• elinde patlamasini, asla gerceklestirememesini istedigim proje.

    on ekleme: sabahtan beri sayisiz hakaret, kotu dilek aldim. yahu akp yapmak isteyince igrenc, sarigul yapmak isteyince kiymetli oldu ayni proje. ustelik sokaklarda hayvanlarin olmasini "insanlara saygisizlik" olarak gordugunu yazmis sarigul afiste. bu projeye kucak acanlar her nedense sadece hayvan sevgisinden bahseder, hayvan haklarindan asla soz etmez.

    benim icin degisen bir sey olmayacak; ben bugun nasil bakimevlerine gidiyorsam projenin uygulanmasi durumunda da gidecegim.

    ama hayvan haklarini savunmak ayri bir politik duyarlilik ve zeka ister. sarigul'un yalnizca insana proje urettigi, bunun icin tum canlilari hayvan refahi aldatmacasina alet ettigini gorebilirsiniz.

    hayvanlarin dogal yasam alanlari denilen tecrit bolgelerinde yasamasi pek cogunuzun vicdanini rahatlatacaktir. ne kadar aci cektikleri ve tutsak edildikleri, hangi kosullarda yasamak zorunda birakildiklari, fiziksel ve psikolojik siddete ne kadar maruz kaldiklari sizi hic dertlendirmeyecek boylece.

    oysa biz temsilcilerden ve karar alicilardan, sokak hayvani populasyonunun azalmasi icin pet shoplarin ivedilikle hayvan satisini durdurmasini, hayvanlara iskence ve tecavuzun kabahat degil suc olmasini istiyoruz. sokak hayvanlarindan arindirilmis sokaklarda yasamak bu ulkeyi hepten cekilmez kilacaktir.

    sokakta yasayan hayvanlarin haklarini koruyacak herhangi bir proje uretemeyip onlari tecrit etmek en kolayidir.

    hicbir masum canli, kafeslerde tutulamaz. bugun bosuna "kafesler kirilsin" diye kitaplar yazmiyor bilim insanlari. hak temelli konusacaksak yeryuzu ve kentler yalnizca insanlara ait olarak dusunulemez.

    http://i.imgur.com/yrdw1fh.jpg

    ekleme:

    sokakta iskence goren, tecavuze ugrayan hayvanlar var diye sokakta bunlari yapanlarin rehabilitasyonu ve cezalandirilmasini bir kenara birakip hayvanlari toplayalim demek de ayri bir politik zihniyet gerektirir. temsilcileriniz var nasil olsa mecliste, belediyede; birileri sizin yerinize dusunur ve yapar. siz sorguladikca, urettikce, dusundukce onlarin rahati kacarken siz de yorulmus olacaksiniz. temsilcilerimiz bizi yormamak icin meclislerde, belediyedeki makam koltuklarinda, degil mi? oysa kentte nasil yasayacaginiza dair karar alma surecinde aktif rol almasi gereken yine sizsiniz.

    projeye karsi cikani hayvan iskencelerine raziymis gibi gostermek cok demagojik bir yaklasim. ustelik kiskirtici da. sahiden hayvan haklari icin bu ulkede bir sure - cok da degil - calismis olsaydiniz neden karsi cikildigini anlardiniz.

    ustelik projenin saglikli uygulanabilmesi icin ne yeterli fon ne de uygun yasam alani saglanabilir. hayvanlar bu yuzden tecrit edilecek. bu gercekliktir. hayvansiz sokaklarda yasayacagiz. bu romantizmi degil mevzu, tecrit etme hakkini kendinde goren insanda.

    ---

    baska bir giride yazmistim ancak buraya alayim madem:

    benim tepkilerden anladigim su;

    sen, sokaklarda hayvanlarin yasayamayacagi kadar trafik, guvenlik sorunu olan bir sehirde yasamaya dunden razisin.

    akp ayni proje ile geldiginde meydana ciktigin proje, senin destekledigin aday tarafindan sunulunca projeyi memnuniyetle karsiliyorsun.

    bundan daha 10 gun once kadikoy'de insanlar, sokaklardaki hayvanlarin toplatilmamasi icin bulustugunda destek verdin ama proje her nedense gozunde birden kiymetlendi. bu da 2012'de akp'nin dogal yasam parklari olarak sundugu, sarigul'un hayvan yasam projesi adi ile revize ettigi projenin eyleminden:
    https://pbs.twimg.com/media/bgetjkicqaaoott.jpg

    hayvan haklari icin bugune kadar yaptigin tek sey bir kap su koymak olmus olabilir; bu cok kiymetlidir. ancak projeyi elestirenlere ve hayvan haklari icin proje uretenlere bu denli saldirganca yaklasman gercekten konuya mudahil olamadigin anlamina geliyor.

    (bkz: 5199'da degisiklik yapilmasina dair kanun tasarisi/@elxa)
    (bkz: sokaklardaki tum hayvanlarin toplanmasi/@elxa)
    (bkz: hayvanlari koruma kanunu/@elxa)
    (bkz: ak parti'nin hayvan haklari politikasi/@elxa)
    (bkz: yazin su bulamayan sehir hayvani/@elxa)

    ---

    sokaklarda hayvanlarin iskence gormesi sosyolojik bir mevzudur.

    toplumda neden sokaklarda hayvanlara iskence ediliyor diye sorgulamayip hayvanlari bir alana toplamak ise sorunu cozumsuz birakmaktir.

    akil isi degil;

    akp, sokaklardaki tum hayvanlarin toplanmasini talep ettiginde ayaga kalkanlar simdi resmen bu ise alkis tutuyor.

    ---

    hakikaten hayvanlari tecrit etmek isteyerek hayvan haklarininin savunulacagina inanan bir guruh var. ki etiketlemek degil maksadim ancak bu insanlar, ne yazik ki sistemin bize sundugu hayvan refahi soylemiyle hayvanlarin kosullarinin iyilestirilecegini dusunuyor.

    sen, insan turu olarak bir hayvan uzerinde onu tecrit edecek hakki kendinde nasil gorebiliyorsun, buna kafa yormak lazim. yeni turler evcillestirilmemeli ve evcillestirilmis turlerin kentlerde populasyon dengesi saglanmasi icin surekli projeler sunuluyor zaten. 5199 no'lu boktan yasa dahi kay projesine zemin olusturuyor. mesele, projenin islememesi icin belediye kaynaklarinin surekli baska alanlara aktarilmasi.

    bu, sarigul taraftari olup olmamakla alakasiz bir durum. projeye karsi cikacagimda sarigul taraftarlarinca hakarete ugrayacagimi zaten biliyordum. bunlarin hicbiri sasirtmiyor.

    asil enteresan gelen; particilik, hemsericilik ile hayvanlarin sokaklardan arindirilmasina destek verilmesi.

    sokaklardaki tum hayvanlarin toplanmasi basligini actigimda gordugumuz destek; ne yazik ki simdi fanatizm refleksleriniz altinda kaliyor.

    diyelim ki hakikaten hayvanlari on numara memnun edecek bir tesis olarak kurulacak; yine de hayvanlarin kentlerde, sokaklarda yasamasini "insanlara saygisizlik" olarak goren zihniyeti elestirmek yerine pohpohluyorsunuz. burada bir "insan merkezli" bakis acisi duruma hakim ama gormek istemiyorsunuz belki de. bunu da geciyorum, "sarigul, alternatif proje istiyoruz, bunu reddediyoruz." diyemeyecek kadar pasif kalmaniz anlasilir gibi degil.
  • daha geçen ay, üsküdar da baktığımız, tasmalı, kısırlaştırılmış, kulağı küpeli köpeklerimizin bir gece toplanıp belediye tarafından katledildiği düşünülürse, şu anki var olan belediyenin öldürdüğü hayvan sayısı göz önüne dürüstçe alınabilirse mustafa sarıgül'ün projesi takdir edilebilir.

    ama lafta hayvansever olup otu boku beğenmemek varken kim takar dürüstlüğü değil mi mirim?
  • tripleks villasında oturanların beğenmediği proje.
  • sokak hayvanlarının daha detayları açıklanmamış bir uygulama kapsamında ne şartlarda yaşayacağı bilinmeden eleştirilmemesi gerektiğini düşündüğüm projedir.

    bilinmelidir ki bu şehre yüzlerce hayvan yaşam köyü'de kurulsa, yine sokaklar yağmur çamur altında sığınacak bir yer arayan, kar altında donma tehlikesi yaşayan, yaz sıcağında ise sokaklarda su peşinde bitap düşen hayvanlarla dolu olacaktır.

    dolayısıyla uygun bir projedir. elinden geleni yapmaktır bu proje.

    ayrıca şişli zamanında sarıgül'ün sokak hayvanlarına ilgisi unutulmamalıdır.

    örnek

    örnek

    örnek

    örnek

    örnek
  • şişlinin birçok yerinde sokak hayvanları ve özellikle kediler için gerçekleştirilen çalışmalara bakarsak arkasında çok da kötü düşünceler olduğunu sanmadığım proje.
  • soru işaretleri olan projedir. sırf chp'li biri işin arkasında var diye, sırf avrupa'da da böyle geyiğini birileri sürdürüyor diye bu projeye karşı gelenleri topa tutmak mantıksızlıktır. sirkler kapatılmadığı vakit, petshoplar kapatılmadığı vakit bu sömürü devam edecek. hayvanlar adına yapılacak iyiliğin sadece maddi yardım yapıldığında olacağını, ihtiyacının giderileceğini sanmak sakıncalı bir durumdur. hayvan kaçakçıları var, dediğim gibi bu işten ekmek yiyen hayvan ticareti yapanlar var. bu beyefendi geçmişte ne yapmışsa da yapmış önemli değil, şimdi ne yapacağı önemli.

    maslow teorisindeki sadece ilk maddenin geçerliliğini sağlayarak ona yardım etmiş olmuyorsun. bu hayvanın sevgisi şusu, busu... insanların hayvanlara verdiği zarar... sakızlar, kuşlar için yapılan dikenli teller... (sen avm'ye ceza yazabilecek misin pervazına bunu yaptığı için mesela?) güvercinleri, martıları da mı hayvan köyüne koyacaksın hepsini yakalayıp? yani demem şudur ki insandaki problemi halletmeye dönük çabalar olmadan hayvanları tecrit altına almaya dönük bir proje söz konusuysa bu ancak vicdan rahatlatmaya yöneliktir. vizyon cilalatmaktır. neyse vakti zamanı gelsin de bir görelim de o zaman daha iyi, daha sağlıklı konuşuruz. bu söylediklerimiz genel geçer kent ve hayvan ilişkisine dair ilk olması gereken nüveler gibi.
  • bildiğim kadarıyla sarıgül şişli belediye başkanı olduğu dönemde hayvanlara belki de en çok sahip çıkan belediye başkanı olmuştur. onun döneminde ilk kez sokak köpeklerinde küpeler görüp şaşırdığımızı da hatırlıyorum seneler önce. hayvan dehşeti vs de görmedik onun döneminde. yanlış hatırlamıyorsam bir gün hayvan (hakları) yürüyüşü bile düzenlemişti ki bu toplum duyarlılığı açısından çok olumlu bir eylem.
  • hayvanları zehirleyen belediyelere oy veren kişiler tarafından kötülenen proje.
    daha yeni çanakkale'nin bir tatil beldesi ilçesinde bütün sokak köpekleri temizlendi.belediye'de ağır müslüman bu arada beyler.
  • karşı çıkılması, aslında bizdeki hayvanseverlerin asıl amacının üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek olduğunu gösteren proje.

    hayvanların insanlarla birlikte şehrin kaosunda yaşamasını arzulayan insanların, hayvan sevgisi hastalık düzeyince bencillik içerir.

    sizin şevkat duygularınız tatmin olacak, göz zevkiniz ve işe giderken iki lokma yemek vererek vicdanınız tatmin olacak diye, bir hayvanın, bütün bir ömrünü kendisi için hiç de müsait olmayan bu habitatta geçirmesini savunursunuz.

    bir sokak hayvanı için, şehirde yaşamak ile petshop arasında yaşamak arasında hiçbir fark olmadığını anlayamayacak kadar fanatik ve körsünüz.

    sarıgül'ün projesinde önemli olan, hayvanlar için en ideal şartların sağlanmasının takipçisi olmaktır. kendimiz için değil, hayvanlar için birşeyler istemeye başlamalıyız artık.

    ve buna, içimizdeki hayvan haklarını savunur gibi yapıp, aslında onları kendi hayatlarında bir araba, bir mobilya gibi ilintili görmek isteyen insanlardan başlayarak yapmalıyız.
  • istanbul'da yaşayan herkesi hayvanlara sürekli bakan, her gün süt, yemek götüren, uyuyan hayvana saygı gösteren, gidip başını okşayan, sokak hayvanlarıyla zaman geçiren insanlar olduğunu düşünen birinin beğenmediği proje.

    bazen gerçekten sokak hayvanlarına şiddet uygulayan psikopatlar kadar sizin gibi çakma hayvanseverleri de toplatıp birlikte bir barınağa kapatmak gerektiğini düşünüyorum. hanginiz hayvanlara daha zararlı anlaması çok güç oluyor bazen zira.
hesabın var mı? giriş yap