müşteri satıcı diyalogları
-
yer odtü fizik bölümü fotokopi odası. satıcı da mağlum fotokopici oluyor.
çizgisiz kagıda ihtiyacım vardı, ben de bana göre çizgisiz kagıt bulmak için en mantıklı yer olan fotokopiciye gitmiştim.
dirtyfrank: 2 tane çizgisiz kagıt istiyorum çok acil.
fotokopici: biz kağıt satmıyoruz, kantinden al.
d: ya hocam çok acelem var kantine çıkarsam yetişemem
f: biz satmıyooruuzz!! fotokopi çekiyoruz sadece,
d: (allam yaa) tamam o zaman 2 tane boş kağıdı fotokopi çekin, madem bu kadar çekmek istiyorsunuz.
f: hmm peki
(fotokopi odası yarılır, fotokopici kağıtları hediye eder) -
parmak arası terlik almak için ayakkabıcıya girilir:
- afedersiniz bacak arası terlik var mı?
- bacak arası mı?
- *
(bkz: freud sürçmesi) -
kaçak parfüm satıcısı yaklaşır:
-abi parfüm vereyim mi orijinal cio* var tomi* var.
-yok kullanmıyorum saol
-bayan için de parfümler var abi. kız arkadaşına alırsın.
-kız arkadaşım da yok
-parfüm sürünmessen olmaz tabi
-...
(bkz: hayatin azar azar ayar vermesi)
(bkz: bir sanattir ayar almak) -
kuyumculuk yapan bir müşteri arar sene 2005 falan.
miyagi san: alo.. efendim
müşteri: miyagi, ben şimdi mynet okey odasındayım. karşımda oturan adam taş atmıyor ne yapıcaz?
miyagi san: sende bilgisayarcıyı arayayım dedin yani?
müşteri: heeee
miyagi san: abi ben o adamın amuha koyim. nereden bileyim ben neden atmıyor?
müşteri: ya bırak bilgisayarcı diye geçiniyorsun bir de.
der ve telefonu kapatır. içime oturur son söylediği söz. intikam için bir gün beklenir ve kuyumcu aranır.
müşteri: alo efendim
miyagi san: alo abi ben miyagi san. sana bir şey soracaktım. hatırlarsan senden annem için taşlı bir yüzük almıştım.
müşteri: evet hatırladım
miyagi san: geçenlerde onun taşını düşürmüş annem. acaba nereye düşmüş olabilir.
müşteri: nerden bileyim. dalga mı geçiyorsun?
miyagi san: ya bırak abi. bir de kuyumcuyum diye geçiniyorsun.
denir ve telefon kapatılır. -
dürürüdürüürüüdürürrüürüüüü.... **
r*: efendim..
satıcı kadın: selamün aleyküm, kandiliniz mübarek olsun efendim.
r: teşekkür ederim, buyrun.
satıcı kadın: efenim yeni basım bir kuran-ı kerim var. satışını yapıyoruz almak ister misiniz?
r: hayır istemiyorum.
satıcı kadın: neden istemiyorsunuz?
r: çünkü evde var.
satıcı kadın: ama efendim bu yeni basıldı.
r: yeni şeyler mi yazdınız?
satıcı kadın: aman efendim olur mu öyle şey?
r: eee?
satıcı kadın: oldu iyi günler
dıııtdıııtttdıtttt... -
şöyle bir laf duymuştum bayan bir levis elemanından da hayata küsmüştüm nasıl ezik bir yaradılışım ben diye:
- beyefendi bence üstünüzdeki size omurgalı bir duruş verdi..
terliksi hayvan mıyım, amip miyim o ne demek lan "omurgalı duruş".. -
izmir erkeği adana'da bakkala girer; (bkz: gerçek kesit)
- bi de marlboro light rica edebilir miyim?
- tabii babaaa, ne yalvarıyon.. -
baba peb kendine gömlek bakmaktadır. seçer beğenir, pazarlık yapmadan duramaz.
satıcı- indirim yapamayız malesef. ama bizim gömleklerimiz çok kalitelidir. bi kere burdan aldıktan sonra artık başka hiçbiyerden almazsınız.
baba peb- hmm. anladım. peki sen neden lacoste'dan giyiniyosun? -
müşteri: kiran desai'nin kitaplarını nereden bulabilirim?
satıcı 1: kimin?
satıcı 2: lan olum şey işte lan, orhan pamuk'un sevgilisi...
satıcı 1: hee... şu rafta olması lazım, bi bakın...
müşteri: eheh sağolun...
ayı kadar edebiyat ödülü alan kadın bir anda sinem kobal'a dönüşüverdi lan oracıkta... oha... -
hadise büfeci bir abimizle trans bir ablamız arasında geçiyor.
trans: bi monte carlo super lights verir misiniz?
büfeci: ondan yok da blue slims var.
trans: ay yok kalsın o zaman, çok sert geliyo o.
büfeci: sert olup da nolcak, iki nefes alcan, atcan. üstüne mi oturucan?
trans: !$&@! [cevab veremedi]
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap