nakibü'l-eşraf
-
lit*: şereflilerin temsilcisi/lideri
-
nakîbü'l eşrâf: şeriflerin vekili. peygamber soyundan olanların işlerini görmek üzere, içlerinden hükümetçe görevlendirilen memur.
nakîb: herhangi bir toplumun başı/reisi/vekili, işlerini gören kişi.
eşraf: şerif'in çoğulu. şerif ilk başlarda tüm ehl-i beyt için kullanılırken sonraları, sadece hasan'ın soyundan gelenlere denilegelmiştir. burdaki kelime kalıbında bulunan şerif ise, tüm ehl-i beyti temsil eder.
en bariz sorumlulukları; bu soya mensup olanlara, devlet tarafından yapılan ödemeleri kayıt altına almak, bu soydakilerin doğum/ölüm tarihlerini kaydetmek, soydaşları ile devlet arasındaki iletişimi sağlamaktı.
devlet, bu soydaki insanlara fazlasıyla ayrıcalıklar sağladığı için, araya kimsenin kaynak yapmaması amacıyla bu teşkilatı kurmuştur.
işte o ayrıcalıklardan birkaçı:
" osmanlı devleti’nde “hâne-i gayr ez-avârız”a dahil olan kesimden sayılan seyyid ve şerifler, avârız-ı dîvâniyye ve tekâlîf-i örfiyye gibi vergilerden muaftı. seyyid ve şeriflere aylık, altı aylık veya yıllık tahsisatların yanında cevâlî gibi gelirlerden pay ayrılır ve özel ihsanlarda bulunulurdu. " kaynak
osmanlı'nın duraklama evresinden itibaren de yavaş yavaş yolsuzlukların başladığı kurumların başında gelir.
(bkz: müslüman ayağına yatmak)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap