• siz duymasaniz da, yapiyor olduklari her isin muhakkak bir fon muzigi vardir; muzik kafalarinin icinde hic susmaz. muhabbetin orta yerinde sorun "simdi ne caliyor?" diye, kesin cevap alirsiniz.
  • "sesi iyi gelmiyor" diye el radyolarından/laptoptan müzik dinlemeyen, kaliteli ve fiyatı uygun bir kulaklık bulmak için yazıcıoğlunu hallaç pamuğu gibi attıran, çevresindeki bilimum elektronik tamircilerini, korsan cdcileri, müzik dükkanlarını bilen, sırf zevkine gidip plak alan, sokağa müzik dinleyeceği bi aparat olmadan çıkmayan (ve kadınsa bu yüzden illa büyük bi çanta taşıması gereken), uzun süreli seyahatlerine (iş için olsun tatil için olsun) adaptörler dahil olmak üzere bilgisayar hoparlörleri ile giden, pil fiyatlarından fazlasıyla haberdar olan, işe/eve ilk girdiğinde müzik açan, evden kısa süreli çıkarken müziği kapatmayan, sokakta kendisine edilen lafların yarısını ya da tamamını duymayan (ki hatunsa bu fazladan işe yarar-el kana bulanmaz), albüm, konser, dinleti haberlerini kaçırmayan kişiler. alt modelleri çalışırken kısık sesli radyosu her daim açık olan zanaatkar amcalardır, üst modelleri ise aşmış arşive sahiptir.
  • hayatlarının soundtrack'leri olan insanlardır.
  • dinledikleri şarkıcıları/grupları yakın arkadaşları belleyen insanlardır.
  • imkanim olsa calisirken de hayatimin arka fonunu muzikle dolduracak olan benim de icinde bulundugum insanlardir. hem ne demisler: "music is the literature of the heart; it commences where speech ends."
  • gun gelip dis dunyaya yonelik endiseler ugraslar ic dunyalarini bastirinca, muzik dinlemeden yasayabildiklerini farkederler once, sonra da belki de artik yasamadiklarini.
  • bu insanlar hayati bir soundtrack tadinda yasarlar; cumlelerinin ilk kelimesi hep "haa?" yada "nee?" dir, sonra kulakligi cikarip aramiza donerler.
  • hayatını soundtrack tadında geçiren insanlardır. eve gelir gelmez müzik acarlar, ve yolda müzik dinlemezlerse zaman geçmiyor, yol bitmek bilmiyor gibi hissederler.
  • çoğu ortaokul ve lise yıllarında arka sıralara sinip bir kulaklarında kulaklıkla zilin çalmasını beklemişlerdir, yaşadım bilirim.
  • teknik arızalar çıktığında(discman kırılması,cd case kaybolması,bozulan kulaklığın yenisini alacak para olmaması gibi) kısa zamanda agresif tutumlar sergilemeye başlayan insanlardır.yıllar boyunca hissettikleri müzk bağımlılığı sebebiyle her biri, kendi hayat akışlarına göre bir sistem geliştirmiştir ve optimum müzik ziyafetine göre ayarlamışlardır sistemlerini.gelişen teknolojiyle birlikte eldeki avuçtaki parayı compact müzik çalarlara yatırırlar ve bir an bile pişman olmazlar çünkü günlük hayatta en çok kullandıkları eşyaya verilen paraya acımazlar.müzik setleri hiç kapanmaz gözleri kapansa dahi.uyandıklarında itici bir çalar saat sesindense müzik duymayı tercih ederler.her şey bir yana yıllar yılı beyinlerine sürekli işledikleri müzik,bütün piller bitse de,sarjlar boşalsa da, çalmaya devam eder ve bu müzik tutkunları hiç sıkılmazlar çünkü kafalarının içinde en sevdikleri melodi aralıksız çalıyordur.
hesabın var mı? giriş yap