• kadıköy mephisto kitabevi'nden aldığım sağlam dergi, içeriği gayet başarılı, sade dış kapağıyla kendisini seçtiren dergi, okuyun/okutun.
  • bu dergideki şiirlerden sizde evde yapabilirsiniz.

    misal;

    -gövdemde virüs var-

    asdfjgfjj hhfjdk bulutlar sarı lastik ördeğimi götürdü dış bükey

    aynalarda

    345 sdsf error failed ; ^&

    bu kadar basit. yaz enis akın'a gönder, şiir diye natama'da bassın.
  • pek yakında yayın hayatına başlayacak olan "bir şiir dergisi, bir sanat dergisi, bir müzik dergisi değil, bir hayat memat dergisi."

    iletişim adresleri şöyle:
    natamadergi@gmail.com
    http://www.facebook.com/natamadergi
    http://twitter.com/natamadergi

    bildiğim kadarı ile yayın kurulu genellikle şairlerden oluşuyor. e hayırlı olsun diyelim.
  • şu an elimde tuttuğum, kalitesine bakakaldığım mükemmel dergi. özgür göreçki yazıyor, bence yeter seviyede süper.
  • genel yayın yönetmeni enis akın. şair dolu dergi.
  • geç kalınmış bir dergi,çok iyi satıyor,gözlemlediğim kadarıyla umarım iyi şiirler okuruz!
  • ikinci sayısı çıkan dergi, mephisto'da raflarda, diğer her yerde bu hafta içerisinde yer alacak.
  • baskı kalitesi oldukça yüksek olan dergi.

    içerikle ilgili konuşmak gerekirse;
    bazen fazla süsten içeriğin üzeri kapanır ya, dergideki yazıların çoğunu okurken bu hisse kapıldım. fazla ağdalı dil, fazla sembol, fazla kişisel yazılar... bu tarz stiller okuyucuyu yormaktan pek de öteye gidemiyor çoğu zaman.

    onun dışında yazılardaki benzer tavır hoşuma gitmedi de değil. bir yerden dalıp diğer uçtan çıkabiliyorsunuz. ancak konu ve içerik olarak bende şu hissi yarattı yazıların çoğu;
    sanki çok yakın arkadaşlar oturmuş da çeşitli konular hakkında konuşmaya başlamışlar, baya bir konuştuktan sonra herkes evine gidip konuştukları şeylerin devamını yazmış ve dergiye göndermiş. yani kısaca anlatmak gerekirse dergideki bir çok yazıyı okurken sanki yeni bir arkadaş grubuna girmeye çalışan biri gibi hissettim kendimi. bazen iki kere okudum, bazen anlamış gibi yaptım; çaktırmadım.
    tabi şunu da göz ardı etmiyorum; daha ilk kez aldım *.
    derginin tavrına hakim olmak için belki de istikrarlı bir takipçisi olmak gerekir. bilemiyorum.

    onun dışında, sıkışık metrobüste ayakta kendini okutacak kadar ilgimi çeken yazılar da yok değil.
  • yeni sayısı çıkmış. liyakat sistemi ve çok iyi şiirlerden dem vurup bir "kadro" dergisi olma yolunda her sayıda biraz daha belirginleşen oluşum. muhtemelen yayın kurulu toplantılarında birbirlerinin tavsamış şiirlerini oylamaktan imtina etmiyorlar. yeni sayıda osman konuk incelemesi dışında davetkar bir unsur göremiyorum. ego tramplenlerinde birbirini ağırlayan bu abilerin yahut ablaların şiirlerini okumaktansa ergen işi fanzin okurum daha makul.
hesabın var mı? giriş yap