• her final serisinde ortaya çıkan barzonun şikayet ettiği insan modeli.

    superbowl gecesinde de geleneksel superbowl hırbosuna bağlarlar, yıllar geçti şu modele hala güncelleme gelemedi.

    ha bir de playoff serilerinde ortaya çıkan "sizin izlediğiniz basketbol mu yeaaa ben mj izledim yıldız dediklerinizle top diye oynardı. mj izledim ben jordan yani anlatabiliyor muyum? jordan izlediğimden bahsetmiş miydim?" diyen naftalinci kadayıf abiler de bir sonraki entrynin konusu. onlar apayrı bir insan türü.
  • nüfusa kayıtlı olduğu mahalle/köy takımı haricinde herhangi bir takımı destekleyen insan ne kadar samimiyetsizse bu insan da o kadar samimiyetsizdir.
  • her şeyin bir yaşı var sanırım, ben de eskiden hem nba, hem f1 takip ederdim. sonra ne olduysa insan sıkılıyor ya da soğuyor. şimdi kim hangi takımda sorsan bilmem, play-off'ların finali kaç kaç onu da bilmem. ama bilmediğim bir şey için de akşam özet izleyip sabah ahanda x kişisi şöyle smaç bastı demem. biraz yaşla ve zekayla alakalı.
  • (bkz: bu bir sevgi olayı ercan)

    millet ister dodurgasporu ister shamrock roversı tutsun, ister budizm övsün isterse labour party dilencisi olup abi ya mabi ya desin salın olm insanları artık.

    not: phoenix suns.
  • vizyonlu insanlardır.
    söz konusu futbol olsa idi barçaaağğ diye anıraran insanlar daha samimi gelirdi değil mi ?
  • kesinlikle doğru bir tespit. çünkü bazıları lebron denen çakma kral hangi takımda oynuyorsa o takımı tutuyorlar.
  • 90'larda da herkes chicago bulls'luydu jordan faktöründen dolayı
  • vay arkadaş bir insan bunu samimiyetsizlik olarak nasıl algıladı acaba diye merak etmemek elde değil doğrusu.
    2006 dünya basketbol turnuvasını izlediğimden beri basketbola hayranlığım vardır.lisede 4 sene boyunca o topu o çemberden geçirmek en güzel anılarımı oluşturur.kobe 81 sayı attıktan sonra arkadaşla onun gibi şut atabilmek için hareketlerini taklit eder ona saygımızı göstermek için 1 vs 1 maçı 81 de bitirirdik.şimdi yapmaya kalksam götüm çıkar muhtemelen 4 kat merdiven çıkınca cigerim soluyor çünkü.ama ne zaman elime gelse o top kendimi o yıllara dönmüş hisseder kaldığım yerden oynamaya devam ederim.ne alaka diyebilirsiniz ama bu tutkunun kaynağıdır benim için nba.gece yarısı hocaya yalvarıp yakarıp bıktırına kadar ısrar edip televizyonda maçı izlemektir.lakers 2008 de bostona kaybettiğine paul pierce da sülale bırakmamak ama aynı zamanda takdir etmektir nba izlemek.
    hayatımda ki en samimi olduğum şeylerin başında bir lakers taraftarı olmam gelir.
    fenerbahçeliyimdir mesala ama yenilince sikimde olmaz. çocukken neden tuttuğumu bile hatırlamadığım bende özel duygular oluşturmayan laf olsun diye tuttuğum bir takımdır sadece.
    ama nba de bir takımı araştırarak özümseyerek tutmaya başladıysanız işte budur samimiyet.elbet ki benimde herkes gibi bir idolüm oyuncusu olduğu için takımım lakers oldu bu kimileri için lebrondur kimileri için wade dir kimileri için majesteleridir.
    düşün mesela adam mj izlemiş üzerinden 20 sene geçmiş hala chicagoyu tutuyor destekliyor bunun neresi samimiyetsizlik.
    siz gidin abicim saçma sapan binbir şaibeli olayın döndüğü futbol takımlarını tutup birbirinize sövün de şu nba i anlayan seven insanlara bırakın samimiyetide bize kalsın amk
  • genelde lakers taraftarı olurlar. bu takımın 16 şampiyonluk 31 final 60 küsür playoff ile nba tarihinin en başarılı takımı olmasının bunda bir payı vardır birazcık. ben daha bacak kadar çocukken bi abimin kerim abdul cabbar'ı anlatıp "biz lakers'ı bilir lakers'ı tutardık" dediğini net hatırlarım.
    liseliler bunu bilmez, türkiye'ye internet geldiğinde en büyük türk nba taraftar sitesi lakerstr.com idi ve o yıllar için gayet iyi derecede ilgi çekiyordu.
    sonra tahmin edeceğiniz gibi lakers nba'de dibe çökünce site de azalarak bitti.

    şimdi de başımıza şanlı spurs'ümüzcüler peydah oldu. spurs içinde son 20 yılın en başarılı takımı diyebiliriz.

    kafanızda nba'de takım tutan samimiyetsiz insanı anlatan bir şablon oluşmuştur sanıyorum.
hesabın var mı? giriş yap