• pose dizisini izledim ve ufkumu açtı diyebilirim. ben her ne kadar bana göre olan içeriği tüketmiş olsam da bu platformu seviyorum.
  • sadece netflix original içerikleri değil eski diziler ve filmleri de sunarak zaman geçirmeyi sağlıyor. ben mesela prison break’i hiç izlememiştim denk geldim hadi izleyeyim dedim. 2 haftadır sarıyor. ne reklamları var ne bileyim eve geçiyorum televizyonun netflix tuşuna basıyorum ve dünya tamamen karşımda. ultra hd izliyorum üstelik. fiyat performans efsane bir durum
  • kendi izlediğim içerikleri geçtim, kids kısmındaki reklamsız yaşlara göre ayrılmış, temiz ve zeka içeren yapımlar da mı saygıyı hak etmiyor yani? çocuk bir saat tv izlese en az dört reklam kuşağına maruz kalıp kapitalizmin kölesi gibi evde birseyler isteyip dolanıyor. açıyorum kazoopsu kaptan düşük donu oh mis. bir saat sonra dolu dolu cizgi film izlemiş oluyor.
  • eskiden ne yapıyormuşuz dedirten platform
  • birisi dublajın ağza oturması gerek

    alt yazının sahne süresiyle uyumlu olması gerek, demiş

    iyide ağzı oynarken sahne zaten o adamı çekiyor olmuyor mu?

    süre nasıl yetmiyor anlamadım.
  • çevremdeki herkesin 1 aylık deneme sürümünü sürekli yenileyerek kullandığı film/dizi izleme platformu. halen neden bir önlem almadıklarını bilemiyorum.
  • çeviri kalitelerinde bir düşüş varsa, ki netflix öncesinde hayatı boyunca torrentte dizi kovalayıp amatör çevirmenler izlediği diziye boktan altyazı hazırlasın diye altyazı sitelerinde millete yalvaran kültürsüz, hırsız ve beleşçi tipler öyle diyor, bunun muhtemel sebebi netflix'in türkiye pazarından beklentisini ve dolayısıyla yatırımlarını azaltıp kalite standartlarını düşürmesi olabilir.

    paypal, wikipedia, booking vs. gibi hizmetlerin yasaklı olduğu, twitter, youtube, google, facebook gibilerinin her an yasaklanabildiği bir ülkede cesaret gösterip bu kadar yatırım yapmış bir şirkete değer verenler genelde ingilizce biliyordur bana kalırsa. zaten o kitle eserlerin lokalize edilmeden tr'de yayınlanmamasından şikayetçi. diyorlar ki boşverin dublajı önce yayınlayın sonra isterseniz dublaj altyazı yaparsınız.

    sorun olan kitle netflix öncesinde benzer bir hizmet görmemiş, torrentten film sitelerinden tvden bedavaya izlemeye alışmış, ingilizce bilmeyen, dünyada neler olup bittiğinden haberi olmayan ve umursamayan, her konu hakkında her şeyi bilen, sürekli şikayet eden eleştiren, mantıklı ve açıklayıcı cevap alınca da küfreden insanlar. yani türkiye'nin yüzde 90'ını oluşturan kitle.

    netflix bütün parayı bu kitleyi tavlayabilmek için harcıyor, dublajı bu tipler için yaptırıyor, boktan yerli filmleri dizileri bu tipler için satın alıyor. ama yine de yaranamıyor, çünkü bedava değil, beleş değil, crackleyip beleşe kullanamıyorsun, çalamıyorsun. zaten yakında zam da gelecek. adamlar 2011 yılından beri toplamda 26 milyar dolar para harcamış 13 milyar dolar kazanmış, yani zarar ediyorlar. bana kalırsa tr gibi para kazandırmayan riskli ülkelere olan yatırımlarını kısacaklar. yani dublaj-altyazı yapmayacaklar, yerli dizi film almayacaklar. olan yine böyle hizmetlerin değerini bilen kitleye olacak.
  • film çeşitliliğini zayıf bulduğum platform.
    dizi önerisi:
    the punisher
  • geçen gün arkadaşıma dedim yüzüklerin efendisi serisi varmış kaldırmışlar.
    -kaldırcaklar tabi abi 5 kere mi izlicen bi filmi dedi.
    dedim amk belki ben yeni üye oldum. ne günahım var da lotr serisini izlemekten mahrum kalıyorum.
    (bkz: cevab veremedi)
  • altyazı kalitesi konusunda hakkında yapılan eleştirilere katıldığım platform. keza bu işi amatör olarak yapanların dahi yapmadıkları fahiş hataların profesyonel bir ortamda yapıldığını görüyoruz. buradaki temel problem de zaman sorunu bence. muhtemelen çevirmenlere çok kısıtlı zaman veriliyor bu nedenle de böyle hatalara şahit oluyoruz.
hesabın var mı? giriş yap