• en iyilerinden biri değil, en iyisiydi. kendisinin icra ettiği müziğin çağrışım alanındaki herhangi bir türe ilgi duyan herkesin hayatına bir şekilde -siz bilmeseniz dahi- temas etmiş bir müzisyendir. sen hiç rush dinlememiş olsan da en sevdiğin gruplardaki müzisyenlerin ilham aldığı müzisyenleri araştırdığında sık sık karşına neil peart ismi çıkacaktır. ister teknik death metal dinleyicisi ol, ister prog rock, ister caz füzyon, ister djent; ilham verdiği sayısız müzisyen sebebiyle dinlediğin müzik kuvvetle muhtemel bir noktada rush'la, neil peart'la kesişiyordur. bunlar bir kenara, müzik hayatının baş köşesine rush'ı koyan biri olarak 2 saattir tarifsiz bir hüznün içinde kayboldum; diyecek kelime bulmakta zorlanıyorum. 3 hafta önce sigarayı bırakmıştım. öyle bir bunaltı geldi ki dayanamadım, en yakın benzin istasyonundan bi paket aldım geldim. zerre tadım tuzum kalmadı, canım çok sıkılıyor.

    edit: ya beyler müsade edin de yıllarca dinlediğimiz, sevdiğimiz müzisyenin vefatına üzülürken gelip size sormayalım. böyle yarak kürek konuşup adamın canını sıkmayın.
  • gecen hafta rüyamda gördügüm yüce sahsiyet * türkiyeye gelmisti ve bizim evde ben agarliyordum onu. rüyasi bile ne büyük bir onur.
  • gene krupa, buddy rich, john bonham ve keith moon gibi önünde tek tek saygıyla eğilinmesi gereken davulcuların etkisinde kalmış olmasıyla beraber, neticede hepsini sollayıp geçmiştir.
    içim rahat etmedi editi: bi daha düşündüm, bonzo'nun yeri ayrı hakkaten.
  • çok üzgünüm onu kaybettiğim için. son bir aydır rush şarkılarıyla yatıp kalkıyor, yyz ritmiyle metal bardakları dövüyordum. babam ölse bu kadar üzülmezdim.

    hakkında anlatılan yüzlerce komik ve depresif anılarıyla bıraktı beni. çocukluğunu, gençliğini beraber geçirdiğin, fotoğrafını görünce ailedenmiş gibi gülümsediğim birini kaybetmişim aslında günler önce. sevenlerinden boş bakışlarla kaçışına kahkahalarla güldüren, davul sololarıyla gaza getiren neil. hey gidi neler yaşadık yazdığın roman gibi sözlerle bestelenen şarkılarınla ve yyz ile.

    dünyanın en iyi bateristlerinden biriydi, çok acılar çekmiş ama yine de ayakta durmayı bilmişti. herkese hayatın ne kadar saçma tesadüflerle yürüdüğünü gösteren bir garip kimseydi neil. umarım huzura ermişsindir.

    nedense aklıma geldi, tom sawyer müzik videosuna yazılmış bir yorumu bırakayım buraya.

    "this song was so popular they wrote a book about it."

    edit: rush yeni videosuyla hem neil'i anıp hem de bizi ağlatmayı başardı.
  • 1997 senesinde kizi selena'yi trafik kazasinda kaybetmi$, 2 sene once de karisi jackie kanserden olmu$tur. tum bu sikintilari arasinda $u ana kadar 3 kitap yazmi$, n tane drum method videosu cekmi$tir. bu arada serengeti duzluklerinden bisikletle gecmi$ a$mi$ bir adam oldugu da eklenebilir
  • eseri olan gelmiş geçmiş en iyi konsept albümlerden biriyle analım ve 2112'de yaşayan bir sıpanın bir gezegenin köşesinde bu albümü keşfettiği anı düşünerek eline alacağı gitarı (ya da bagetleri) bırakmayacağını umalım...
  • the professor lakapli, rushun $arki sozu yazari, davulcusu, n defa en iyi davulcu secilmi$, hayatin anlamini 1980 itibariyle cozmu$, oturup iki laf etmeyi en cok arzuladigim canli...
  • hayatının büyük bi kısmını davul çalarak,dünyayı gezerek ve yazarak geçirdiği için müzik piyasasına bazı karaktersizlerden daha farklı bakan üstün kişi.daha dün kısa pantolonla gezenlerin (sözümona peart'dan etkilenmişler de tribute albümü yapmışlar) hakkında terbiyesizce konuşmasından anlaşılacağı üzere gerçekte bu değerli insandan zerre feyz almadıkları su götürmez bi gerçektir.
  • gerçekten efsanevi bir davulcuyu kaybettik bugün. kendisi mike portnoy gibi çok önemli sayısız davulcuya ilham veren baş isimlerdendi.
hesabın var mı? giriş yap