• rahmetli başkan görevdeyken başarılarını da, başarısızlıklarını da yazdım, çizdim. beni en fazla yaralayan ise liseci aygırarın hadsizlilerine bile yumuşak bir şekilde davranması olmuştu. taraftar ile arası bozulmayan nadir başkanlardandır. adnan polat, ünal aysal, özhan canaydın gibi başkanlar devrinde bile tribünlerde istifa sesleri yükselirken, mustafa cengiz başkan devrinde sadece ultraslan denen sucukçu oluşum saçmasapan bir istifa bildirisi yayınlamış, stadda istifa diye böğürmege kalkınca, bütün tribünler tarafından sesleri kesilmiştir.

    ve dün divan kurulu toplantısında galatasaray'a nasıl büyük bir iyilik yaptığı, galatasaray'ı adeta çöküşten kurtardığı ilk kez açıklanmıştır.

    galatasaray'ın 314 milyon euroluk borcunu o zaman ki kur ile 2.2 milyar tl'ye çevirmiş ve ödeme planı gerçekleştirmiştir. eğer mustafa cengiz bu anlaşmayı yapmasaydı 4.7 milyar tl borcumuz olacaktı. 2.5 milyar tl fazla borcumuz olacaktı, 2.5 milyar tl.

    galatasaray 10 yıl üst üste şampiyon olsa anca 2.5 milyar tl kazanabiliyor.

    ruhu şad, mekanı cennet olsun.
  • kaybetmişiz başkanı. iyi yaptığı şeyler oldu, kötü yaptığı şeyler oldu. ben minnetle anıyorum kendisini.
    galatasaray taraftarının fatih terim'in gazıyla kendisine yaptığı vefasızlık dillere destan bir ahlaksızlık örneğidir.
    buradan taraftarın sevgisini kullanarak başarısızlığını örtmek için galatasaraylıları mustafa cengiz'e saldırtan fatih terim'i ve yine liseci galatasaray genel kurul üyelerini en sert şekilde kınıyorum.
  • bugün, yani 26.03.2022 tarihinde yapılacak olan genel kurul toplantısında yönetiminin son dönemi ibra için oylanacak. haberi görünce başlığına yazmak istedim.

    artık kendisi hayatta olmadığı için bunları yazabilirim. hayattayken kendisine söyleme imkanım da vardı. kısmet değilmiş.

    şöyle bir anım var. son dakika organize edilen ve sorumluluğu bana verilen bir işte önemli isimleri davetli olmadıklarını düşünüp aramadım. o saatten sonra arayıp davet edilseler gelmeleri mümkün değil. durumu izah ettim, benim hatam, dedim. o kadar sinirlendi ki. henüz hastalanmamıştı. belki de hastaydı fakat biz bilmiyorduk. inanılmaz parlardı. aniden. birden o kadar siniri nasıl vücudunda doğururdu hiç anlamazdım. o kişiler için ayrı bir organizasyon yapacağız o zaman, hepsini arayıp tek tek özür dileyeceksin, dedi. çıktım odasından, davet edilmeyen herkesi tek tek aradım, durumu izah ettim. sonrasında odasına gidip durumu özetleyip tekrar özür diledim.

    o an odada olan kişilere benim hakkımda çok güzel şeyler söylemiş. sorumluluktan ve suçluluktan kaçmadığımı. sonrasında ise ne zaman yanına gitsem hal hatır sordu, ismimle seslendi. hafızası çok güçlüydü, unutmazdı. yanında çalışan herkesi tanırdı. sizden haberi yok zannederdiniz ama birden isminizle hitap ederdi, şaşırtırdı.

    tanıdığım en iyi yöneticiydi. evet, aksiydi, kolay sinirlenirdi ama gönül almasını bilirdi. ona duymasını istemediği şeyleri anlatmak zordu. zor şartlar altında çözüm bulma kabiliyetine hep şaşırmışımdır. yönetme vasfının doğal bir getirisi işte. siz ne yaparız diye düşünürken, yol gösterirler. panik yapmazlar. her ihtimali düşünürler. yöneticiydi. bunu hissederdiniz.

    benim hakkım helaldir kendisine. iyi insandı. niyeti hep iyi şeyler gerçekleştirme üzerineydi. hasta olduğunda bile bir insanın kolaylıkla kaldıramayacağı saatler boyunca işinin başındaydı. rahat uyusun. onu her daim iyi anacak insanlar var arkasında.
  • canlı yayında fatih terim'e, "üst başkan gibi konuşuyor biz sanki tedadikçiyiz muamelesi yapıyor" diye sallayan başkan. fatih terim sen ne geçimsiz bir adamsın be. valla başkan yüzde yüz haklı. keşke sağlığı düzelse de başkan olsa tekrar.
  • kendisi galatasaray'ın zor zamanında başkana karşı tek aday olabilecek kadar cesur ve güçlü,
    görevi bittiğinde yerine 5 kişinin aday olabileceği kadar başarılıydı.

    galatasaray'ı finansal fairplay nedeniyle uefa liglerine katılımdan men cezası almaktan kurtarıp ffp kısıtlamalarına rağmen 4 yılda 2 süper lig şampiyonluğu** 1 türkiye süper kupası* 1 türkiye kupası* olmak üzere 4 yılı 4 kupa ile tamamlamıştır. ayrıca kadıköyde fenerbahçe'nin yenilmezlik serisini bitirmiş ve seçimden önceki gün galatasaray'ı ffp kısıtlamarından da tamamen kurtarmıştır.

    galatasaray başkanı olduğu dönemde kazandığı bu başarılarından da önemlisi kanser ile mücadele etmiş ancak galatasaray'ı yarı yolda bırakmamış birisiydi, iki güzel atıfının linkini bırakıyorum ama bir yıl ara ile olan bu videolar aslında onun için ne kadar zor bir yıl olduğunu da gösteriyor:
    23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı öncesi inna fetahna leke fethan mubina
    6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçı öncesi veni vidi vici

    ince ruhlu birisiydi, allah rahmet eylesin.

    edit: debe için herkese teşekkürler
  • en son çıktığı programda suyu bitti ve su istedi. şimdi bir espri geldi aklıma dedi. moderatör söyleyin başkanım diye üsteledi. o da bizim başkanımız diyerek dursun özbek'e küçük bir dokundurdu. mustafa başkanıma saygım çok büyük. başkanım alıntıları ve göndermeleri çok sever, ben de küçük gönderme yapayım. osmanlı imparatorluğunda yavuz sultan selim, 8 yıllık padişahlık süresinde 80 yıllık iş yapan padişah olarak gösteriliyor. bence galatasaray'da mustafa cengiz de yarım+1 dönemlik başkanlık süresinde 10 yönetimlik iş yapmıştır. fb-gs açıklamaları geçiniz. onlar işin cilvesi. icraatlara bakarsak: borç azalıyor, henüz revize edilecek son imza atılmasa da yapılandırma yapıldı, florya, riva, kemerburgaz olumlu gelişmeler var. mustafa başkan kötü niyetli biri olsa türk telekom'un stadyum isim sponsorluğu bitiyor, gider yenisine imza attırır parayı şimdi kullanırdı. centilmenlik yaparak yeni yönetime paslıyor. uzun süreli bir anlaşmayla büyük paralar alabilirdi. son toplantıda da güneş enerjisi projesinden bahsedip teminat arıyor. değerini hala anlamayanlar var. bardağın boş tarafına bakmayı tercih edenler olabilir.

    sağlığı gereği muhtemelen başkanlığı bırakacak. tekrar geçmiş olsun, kendisini bu defa daha iyi gördüm. ben geçmişe baktığımda gayet şık bir galatasaray başkanı hatırlayacağım.
  • ne yazık ki burak elmas'ın, daha doğrusu kayınbabasının, başını çektiği grup tarafından linç edilen başkandır. hakkında yazılanlar o kadar komik, o kadar utanç verici ki. transfer meraklısı galatasaray taraftarı da bu kayığa binmeye dünden hazır olunca işleri kolaylaştı.

    bir kere kendisini mali yönden ibra etmeyecek göt kimsede yoktur. çünkü kendisi mali yönden hayvanlar gibi başarılıdır. ikincisi ise idari ibrasızlık diye bir şey türk medeni hukukunda yoktur. "galatasaray hukuku" diye saçma bir şey de olamayacağından bu kavram kadüktür.

    "hemen istifa etsin" deniyor. etsin de seçime nasıl gideceğiz? adam seçim takvimi belirledi, izin verilmedi pandemi nedeniyle. utanmadan "biliyordu zaten" diyecekler şimdi. adam biliyordu. siz de biliyordunuz. buna rağmen sanki yapılabilecekmiş gibi seçim istediniz. seçime gitti bu sefer de "ama bu kadar erken seçim mi olur?" dediniz.

    evet transfer konusunda başarısız ve beceriksizler. ama "elalem mesut'u alırken biz irfan'ı bile alamıyoruz" gibi saçma sağan bir mantıkla olaya yaklaşınca haklıyken de haksız oluyorsun. şanden, şerefden, adaletten bahsederken gıkı çıkmayanlar iş transfer olunca "fener gibi yapın" deyiveriyor. utanmadan hem de.

    "futbolcu satın" da ayrı saçmalık. kardeşim senin elinde kapı gibi sözleşmesi olan, kimsenin o paraları vermeyeceği bir sürü adam var. diğerlerini satarsan zaten yerine koymak için en az o kadar para harcaman lazım. elindeki çöplerin de önemli bir kısmını eski yönetim aldı zaten.

    şurada 6 ay daha sabredemediniz. hemen geldiniz kulübün varını yoğunu yemek için kapıda bekleyenlerin gazına. halbuki 4 senedir önceki yönetimlerin rezaletinin yükünü çeken, hatta onu bile hafifletmeyi başaran, mustafa cengiz; ffp anlaşmasının olmadığı bir dönemi daha hak etmişti.

    3 senede 2 şampiyonluğu var bu yönetimin. ha ama onlar da fatih terim sayesinde değil mi? şampiyon olurken terim ama 6'ncı olurken yönetim. ancak kendi küçük aklınızı kandırırsınız.

    yerine gelmesini istediğiniz adamlar da o kadar komik ki, o kadar olur. burak elmas gelecekmiş. kim burak elmas? sportif a.ş.'ye müdür yapılmadı diye mustafa cengiz'i yarı yolda bırakan, sonra gidip dursun'la görüşen, oradan da yüz bulmayınca ozan korkut gibi kukla olduğu her halinden belli birinin altında seçime giren burak elmas mı? ha aynı burak elmas 1 sene dolmadan ozan korkut'u da satıp kendi kendine başkan adayı olan burak elmas.

    efendim neymiş, ultraslan'ı salmış fatih terim'in üstüne. o kadar komik oldu ki bu sosyal medya trolleri; o kadardan ziyade. ulan ultraslan'a en çok ters giden adamlardandır mustafa cengiz. bir diğeri de ünal aysal'dı zaten. siz dursun'la karıştırdınız. hiçbir şekilde ne el altı bilet verdirdi bunlara ne de karaborsa yaptırttı. o yüzden kuyruk acısı büyüktür ultraslan'ın. irfan can olayından kendi kendilerine gelin güvey oldular. o kadar.

    bu olaylar aslında tamamen mustafa cengiz'in ikinci seçim öncesinde "bak biz seni destekleyeceğiz ama benim damadı a.ş.'ye genel müdür yapacaksın" diyen faruk süren'e biat etmemesiyle ortaya çıktı. neredeyse 1 günde tüm sözde muhalif kesim mustafa cengiz'in arkasından çekilip ozan korkut'u destekelemeye çalıştılar. ama aklı selim galatasaray kongresi ezici şekilde mustafa başkanı seçti yeniden.

    daha sonra lisecilerle birlikte olup idari ibrasızlık kartını oynadılar. ama o kadar avukatın, o kadar hukukçunun olduğu grup; yargıtay'ın emsal kararına rağmen bunun uygulanamayacağını akıl edemedi. daha doğrusu mustafa cengiz mahkemeye gitmez diye düşündüler. mustafa cengiz mahkemeye gidince hepsi ortada kaldı. kol kola girip mustafa cengiz'i devireceklerdi akılları sıra.

    şimdi de işte mustafa cengiz'in hastalığından faydalanıp transfer üzerinden taraftarı ateşlemeye çalışıyorlar. taraftar da hazır zaten. fener mesut'u alıyor ya, hmeen gaza gelmeye hazır gençleri gazlıyorlar sosyal medyadan.

    siz kendinizi akıllı zannedebilirsiniz. ama karşınızdakini salak yerine koymayın artık. isviçre'den, oradan, buradan sütlü kahveyle yorum yapmaya benzemiyor türkiye'de galatasaray gibi bir kulübü yönetmek.

    bu takımın satış yapmadıkça transfer yapması mümkün değil. bu durumu bilen hocasının da sürekli "ben bonservisiyle genç adam istiyorum" demesi de hoş değil. fatih hoca da maalesef bunların kayığına binmiş durumda. bilmiyor mu kulübün mali durumunu? en iyi o biliyor. oyuncuların satılmasının kolay olmadığını, bunların mal olmadığını, pazarda satılmadığını bilmiyor mu? kapı gibi sözleşmeleri olduğunu, bu adamları isteyen kulüp olmadığını, istese bile bu maaşları vermediklerini, verseler bile o kulüplere bu oyuncuların gitmek istemediğini bilmiyor mu? adı gibi biliyor. ama sürekli "genç istiyorum" diyor. alınamıyor hocam. 2-3 milyon € bile verilemiyor. verdiğin an kulübü en az 2 yıl avrupa kupalarından men ve muhtemelen transfer yasağı bekliyor. bunu bilmiyor olamazsın. yapma allah aşkına.

    şimdi bu faruk süren tayfası istiyor ki hazır ffp anlaşması bitiyor, biz damadı geçirelim a.ş.'nin başına, bolca transfer yapalım, ucundan da koparalım, taraftar zaten transfer sarhoşluğuyla göz yumar her şeye. sonrasında gelecek yönetim de pisliğimizi toplasın. sonra işler düzelince yine musallat olalım.

    uyan galatasaray taraftarı. başka galatasaray yok. uyan.
  • kimin önce öleceği bilinmez ancak herkes gibi bir gün o da vefat edecek.

    fatih hocam da farz edelim emekli olacak, el etek çekecek.

    galatasaraylılar o zaman mustafa başkan'ın değerini anlayacak.

    zamanında ünal aysal'a burun kıvırıp dursun özbek'e tapanlar yarın fatih hoca'ya "mustafa başkan'a çok büyük ayıp etti, vefasızlık etti" diyecek.

    ben şimdiden yazayım da yüzümüz açık kalsın.

    not: zor şartlar altında hâlâ galatasaray için savaşan başkan.
  • ilk defa kulübüm için canımı veririm diyen birisinin canlı canlı kulübe canını verdiği süreci görüyoruz. ve galatasaray’ın ‘efsanesi’ fatih terim bu adamı sürekli taraftarın önüne atıyor sırf kendisi başarısız denmesin diye. adamı seversiniz sevmezsiniz de acaba aynı sağlık sorunlarını fatih terim çekse hala kulübü için canla başla böyle mücadele eder miydi?
    durumu hiç iyi durmuyor başkanın, görevden ayrılırken çok güzel bir vedayı hak ediyor, umarım galatasaray taraftarı bu vedayı kendisine sağlar.
    not: seba
  • mustafa cengiz devlet gelenegiyle yetismis, mulkiyeli, seref ve namus sahibi bir kulup baskaniydi. en illet kanser turlerinden biri olan mide kanseri teshisi oncesi de 2 sampiyonluk yasamis, kulup mali dengesinj duzeltmis basarili bir baskandi. en habis kanserlerden birine sahip olmasinin yaninda, beyin metastazi da mevcut olan mustafa cengiz, sanirim tüm omru boyunca tecrübe ettikleri bir kenara son 2 yillik surecte yasadiklarini bizatihi kitaplastirmak isteyecektir. zira bu yasadiklari, kendisine reva gorulen muamele oyle boyle kaldirilir turden degildi. tüm bu agir saglik sorunlari ortada iken terimsporlular bir yandan, kulupteki hainler diger yandan, mamalarinin derdindeki seref yoksunu spor basinindakiler bir baska yandan adamin uzerine uzerine gittiler. bu ulkede ozellikle kaymak tabakasindaki kisiler, soz konusu kendi menfaatleri olduguna les yiyici akbabalara donusuyorlar.

    mustafa cengiz'e yuzyuze geldigimde tüm kalbimle ifade etmek isterim ki: "seni hep iyi animsayacagim guzel insan..."
hesabın var mı? giriş yap