curumus gibi. yesil kabuklari henuz soyulmamis taze antep fistigina benzer gorunusu, acik yesilli - morlu, ezik buzuk kilikli, hani vucudunun bi yerini vurup da morartmissin gibi goruntulu korkunc bisidir iste. icinin rezilligi disina vurmustur. canini seven her insan evladina itina ile uzak durmasi tavsiye olunur.