• kafam karışık. hiç toparlamadan devam ediyorum o yüzden.

    özgecan namusu için öldü diyorlar. namus kavramsallaştırılmasıyla sorunum var. genelin anladığı şekliyle anlayamıyorum namusu.

    tanımadığın bir adam sana dokunuyor, yüzüne, bacaklarına, göğsüne,saçına... bedenine dokunulmasını istemiyorsun. sana dokunmasını, canını acıtsın veya acıtmasın istemiyorsun. bedenin üzerinde tasarrufun olsun istiyorsun. bir et parçası değilsin. duyguların var, bir hayatın var. bunun adı neden namus oluyor? neden namusunu korumak oluyor? özgecan namusum gidiyor diye mi düşündü ölürken? ailemin namusu diye mi düşündü? özgecan'ın üstünden neden hala namus yüceltiliyor?

    kadın erkeğin namusu... sebep? kadının bedeni neden erkeğin namusu? kadının bedeni neden namus?

    biri kızıma dokunsa, canını yaksa düşündüğüm özgecan'ın annesinin düşündüğü olur. (bu cümleyi yazarken 100 kere falan allah korusun dedim) "keşke kurşunla öldürselerdi, canı çok yanmıştır kızımın"

    namus bizde kullanıldığı şekliyle cinsiyetçi. diğer kültürlerde karşılığı yok yazmıştı biri yukarılarda. başka yerleri bilmiyorum ama bu topraklarda ölümlerde bile namusu korumak diye salakça bir kavram var.

    yine burada okudum, kadın kendini nasıl korumalı temalı bir başlıkta. kızımın kendini korumasını istemem diyordu bir baba. muhtemelen kızının canı daha az yansın diye, daha az zarar görsün diye. aslolan hayattır çünkü. namus ne?

    kendi bedenini koruyorsun, dokunulmasın istiyorsun. çünkü sen ruhunla ve bedeninle bir bütünsün. bütünlüğün kayboluyor, kendini değersiz hissettiriyor... bu namus değil. ha derseniz ki namus ne bilmiyorum.
  • etimolojik olarak yunanca aile içinde uyulması gereken kurallar anlamına gelen "nomos" sözcüğünden gelen söz.

    günümüzde ahlak kuralları ile bağdaştırıldığından namus temelde etiğin bir konusu olma durumundadır. bu bakımdan gelenekçi toplumlarda bu kurallara uyan kişi (namuslu kişi) övülür. kökenindeki kural vurgusu nedeniyle ortaya çıktığı toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik koşullarından birebir etkilenme eğilimindedir.

    şu iki önerme çoğu zaman doğru gibidir:

    insan davranışlarına toplumsal bir geçerlilik kazandırmak için namuslu olmak ister.

    toplum özellikle toplumsal bunalım dönemlerinde namusu önemsemeye başlar.

    kuralkoyucu ve toplumsal bir bilgi olan namus, kapalı toplumların "kurtuluşu" olarak görülür. bireysel ahlakla namus çoğu zaman çeliştiğinden hep bir mücadele alanı olarak süregelmiştir. statükocu ve baskın ideolojinin söylemi olduğundan çoğu zaman baskıcı ve gericidir.
  • namus kelimesinin bir diğer karşılığı iffettir.

    peki ya iffet ne demek? tdk' ya göre ise; "cinsel konularda ahlak kurallarına bağlılık!"

    yıllardır büyük bir güruh namus bacak arasında aranmaz diye yırtınıp duruyor, buna ben de dahilim. ve ben her şeyi tersine çevirip bakmayı denedim sanırım bu sefer. belki de "namus" denen kavram erdemli bir kavram değildir ha. yani her zaman"namus" kelimesini belki de kötü bir özellik değil de iyi bir özellik ollarak algıladık. belki de "namus" bu anlamda bacak arası bir kavramdı. ve biz onu yücelttik.

    ve şimdi de çıkmış "namus" bacak arasında aranmaz diyebiliyoruz. "namus" zaten bacak arası bir kavram diyorum şimdi ben de...

    bu nedenle belki de artık "namus" kelimesinin doğru bir özellik olmadığını görüp, kullanmaktan vazgeçmeye başlama zamanı... ona erdemli olmayı atfetmenin değil!
  • tum zamanların en rezil kavramı. evrimin yanlış anlaşılmasından dolayı(kadinda vajina,erkekte penis bulunmasi,penisin vajinaya girmesi ve girmenin ustunluk sanilmasi,vajinada zar bulunmasi vs..) ne yazık ki kadınları vurmuş olan kavram.

    muhafazakar bir akraba cevrem var. ben ya da diger erkek kuzenlerim bir kadinla takıldigimizda "hayta ya,serseri ne zaman uslanacak hehe" ya da "ne seksi hatun" gibi geyikler yapinca "haha edepsiz" diye tepkiler aliyoruz. ancak kiz bireyler "biriyle gorusuyorum ya,takiliyoruz" gibi bir kelam etseler akabinde fahise,namussuz diye yaftalanacaklarini bildikleri icin bu konularda agizlarini bile acamiyorlar.
    işte bunlarin aşilmasi icin kadinlarin bilimum eylemlerde,bizim "ahlaksizca" diye tanimladigimiz pankartlari acip,bu suregelen sacmaliga baskaldirmasi kesinlikle gerekli.
  • uğruna cinayetler işlenen kavram.

    yalnız bu cinayetler namus bacak arasında olduğu zaman işleniyor. ama namus bacak arasından çıkp başka mecralara kaydı mı gözden de kaçıyor.

    mesela en büyük namussuzluklardan biri, bir halkı sömürmek, onların sırtından servetler edinmek hoş bile görülebiliyor.

    anlaşılmaz şey işte. bir kadının bacak arası yüzünden cinayet işleyen bu toplum diğer namussuzluğa ''adam çalıyor ama çalışıyor da'' diyebiliyor.

    bu da bir namussuzluk değil mi?
  • namus; her şeyi bir yana bırak, tınısı itibariyle dahi yarrak gibi bir kelime.

    "namus" ... yani? komik çok. bülten gibi, kupon gibi; bunlar da çok komik... hiç öyle kitlelere hükmedecek bir duruşu yok esasında şöyle bi baksan, ama işte... bunun için adam öldüren var, inanamıyorsun. namus!
  • eğer gerekliliğine inanıyorsanız, kadında ne kadar önemliyse erkekte de o kadar önemli olması gereken şey. "dinde işte şöyle kadın erkek birbirine eşittir." falan deyip de konu namusa gelince kemkümler içinde fısıldaşmaya başlıyorsa birazcık daha kafanı yormanı bekliyoruz senden.
  • atalarimiza gore
    at
    avrat
    silah
    bana gore
    kendin olmak
  • herkesin calıp cırptıgı, ahlaksızlıgın hayat bicimi oldugu bir ülkede, bekaret ve kan davası gibi komedilerle eksikliği kapatılmaya calısılan kavram.
  • ''büyük işlerin içinde namus aramak yanlıştır.. namusun içinde büyük işler aramak kadar.''

    özdemir asaf
    yuvarlağın köşeleri
hesabın var mı? giriş yap